Neler oluyor, kim bunlar, ne arıyorlar?

Ülkedeki son yaşanan olaylar bardağı taşıracak niteliktedir, terör araştırması altında insanların özel yaşamları didik didik araştırılıyor, hiç ilgisi olmayan terörist faaliyetlerle bağlantı kurularak insanlar suçlanabiliyor, doğuda insan katliamı yapılıyor diye yaygara koparan insan hakları savunucuları sus pus olmuş sanki deve kuşu gibi kafalarını kuma sokmuş ya da bir ine saklanmışçasına sessiz kalmaktadırlar.

Cumhuriyetine sahip çık derken ülkede gerçekten milliyetçi ve Atatürkçü düşünceyi taşıyanlar sokaklara döküldüler iktidara tepki gösterdiler, bu tepkiler iktidara verilen bir muhtıra idi, diğer yandan Cumhuriyet rejimini tehlikeye sokanlar da sokaklara indiler bizde Cumhuriyete sahip çıkıyoruz dediler yani ülkede kıraldan fazla kıralcı gibi göründüler bu madalyonun diğer yüzü idi amaç ülkede Cumhuriyete karşı tehdit değiliz mesajı vermekti cehaletin uşaklığını yapanlar ülkemizde bu mesajı algılayamadılar.

Zaman hızla ilerlerken, yapacakları eylemlere yasaların uygun olmaması nedeniyle, uygun görmedikleri yasaları kendi istekleri doğrultusunda değiştirenler, bugün yargıyı kendi istekleri doğrultusunda yönlendirebiliyor kendi amaçlarına hizmet etmelerini sağlıyorlar, durum böyle olunca Ahmet Beyin evide dinlenir mehmet bey rus çarına suikast düzenlemekle suçlanır, Veli Efendi Japonyaya atom bombası atmakla suçlanır, aslında hiç birisinin saydığım bu suçlarla uzaktan yakından ilgileri yoktur, tek suçları Atatürkçü düşünceyi taşımak, Nazım Hikmet gibi ülkesini sevmek tek suçları Cumhuriyetçi, vatansever ve milliyetçi olmaktır.

Ben asarım keserim zihniyeti taşıyanlara dur bakalım sen ne yapıyorsun diyen de yok, bu nasıl bir anlayıştırki her zaman söylüyoruz, biz adalete inanıyor güveniyoruz peki sokaklara inip vatandaşa hiç soran oldu mu vatandaşın yargıya güveni var mı? Hayır sorduğum kişilerin %80 ni yargı iktidara hizmet ediyor, yargı bağımsızlığını saygınlığını yitirdi diyorlar, demekki ülke halkının yargıya olan güven sarsılmıştır.

AKP nin kapatılması sürecinde yargıda bazı kişilerin AKP ye sempati duyduklarıda bir gerçektir, "bir gün adamın anasını kaçırırlar köylü derki şikeyette bulunsana, adam bir ah çeker ve derki anamı kaçıran kadı kime şikayet edeyim der" terörle suçlayan devlet suçlusun diyor, suçsuzda olsan suçlusun, birileri gaz veriyor diğeri tam gaz gidiyor uçurumu görmeden.

Bir dönem rahmetli Adnan Menderes'e de aynısını yapmışlardı, önce suçladılar sonra idam ettiler şimdi hata ettik deyip özür diliyorlar, acaba gelecekte bugün yapılan hataların telafisi olabilir mi? Bugünküler yarın özür dileme erdemini gösterecekler mi merak ediyorum.

Ülkedeki bu eylemler Cumhuriyet rejimine saldırı ve sindirme eylemleridir, Cumhuriyetçi laik kesimin sindirilmesi sonucunda daha vahim olaylarında gelişeceği kanaatındeyim, çünkü Cumhuriyete karşı tehdit eylemleri üniversitelere kadar sıçraması durumun da öğrenciler tepki gösterecek buna halk destek verecektir, sokak eylemlerinde polisin şiddet kullanması sonucunda gösterilerin kanlı eylemlere dönüşeceğini olayların durdurulamaz hal alacağını düşünmekteyim.

Bir gazi mahallesinde istikrarı sağlayamayan devlet güçleri, Cumhuriyetçi islamcı çatışmasında sokaklarda ülkenin her yanında güvenliği sağlayamayacak bu bir iç savaşa dönüşecektir.

Bazıları islamcı diye birşey yok diyor ama bunu külahıma anlatsınlar. Cumhuriyet rejimini tehdit edenler aşırı islamcı diye adlandırdığımız kişilerdir, bunlar iktidarı destekliyor bugünkü iktidardaki söz sahibi olanlar yine aynı kesimdir. Atatürk ismini ağızlarına dahi almazlar, ülkedeki cumhuriyet rejiminin faziletlerinden yararlanırlar.

"ÖKÜZ ALTINDA BUZAĞI ARAMAK "yerine buzağı ineklerin ahırında aranmalıdır.

"NE MUTLU TÜRKÜM, CUMHURİYETÇİYİM, ATATÜRKÇÜYÜM, ONUN İZİNDEYİM DİYENLERE"