Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mayıs '14

 
Kategori
Bilim
 

Ne biliyoruz?

Ne biliyoruz?
 

Bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir demiş bir filozof.

            Günümüzde çocukların bildiklerini dedeler bilemiyor artık. Çağa ayak uydurma bilgisi (!) bunlar. Kartla para çekmek, televizyon ayarları, cep telefonunu kullanma bilgisi, internette gezinme vb.

            *

            Dünyanın geçmişini geleceğini biliyor muyuz?

            Hepsinin iyi kötü bilgisi var.

            Merak gerekiyor yalnızca.

            *

Tarihi biliyor muyuz?

Aslına bakarsanız, dedemizin babasını bile bilmiyoruz biz!

*

İnsanın nasıl insan olduğunu bilenimiz de yok!

Yaşıyoruz ya, o yeter!

*

Ülkemizde kaç memeli var?

Bana ne, bilsem bir yararı olacak mı?

*

Dünyada kaç tür canlı yaşıyor?

*

Denizlerimizdeki balık türleri?

*

Yılda kaç şiir kitabı yayımlanıyor?

*

Kaç yazarımızın kitabı bir yıl içinde başka dillere çevriliyor?

*

Dürüstlük nedir?

*

Felsefe boş laf etme bilimi mi?

*

Yılanların kaçta kaçı zehirsiz?

*

Dünya ülkelerini biliyor musunuz?

*

Yeryüzünde kaç din var?

*

Yılda kaç kitap okuyorsunuz?

*

Günde yalnızca 10 dakika kitap okuyarak bin kitap okuyabileceğinizi biliyor musunuz? Demek, kitap okumaya zamanının yok, on dakika yalnızca on dakika!

*

Bir dut ağacında kaç yaprak var?

*

Soruları öylesine soruyorum, sormazsak yanıtını arayamayız.

*

Dünyada kaç dil konuşuluyor?

*

Bizden önce yaşayanları Hititleri, diyelim Aztekleri hiç mi merak etmiyorsunuz?

*

Bilim bilmekten gelir, bilmek için de araştırma yapmak gerekir.

*

Bilim düşündüğünüzden kolaydır! Örneğin, bir fasulyeyi toprağa ektiniz. Her gün gözlemliyorsunuz. Diyelim, birkaç gün sonra tohum yeşerdi ve topraktan başını çıkardı. Kaç gün geçtiğini saptadınız. Al işte bilim! Bu olayı birkaç kez ayrı ayrı yaptınız. Bu kez bulduğunuz rakam sizin araştırmanızın sonucu ve bilimsel bir olgudur. Genelleyebilirsiniz artık! Bütün bir yıl boyunca denerseniz, yani her gün bir tohum ekerek gözlemlerseniz, vardığınız sonuç sizi istatistik bir sonuca ulaştırır. Bilim deneyim ve gözlemden başka bir şey değil. Bir de çalışmak ve not almak.

*

Kuşları gözlemleyin bakalım, ötüşlerini, bilince daha hoş olmaz mı?

*

Gökyüzündeki yıldızları biliyor musunuz? Eski çağlarda yaşayanlar bu konuda bizden daha bilgiliydi. Çünkü hep gözlem yapıyorlardı.

*

Geziyor musunuz? Yaşadığınız yerdeki en yüksek dağın zirvesine çıktınız mı? Deniz varsa, kaç kez denize giriyorsunuz? Göl varsa, kıyısında gezindiniz mi?

*

Görmek de öğrenmek ve bilmektir.

*

Cep telefonu kullanmaya bu kadar meraklısınız da, bir mikroskopla herhangi bir şeye bakmayı deniyor musunuz?

*

İnanın bilinecek şeyler çok değil. Onlara ulaşmak da zor değil. Biraz merak yeterli. Zamanımızı değerlendirebilirsek kendimize saygımız da artar.

*

Önerim, kimseyi umursamayın. Adınız boş işlerle uğraşan adama çıksa bile aldırmayın.

*

Bilmek insanı mutlu kılar.

*

Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp.

*

Bildikçe zenginleşeceksiniz, dünyanın tadına varacaksınız.

*

Yaşadığınız yerin tarihini öğrenin örneğin. Kimler gelmiş kimler geçmiş oralardan, insan hiç merak etmez mi?

*

Her insanın özünde mutlaka bir Einstein vardır, hiçbir zaman unutmayın.

*

Gereken tek şey: Çalışmak, çalışmak, çalışmak!

*

Bilinecek çok şey olduğunu düşünüp cayabilirsiniz. Ancak unutmayın ki, bazı bilgiler kendiliğinden gelecektir! Öğrendiğinizi anlayıvereceksiniz. Çaba gösterin yeter.

*

Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu?

*

Birileri bilimle uğraşmamış olsaydı, bugün kullandığımız elektronik araçların hiçbirini kullanmıyor olacaktık.

*

Sakın unutmayın, bilim adım atmak gibidir, adım attıkça daha çok yol alırsın.

*

Unutmayın, azimle s.çan betonu deler! 

Not: Orhan Tez'in bir yazısından alınmıştır.

 
Toplam blog
: 433
: 2442
Kayıt tarihi
: 19.04.09
 
 

Merhaba. Kitap okumayı ve yazmayı seviyorum. Bir de gezmeyi ve fotoğraf çekmeyi. Gezmenin yalnızc..