Özelleştik. Güzelleştik

Bu gün başka bir şey yazmayacaktım ama, Başbakanımız gibi bir ilham kaynağı olunca, insan yazmadan duramıyor. Ne demiş Başbakan: CHP kapatılsın. Savcıları göreve çağırıyorum. Hangisini Sayın Başbakan? Ergenekondan olsun, kabul buyurursanız. Başbakan kendini hala Davosta sanıyor. Baykalı da Peres sanıyor.

Başbakan İzmitte demiş ki: İzmiri Milano. İstanbulu Pekin, Antalyayı Nev York yapacağız. Vay be. İzmiri İtalyanlara, İstanbulu Çinlilere , Antalyayı Amerikalılara satmışız, haberimiz yok. Kılıçdaroğlu Pekin'e belediye başkanı olur artık. Hayırlı olsun. Bize kalan markasız iller hangisi acaba?

Mesut Yılmaz Parti kurmuş. Vah vah. Ben iyileşmiştir sanıyordum, demekki hastalık hortlamış. Politika yosun gibidir. Suyu gördümü canlanır. Bu hastalık bir tek güneşi sevmez. Ne diyelim. Allah şifasını verir.

Maçtan sonra yazarsam, değeri kalmaz. Onun için bir gün önceden yazıyorum. Fatih terim in takımı, Fildişi sahillerine karşı. Şarkıyı da çok severim. Zeynebe yaptırdım Fildişi tarak. Tara zülüfleri, bir yana bırak. Ortada zülüf yok ama, idare ederiz artık. İnşallah üstümüzden fil geçmez. Terim İtalyayı sever. Maç Milano Atatürk stadında oynanacakmış.

Beşiktaşlı olarak hakemlerden çok çektik. Biz şikayetteyken onlar kıs kıs güldüler. Şimdi onlar dereyi geçemediler. Az kalsın boğuluyorlardı. MHK başkanı hala hakemleri savunuyor. Sayın MHK başkanı. Hakemleriniz düdüğü çalamıyor. Ya yanlış çalıyorlar, ya da hiç çalamıyorlar. Ya da çalıyorlar, akordu bozuk çıkıyor. Siz diyorsunuz ki: Bunlardan iyisi yok. Ligi bunlarla bitirmeye mecburuz. Beşiktaşın iç edilen 13 puanını geri verin, anlaşalım. Ayrıca, biz bu ligi bu hakemlerle bitirmek mecburiyetinde değiliz. Allaha şükür Federasyonumuzun bütçesi yeterli. Yabancı hakem bu işi çözer. Utanmayın. Karar verin..