Plan iyi işliyor

Hem de tıkır tıkır. “Bir devletin isminin ne olduğu, bayrağının ne olduğu ve başında kimin olduğu önemli değildir, önemli olan o devleti kimin yönettiğidir.“  Bu plan şimdi değil, ta baştan vardı.

Kuzey Irak yönetimiyle Türkiye arasında birkaç milyar dolarlık petrol anlaşması için Türkiye yi bir birine kattılar.  Para ABD bankasına gidince içimizdeki köpekler de inlerine çekildiler. Kaldı ki kuzey Irak’ın tamamı bu kadar serbest bırakılır mıydı? Hele de adı “İslam“ olan bir devlete.!

PLAN

Önce Irak ta “Saddam” diye bir diktatör yarattılar, onu ortadan kaldırıyoruz, demokrasi götürüyoruz diye Irak’ı işgal ettiler. Kürtlere bir pay verdiler. Başına da Mesut Barzani diye bir Yahudi koydular! Onunla Türkiye işbirliği yapmak zorunda kaldı. Neden? Çünkü Türkiye içeriden kuşatmışlardı. T. Özal, eski G.K. B. Necip Torumtay’a “gir Musul ve Kerkük e” dediğinde girmedi ve istifa edip kaçtı. Rahmetli Özal baktı ki ordunun kuvvet komutanları hep aynı. Ve aşağıya oturmak zorunda kaldı. Bir Türk birliği kurmaya kalkınca da onu öldürdüler.

Kurdukları Irak devletinin başına İran ı susturmak için Şii bir Maliki gelmesine müsaade ettiler ve İran’ın ağzına bir şeker attılar. Ve sorun çözüldü gibi göründü. İşgal devletleri orduları Iraktan çekildi fakat Irak’ta eylemci örgütlerini bıraktılar. Sürekli Irak’ta sistemin oturmadığını ve bir huzursuzluğun varlığını ifade etmek için eylemler yaptılar! Sonunda ”IŞİD “diye bir örgüt kurdular. Terörden bıkan halk kendinden gördüğü böyle bir Müslüman örgüte destek verdi.

Sözüm ona “Irak Şam İslam devleti”. Irakta faaliyete başlayan bir örgüt neden Suriye’nin başkentini isim aldı?!” Irak, Şam ve İslam” bu ne anlama gelir? 

Bu bölgede bir devlet kuracağız. Başkenti Şam. Iraktan bir kısım toprak alacağız ve bu devlet İslam devleti olacak. Neden adını bugün İslam diye lanse ediyorlar, çünkü buradaki halk Müslüman! Bu devlete karşı çıkılmasın diye! Yani maksat halkın desteğini almak. Aslında İslam la alakası yok.

Bir düşünür derki; “ bir mekâna girebilmenin en kolay yolu mekân sahibine dost görünmektir” onlar da bunu yaptılar.

Devletin isminin İslam olup-olmaması önemli değil, önemli olan bu devleti kimin yönettiği ve kaynaklarını kimin kullandığıdır. Halk bu yöneteni bilmez. En bariz ve basit örnek; Kuveyt’i ve Arabistan’ı kim sömürüyor ve yönetiyor sanıyorsunuz?! Vs. vs.. Önemli olan petrol kaynaklarını kimin kontrol ettiğidir. Halk bol bol nasiplenince gerisi önemli değil. Bağımsızlık hikaye para şahane.

Zaten kurulmak istenilen devletin işgal edileceği topraklara bakarsanız İsrail in kurmak istediği ve en büyük hayali olan arz-u mevut, İsrail devleti. İsme bakın; IŞ-İD= İsrail Devleti.

Neden Avrupa sessiz, neden ABD sessiz? O hikâye kınama, tepki sözlerini benin kulağımın arkasına anlatsınlar. ABD savaş gemisini oraya sürüyormuş. Aslında IŞİD i korumak için. IŞİD e verdiği mesaj; “sen korkma devam et, ben buradayım”

Irak devletini güçlendiriyoruz diye Irak ordusuna iyi bir silah yığınağı yaptılar ve böyle bir taktikle de o silahları IŞİD çetesine teslim ettiler. Bu kadar basit. Bu taktiği kamufle etmek için de içerideki adamlarıyla Türkiye ye diyorlar ki; siz IŞİD e tırlar la silah gönderdiniz. Bizim aklı kıt bazı vatandaşlarımız da buna kandılar.

Şimdi Türkiye bu oyunu bozar bozmasına da içeride başı belada. Türkiye yekvücut olsa tamam. Köpekler inlerinde bekliyor. Bir de önümüzde Cumhur Başkanlığı Seçimi var. Eğer Türkiye böyle bir savaşa girerse seçimler ertelenir ve ekonomik olarak ta kazandığımız güç zayıflar. Bu gücün zayıflamasının en büyük tehlikesi; Türkiye’nin kurmaya çalıştığı nükleer santral ve nükleer silah hayali gecikmiş olacaktır. Türkiye Nükleer silaha ne kadar erken kavuşursa o kadar iyi olur. Bugün bu silaha Türkiye sahip olmuş olsaydı işte ırakta bu tür bir devlet kurulamayacaktı. Kırım Rusya’nın eline geçemeyecekti.

Bu planı kimin yaptığı benim için önemli değil; önemli olan kimin kaybettiği ve kimin kazandığıdır.