Patlayan turizm

İki gün önce bir "de ja vu" yaşadım. Turizm ile ilgili bir web sitesinden, 2007 sezonunda 40.000 yeni yatağın hizmete gireceğini öğrendim. Tıpkı 2006 sezonunda hizmete giren yeni 40.000 yatak gibi... Meslekdaşlarım ile bu gidişatın hiç de hayırlı olmadığını konuştuk, tıpkı geçen sezon öncesinde konuştuğumuz gibi... Kış sezonu çok kötü geçiyor, insanlar işlerini kaybediyor, oteller el değiştiriyor, tıpkı geçen kış sezonu gibi...

Hakikaten bir şeyi çok merak ediyorum; çok basit bir matematik hesabı ile (bakkallar gücenmesin) bakkal bile işletirken satabileceğin kadar mal stoklarsın, ancak biz satabileceğimizden fazla oda stoklamayı neden yılardır sürdürüyoruz?

Turizmi "ek iş" olarak gören yatırımcılar yüzünden mi? Yoksa yeni oteller yapmanın ekonomi üzerindeki geçici canlandırıcı etkisi için destek olup, teşvik eden devlet yüzünden mi?

Asıl paradoks ne biliyor musunuz? Turizmi bilen bilmeyen herkes "All Inclusive" yani herşey dahil sistemin olumsuzluklarından ve turistlere gerçek değerinin çok altında satılan otel odalarından bahsederken, sürekli yeni "All Inclusive" oteller hizmete giriyor. Yani bu All Inclusive kötü birşey mi, değil mi?Kötü ise niye herkes buna yatırım yapıyor, iyi ise neden herkes şikayet ediyor?

Güneyde beş yıldızlı oteli olmayan büyük şirket kaldı mı acaba? Kaldıysa son bir gayretle, onlara da ücretsiz arsa tahsisi, vergi indirimi, yatırım teşviki gibi özendirici birşeyler yapılamaz mı? Nede olsa 5 yıl sonra teşvik ve indirimlerin süresi dolunca oteli satacaklar. Hiç olmazsa onlarda otel işletmek nasıl oluyor, turist dediğin nasıl birşeydir, ne yer ne içer görmüş olurlar.

Bindiğimiz dalı kesmeye daha ne kadar devam edebiliriz bilmiyorum. Turizm sektörünün sayısal büyüklükleri yerine "niteliksel" büyüklüklerini konuşmaya ne zaman başlayacağız? Ne zaman yabancı dil bilen, iyi eğitim almış gençleri bu sektörde kalmaya ikna edebileceğiz?

Umarım yakın bir zamanda, çok geç olmadan.