Poli-tik eşekler

Gazetede bir haber: “Eşeği Yürütemediler, Ülkeyi Nasıl Yürütecekler” başlığı altında şunlar yazılı; “Güçlü Türkiye Partisi üyeleri üç eşeğin boynuna, “Mevcutlardan daha becerikliyim”, “Ben bu ülkeyi daha iyi yönetirim” ve “Ben bu ülkede daha etkin muhalefet yaparım” pankartları asarak siyasetçileri protesto etti. Ancak Mecidiyeköy Meydanı’nda Genel Başkan Tuna Bekleviç’in başkanlığında toplanan 30 partili 3 eşeği güdemedi” diyor Hürriyet Gazetesinde çıkan yazısında Şefik Dinç. Partililer eşekleri güdememişler ama eşekler partilileri gütmüşlerdir hep. Aşağıdaki yazı ve fıkralarıma göz atacak olursanız bana hak vereceğinizi umuyorum. Unutmayın ki Nasrettin Hoca, eşeği sayesinde adını ölmezleştirdi.

Ertesi günkü gazetede GTP genel başkanının eylem için getirilen eşeğin kamyonetten indirilirken düşürülmesinden dolayı üzüldüğünü ve ondan özür dilediğini okuyoruz. Başkan, “Diğerleri için diyecek bir şey yok. Bu konuda gerekeni eşek söylemiştir” diye ekliyor.

Birincisi, hepimiz insan olarak bütün eşeklerden özür dilemeyiz. Yıllarca sırtından inmedik, en ağır yükleri taşıttık, gık bile demedi. Üstelik adını hakaret amacıyla ağzımıza aldık. İkincisi, eşek gerekeni söylüyor da dinliyor muyuz acaba?

Gazetede bir haber daha çıktı ertesi gün. İstanbul Ticaret Odası Meclis Üyesi Mehmet Zeki Sayın, Şanlıurfa valisi Yusuf Yavaşcan’ı ziyaret ettiği sırada, söz 4, 5 yıl önce 660 milyar

liraya yapılarak devlete hibe edilen Akçakale Sınır Kapısı’nın 200 metrelik mayınlı bir alan yüzünden açılamamasına gelmiş. Zeki Sayın, 50 eşeğin araziye sürülerek mayından temizlenmesini önermiş. Bu öneri hayvan severleri çıldırtmış, “İlle de mayınları temizlemek istiyorsa gitsin kendisi girsin oraya” demişler. Zeki Sayın ise bu sözü espri olarak söylediğini iddia ederek, “Esas eşekler benim bu sözümü anlamayanlardır” demiş. Hayvanları Koruma Derneği altta kalmayacaktır herhalde. Eşek alışverişi epey süreceğe benziyor...

Bu konuda benim düşüncemi soracak olursanız; yollara mayın döşeyenler, verimli arazilerdeki mayınları temizleyip üretime açmayanlar eşektir asıl. Çünkü 4 Nisan Dünya Mayın Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yapan Birleşmiş Milletler Mayın Proğramı müdürünün açıklamasına göre, mayınlar yılda 15 bin kişinin ölümüne, sakat kalmasına neden oluyor ve bu durumdan en çok çocuklar etkileniyormuş.

Hanife Şahiner, “İnsan Adam, Eşek Eşek Olmalı” taşlamasında bakın ne diyor:

“Hangi eşek yedi devlet malını,

Hangisine el verip kaptı kolunu,

Sırtına alıp da yeni çulunu,

Çıkıp nutuk atan eşek gördün mü?

**

Kazık atmaz çıplağına, açına,

Tekme vurmaz arkasızın kıçına,

İnsan kılığı ile insan içine,

Çıkıp caka satan eşek gördün mü?

**

Amiri yalayan, memuru tepen,

Avanta kemiği havada kapan,

Kafa sallamakla vazife yapan,

Haksızlığı tutan eşek gördün mü?

Politikayla eşeğin ne ilgisi var diyenlere ibret verici bir örnek:

1938 yılında Milton kasabasının belediye başkanı, seçmenlerin düşünmeden, sonuçlarına aldırmadan, laf olsun diye oy kullandıklarını kanıtlamak için Boston Curtis adındaki bir eşeği aday gösteriyor, oy pusulasına da eşeğin resmini koyuyor. Sonra ne oluyor biliyor musunuz; eşek oyların yüzde elli birini alarak seçiliyor...

Takım tutar gibi parti tutan, tuttuğu parti ne yaparsa yapsın ona ve onun liderine toz kondurmayan, aboneymiş gibi her seçimde o partiye oy veren vatandaşlar var, bu tür kişiler iş işten geçtikten sonra, “Keşke ellerim kılsaydı da oraya oy vermeseydim” diyorlar. Böylelerine söylenecek tek söz şudur: “Geçti Bor’un pazarı, sür eşeğini Niğde’ye!”

Aydın yöresinde yaşayan halk filozofu Ali Molla, politikacılardan dert yanan hemşerilerine şu örneği vermişti: Eşeğimle yolda gelirken durdu, yerdeki pislikleri koklamaya başladı. Dürttüm, sırtına vurdum, bağırdım, pislikleri koklamaktan vazgeçmedi. Ben de her kokladığı pisliği heybeye koyup eve gelince önüne attım, ‘Hadi ye, niye yemiyorsun?’ diye başını pisliklerin üstüne eğdirdim, onları yemesi için zorladım.”

Etrafındakiler gülerek, “Amma da yaptın ha Ali Molla, eşek hiç pislik yer mi?” deyince Molla taşı gediğine oturttu: “Madem yemeyecekti, onları niye seçti, madem seçti, öyleyse niye yemiyor?” dedi. “Sizinki de o hesap işte” diyerek başını salladı.

Gördünüz ya, eşek biz insanlara nasıl ders veriyor? İnşallah ders alan olmuştur!

Eşeğini sağlam kazığa bağla. Bağlamazsan yiyeceğin kazığı iyi yağla...

Erhan Tığlı