Min Dit

'Miraz Bezar'ın ilk uzun metrajlı filmi olan "Min Dit" (Ben Gördüm), Diyarbakır'da çatışmaların yaşandığı günlerde anne ve babasını kaybeden iki çocuğun hikayesini anlatıyor. Filmde, Şenay Orak, Muhammed Al ve Hakan Karsak rol alıyor. 46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması'nda ilk kez bütün karakterlerin Kürtçe konuştuğu yerli yapım olarak gösterilen film, "Behlül Dal Jüri Özel Ödülü"nü kazandı.

San Sebastian Film Festivali'nde "Gaztea Youth Award" ve Ghent Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülüne layık görülen film, Hamburg Film Festivalinde de yönetmenine "Genç Yetenek" ödülünü getirdi. Filmin ortak yapımcılığını ödüllü yönetmen Fatih Akın üstleniyor.'

**

İzlediğin filmin sonunda; kendini - kendine sorular soruyorken buluyorsan, canını sıkan şeyler olmuşsa o izlediğin sahneler içinde ve hele hele insan yanınızı ortaya çıkarıyorsa izledikleriniz

O film çok iyi bir filmdir bence...

Bütün bu yazdıklarımı yaşadım Min Dit - Ben Gördüm filminden çıktığımda...

**
Filmde Gulistan ve kardeşleri; her akşam uyumadan önce, annesinin kendi sesiyle bir kasede okuduğu KURT masalını dinliyorlar.
Masalsız asla uyuyamıyor çocukların üçü de ( özellikle en küçükleri ).

Masal şöyle:
Bir kurt, köyün birinde saldırmadık sürü bırakmıyor. İllallah eden köy halkı bu kurdu nasıl öldürebilirizin peşine düşüyorlar. Ama ne yaparsa yapsınlar kurdu öldüremiyorlar.
Köyün en yaşlısı ve bilgesi bu işi üstüne alıyor ve bir gün elinde kocaman bir et parçasıyla yaklaşıyor yavaşça kurda ve kurt et parçasını ağzına alıp yerken bir anda kurdun boynuna bir çıngırak yerleştiriyor.
Böylelikle kurt hangi sürüye yaklaşsa çıngırak sesinden anlıyorlar ve önlem alıyorlar.

Bu uzun bir süre böyle devam edince, aç kalan kurt bir ağaç dibinde ölüyor açlıktan...

**

Gulistan, kardeşleri ve anne babasıyla birlikte bir düğünden dönerlerken yolda çeviriyorlar arabalarını.

Anne ve Babasını öldürüyorlar gözlerinin önünde.

Sokaklarda mendil vs satarak karınlarını doyurmaya çalışlan Gulistan ve kardeşi Fırat bir şekilde anne ve babalarını vuranı görüyorlar.

Ve filmin bir sahnesinde ; Gulistan gelip kardeşine Mın Dît - ben gördüm diyor.
Katili gördüm...

Birden irkiliyorsunuz siz de ve BEN DE GÖRDÜM diyorsunuz içinizden.

Çünkü o kadar çok şeyi görüyor ve farkına varıyorsunuz ki filmin o sahnesine kadar...

Sonra hızla gelişiyor olaylar...

Annelerinin kendilerini uyutmak için anlattığı masal; evleri yakıldığında anne ve babasını kaybeden küçük bir çocuğun yaralarını sağaltıyor önce, sonra da kendilerine yol gösteriyor.

Koca bir hayat dersi veriyor çünkü MASAL .
Diyor ki :

Öldürmek çözüm değildir
öyle bir yol bul ki
o kendi kendini yok etsin...
( Benim anladığım bu . Elbette siz izleyince farklı anlamlar yükleyebilirsiniz masala. )

Ve filmin sonlarına doğru Anne ve Babalarını öldüren kişide uyguluyorlar bunu...

***

Film bittiğinde kafanızda yeni bir film başlıyor hızla.

Ve kendinizi - kendinize şu soruyu soruyorken buluyorsunuz .

Kendini tanıdığın ölçüde başkalarını yargılayabilirsin.
De bana;
hangimiz günahkar,
hangimiz masum ? *

*H.Cibran

mayıs-2010-haticeatalay