Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ağustos '09

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Not: Seni seviyorum

İnsanın yapıtaşlarında saklı en güzel özelliklerinden biri aşık olabilmesidir. Bu bir "olabilirlik", bir "potansiyel" belki ama başlı başına bir "dünya" oluyor başa geldiğinde. Koca bir ömrün güzellikleri o sonlu zaman dilimine sığıveriyor. Kontrolü kaybettiğinizde çok büyük acılara sürüklüyor sizi. Ya da haddini bilir düzeyde tutabilirseniz, başka hiçbir zaman tadamayacağınız güzellikleri sunabiliyor. Bu yazının başlığını taşıyan güzel bir film izledim az önce. Her insan yeni bir bakış açısı gerçekten. Aşk söz konusu olunca sahiplenme, diğerinin yaşama dair tercihlerini kontrol edebilme ya da informe edilme isteği, kaale alındığını hissetme beklentisi gibi özellikler ortaya çıkıyor.

"Sahiplenme" gerçekten önemli bir kavramdır. Kendime sıkça sorduğum iki soru vardır benim;"neye rağmen?" ve "nereye kadar?". Sahiplenmenin dozu da kişinin yaradılışına, aşk ilişkisinin dengelerine ve neleri göze alabildiğinize göre değişir. Yani "ya benimsin ya toprağın" tarzında bir adamdan karşı tarafın özlük haklarına saygılı bir sevgili olmaz. Aşkın bir yanılsama olduğu savından hareketle ve gözümüzü gerçekten kör edeceği düşüncesiyle, göremeyenler için söylüyorum. Sahiplenmenin dozu sizi sıkıyorsa bu gelecekte azalmayacaktır. Çünkü ilişkilerde hiç bir sorun iyi yönde ilerleme kaydetmiyor. Yukarıdaki iki sorudan kaçmadan katlanıp katlanamayacağınıza karar verin. Aşık olduğunuz için katlanabilecekseniz sorun yok. Sonra kendi düşen ağlamaz derler arkanızdan, ona göre.

"Diğerinin tercihlerini kontrol etme" zorlama sınırına ulaştığında büyüsü bozulan bir kavramdır. Saç rengi, etek boyu, takılar, makyaj; sorulduğunda görüş bildirilecek ayrıntılardır. Olumlu bir kanaatiniz varsa sorulmasa da ne kadar yakıştığını söyleyin tabi. Hem de sık sık. Hiç sıkılmayacaktır, göreceksiniz. Sevgilinizi incitmeden olabildiğince iyi bir sosyal zekayla gözünüze batanları dile getirebiliyorsanız ne ala. Yoksa o iki soruyu sorun ve gereğini yapın. Unutmayın; kaybetmeyi göze alamayan kazanamaz. Burada kazanılan iki kişilik huzurlu bir aşk tabi. Başka bir şey değil.

"İnforme edilme" aslında kolay bir puan. Sadece dozunu iyi ayarlamak gerekiyor. İzin alır tarzda değil, haberin olsun şeklinde olmalı. Onu kendi hayatımızla ilgili bir gelişmeden haberdar ederken zevk alabiliyorsak bunun ilişkimize katabileceği güzelliği hayal bile edemezsiniz. Ayrıca kendisine harika bir "kaale alınıyorum" duygusu da hediye etmiş olursunuz. Dozunda bir sahiplenmeyle beraber ait olma duygusu ve önce kendine, sonra ona dürüst olabilmek kadar hoş bir durum bilmiyorum ben.

Eminim aşk hakkında yazacak daha pek çok şey var. Ama yaşanılan bir aşkı daha anlamlı kılabilmek için yukarıda anlattıklarımı sakın ama sakın unutmayın olur mu? Bir Minik Kuş'un kanadına tutunduysanız kendi iradeniz dışındaki hiçbirşeyin sizi oradan koparmasına izin vermeyin. Lütfen..
 
Toplam blog
: 68
: 644
Kayıt tarihi
: 17.11.08
 
 

1964 İstanbul doğumluyum. Bekarım. Çocuk hastalıkları uzmanıyım. Halkla İlişkiler ön lisans ve İk..