Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Mayıs '13

 
Kategori
Deneme
 

Ölmek için yaşadığınızı unutmayınız...

Ölmek için yaşadığınızı unutmayınız...
 

En başından beri başı boştu ruhun...


Zayıf ve güçsüz bir kalbiniz varsa ölmeye bir adım daha fazla yakınsınız demektir. Gözlerine bakıyorum sadık dostumun, birinde bana vaad edilmesini istediğim cenneti, diğerinde hiç ulaşamadığım o görkemli denizleri görüyorum şimdi. İnsanın herşeyden önce bir dostu olmalı evet, ve bu dostluk insandan önce bir hayvandan alınmalı. Koşuşturmacalarımıza bir bakın, hep başkalarının hayatlarında süzülmekteyizdir. Tek bir kişi bile sizi kendi dünyasına hapis edebilir elbette. İşte bu hayatınızın tam anlamıyla çalındığı anlamına gelir. İnsan ilişkilerinin hiç biri bana artık normal gelmiyor. Hepsinin sizlerden ya bir çıkarı vardır ya da bir isteği, menfaatsiz hiç birşey yapılamaz oldu şu günlerde. Bana gelince uyuyan insanları gözlemlemeyi hep sevmişimdir, ne halde miyim? Tanrının beni çırılçıplak bazen bir vadide terk ettiğine inanırım, ve bir çokları o vadide yol ararken kendılerıne ben olduğum yerde o hayatları izliyor olurum, tıpkı gözlemci gibi, tıpkı görünmeyen ama gören gibi. Kabul edersiniz ki bir insan sonsuza dek gözlemci olarak kalamaz ya da kalmak istemez, işte o zaman kopuşlar başlar, yalnızlıklardan, asaletten hatta vereceğiniz tüm tavizlerden. Artık bildiğim tek şey var! bir kişi olmadığım, bu iki kişi olduğum anlamına da gelmesin ama ya da üçünçü bir kişi olmağımı da kimse söyleyemez. Bazı insanlar vardır kendi kasvetlerinde ölüp giderler. Ama o insanlar hep ardlarında iz bırakmış kimselerdir, ibretlik ya da felsefe yüklü sonuç itibariyle yaşamdan pek de zevk aldıklarını söyleyemem. Birden fazla kişi yazıyor şuan size o yüzden çoğul ya da tekil konuşmamı umursamayın, gecenin karanlığına kaç kere odaklanız siz? Uyuyan, ışıkları yanmayan sessizlik kaplı evlere kaç kere baktınız. Hayallerimiz, bazen bizi zorlayan tek unsur onlardır aslında, bizler ümit etmeyi kesersek ancak refaha ulaşabiliriz, ama şairin de dediği gibidir maalesef yaşam hayalsiz de ümitsiz de yaşanmıyor be üstad!

Şah damarıma bakıyorum sıkca, yanlış anlamayın! Onu kesmek için değil orada olanın yakınlığını hissetmek için, orada Tanrı var orada bize şah damarımızdan daha yakın olan Tanrı var ve bu gerçek hiç birşekildede değişmez. Ruhunuzun yalnızlığı size ızdırap vermesin, hayatı sorgulayarak herkesten farklı yaşamak kalbinizi tekletmesin, bu bitecek, bunu biliyorsunuz günün birinde, tabi umarım siz bitmeden önce. Herkesin yaşaması gereken hayal ettiği mutluluklar vardır, o gün gelmeden yaşamdan zevk almayı sakın kesmeyin. Gelip geçen şu insanlara bir bakın,hiç biri sonsuza dek kalmadı yer yüzünde,sahi nereye gitti onlar.Size bencilliği aşılamak istemem ama bilmeniz gereken bir gerçek vardır ki o da hiç bir ruhu kendi ruhunuzdan üstün görmemeniz gerektiğidir,öyleyse ruhunuza değer verin. Bir bilmeniz gereken şeye daha gelince evet siz aslında doğduğunuzdan beri yalnızsınızdır, o yüzden kader herkese bicilmiş bir kaftandır maalesef. Ne yaparsanız yapın sadece kendinizden sorumlusunuzdur. Hiç kimseyi ya da hiç bir şeyi yaşamınızdaki gerek acılarınızdan, ya da yaşattığı gerekse mutsuzluktan sorumlu tutamazsınız. Sizi anlayanlar ya da anlayabilecek olanlar ise aslında sizin hayatınıza hiç girmemiş olanlardır...

Günün birinde ölmek için yaşadığınızı unutmayınız, verilmiş bir ruh varsa şayet bugünün birinde geri alınması içindir. Kendinizi çok fazla yüceltmeye kalkışmayın zira herkesin yol alacağı mekan aynıdır. Bu değiştirilemez de üstelik, milyonlarca liranız gücünüz, kudretiniz bunlar karşısında yetersiz kalır, ve siz aslında koca bir hiç olduğunuzu kolaylıkla anlarsınız bu durumda.İnsanoğlu evet koca bir hiçtir aslında, Tanrının kudreti karşısında koca bir hiç...

Deneme-Yazan-Edibe Toğaç...


En başından beri başı boştu ruhun...

 
Toplam blog
: 153
: 534
Kayıt tarihi
: 14.02.12
 
 

28.05.1988 Adana doğumluyum ve Adana'da yaşamaktayım! Yazar&Şair '' Başka türlü seviyorum ben seni'..