PKK terör örgütü'ne 'özel statü'

21 Mart 2013’de Newroz Günü, Türk Bayraklarının donatılmadığı, genel provasının yapıldığı ‘Bağımsızlık’ kutlamalarından sonraki aşamada ‘kanlı’ Terör Örgütü’nün üyeleri komşu ülkelere ‘serbest’ bırakılacaktır.

Öncelikle Uluslararası Cenevre Sözleşmesi’nin bir maddesini anımsatmayı görev biliyorum:

‘Militanlara yargıdan muaf tutulma hakkı sağlanmıyor.’

Buna karşın; 27 Mart 2007 tarihinde Türk Medyası’nda yer alan haberlere göre, PKK’nın ABD tarafından ‘terör örgütü’ olarak kabul edilmesine karşın, Washington’un PKK Sorunu’nu ‘şiddete başvurmadan’ çözmeye çalıştığını söylemesi ‘çelişki’ olarak değerlendirilmişti.

Washington Times’deki yazıda Condoleezza Rice’ın Türkiye’nin ‘Kürdistan diye bir yer’ ile ortak bir sınırının olduğunu söylediğine dikkat çekildikten sonra şu değerlendirme yapılmıştı

ABD’nin ‘çıkarcı anlayışı;’

‘Kürt sorununun demokrasi ile bir ilgisi yoktur. Türkiye’deki Kürt liderliği, Iraklı Kürtlerin örneğini izleyerek adeta bağımsız bir özerk bölgesi kurulmasını ve Türkiye’nin merkezi yönetiminin federal bir sisteme dönüştürmesini istedi…’

Daha tam 6 yıl önce dönemin ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ABD’nin Kürtler için son hedefinin ne olduğunun oldukça anlaşılır ve açık şekilde ortaya konulması Türk Milleti’ne her şeyi açıklamıyor mu?

İşte görüldüğü üzere ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesi’nde uyardığı‘dahili bedhahlar’ ile en ‘şerefsiz işbirliğini’ yapabilecek olan ‘harici bedhahlar’ ABD ve onun ‘uşaklarıdır.’

Ey Türk Milleti; hangi siyasal görüşte olursanız olun, artık uyanın!..

ABD’nin terörle ‘küresel mücadele’ verdiğine inananlar yanıldıklarını artık anlamalıdırlar ve uyanmalıdırlar!..

25.03.2013, İzmir,

Kaynak:Kadıoğlu, Muhsin; “Küresel Sorunlara Karşı Ulusal Tavır”