Neden zihinsel Yoga ?

http://hipnozvemutluluk.com/2015/03/neden-zihinsel-yoga/

”İLİMLE GİDİLMEYEN YOLUN SONU KARANLIKTIR….!!!”

Hacı Bektaş-i Veli (1209-1271)

Daha önceki yazılarımızda, yüzlerce binlerce değişik kişisel gelişim teknikleri arasında amaçsızca dolanıp durduğumuzu, sonunda ise ne yazık ki büyük bir zaman, emek ve maliyet kaybıyla karşılaşabileceğimizi  vurgulamıştık. Hele hele bu durumun yol açtığı derin hayal kırıklığı ve umutsuzluklarda cabası…. Lütfen yanlış anlaşılmasın, tüm bu teknikler, öğretiler ve aydınlatıcı kişilikler, hepsi kendi içinde son derece değerli ve yararlıdır. Ancak uygulamacılar açısından eksik olan iki konu vardır İlki,  bunların merkezinde ve kaynağında ”uygulayıcı kişinin olmaması”  ikincisi ise gene ”uygulamacının bilinç” eksikliğidir.

Uygulamacının bilinç eksikliğinden kastımız, göz ardı edilen en önemli husus olan, bilinçli zihin ve aklımızdır!. Tam aydınlanma, gönül ve mana gözünün açılması, nirvana marifet ve hakikat kapılarından geçiş, meleklerle kucaklaşma adını ne koyarsanız koyun bunlara gerçek ”manada” ulaşabilmede ne derece başarılı olabiliriz? Veya gerçek anlamda başarılması pratikte ne derece mümkündür.?. Eskiden İnsanlar bu makamlara erişmek için  yıllarca çile çekmişler ağır disiplinler altında çalışmışlardır.

Günümüzde bahsi geçen uygulamalar ise bunlardan kopyalanan  ”lite” yorumlarından başka bir şey değildir. İnançlı olsanız da olmasanız da akıl ve hikmetle ve bilimin ışığında geliştirdiğimiz her düşünce, zaten bizi ”aydınlanmaya” sürükleyecektir. Sonuç almak ise niyet ve zaman meselesidir. Ben çalışmalarıma Zihinsel Yoga dememin temel sebebi ise budur. …Şöyle özetleyeyim, ben ya da başkası sizinle ilgili sizden daha iyi ne bilebilir ki? Sizin hissettiklerinizi birebir nasıl hissedebilir ki? Çok çok empati kurabilir…Sorunu en iyi siz biliyorsunuzdur dolayısıyla da çözüm de mutlaka gene siz olacaksınız….Uygulamacı açısından bakıldığında ise ben bu uygulamayı neden seçtim ve temel amacım nedir? Bunlara sağlıklı yanıtlar verebiliyormuyuz?

Facebook sayfamdaki paylaşımlarımdan sonra bana en çok sorulan soruların başında şu geliyor….İyi de başka ne yapabiliriz ki?? ya da nasıl yapabiliriz ki????  Ben (ya da başkaları) size desem şu şeyhe gidin bu tarikata katılın yada benim gösterdiklerimi aynen tatbik edin, benim meditasyonum en iyisidir veya benim öğretime biat edin !!! Ne değişecek??? Ya içinden çıkılmaz öğretiler içerisinde boğulacaksınız ya da bir süre sonra sıkılıp bırakacaksınız……..!

Sorgulamak ve bilimi rehber alaraktan araştırmak. Evet bu yolla da taassuplarımızı, kişisel ve toplumsal takıntılarımızı törpüleyerek, bizleri mutlu kılacak eylemlerde bulunabilmemiz mümkündür. Hem de fazlasıyla. Biraz çaba ve istek bunun kapılarını açacaktır. ….Gündelik hayatımızda yapacağımızı çok basit planlamalar bile bunu sağlayacaktır.

Bu yönümüz zayıf kaldığında ise izlenen yolda ”tefrit ve ifrat” lara kapılmamız da kaçınılmaz birer tuzak olarak önümüze çıkacaktır. Bunlar eskiden bilindiğinden, kadim öğretilerdeki gurular, keşişler, hocalar ya da bilgeler, öğretiyi almak isteyen öğrenciyi titizlikle seçerler, onları zorlu deneme ve sınavlardan geçirirler sonrasında da sırları aşamalı olarak öğrencilerine aktarırlardı. Bunları neden yapıyorlardı sizce?? Salt eziyet olsun diyemi??

Dolayısıyla, bu konudaki bilincinizi ve genel entellektüel seviyenizi artıracak çalışmalar sizi en azından daha sağlıklı seçim yapma ve karar verme olanağı sağlayacaktır. En azından şöyle düşünün, okuma yazma bilmeseydiniz yada, bu konular hakkında biraz bilgi kırıntısı olmasaydı sizde,  bu yazıya ulaşabilir miydiniz ya da benzerlerine?!

Zihninizi gevşetmenin yanı sıra onu sağlıklı bilgilerle doldurmanın da önemli olduğunu,  her şeyden önce kendinize ve topluma karşı bunun da kişisel bir sorumluluğunuz olduğunu da  unutmayın derim.

Sevgi ve saygılarımla,