Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '13

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Polikistik over hastaları hep diyete mahkum mudur ?

Polikistik over hastaları hep diyete mahkum mudur ?
 

diyet günlüğü


Diyete başladım. ( 20 Şubat 2013 )

Daha önce de 2 kez 2-3 ay süreli diyet yapmış ve ortalama 8 kilo vermiştim ikisinde de. Ne gariptir ki bu diyetlerin hepsi 28 yaşından sonra oldu. Ondan önce istediğini ye, fazla mı yedin 2-3 hafta tatlı ,un , karbonhidrat yeme hemen eski haline dönersin modunda yaşamışım hayatı. İnsanın bünyesi daha hızlı yakarmış o zamanlar, fazladan yediğin tatlılar seni tırmalamazmış , 54-57 kilo bandında gider gelirmişim.

İlk diyetimi 28 yaşında yaptım. Tüp bebek tedavisinden hemen önce, PKO sendromunun gebe kalmaya engel olan kilo fazlalığını verebilmek için. 61 kilodan 54 kiloya düştüm. Kütlemin % 10'unu vermemin hamile kalmaya büyük ölçüde olumlu etkisi olacağını söylemişti doktorum. Evet zayıfladım, ama bir işe yaramadı. 1 sene uğraştıktan sonra stresten kilo koruma programını boşverdim. 57-58 kiloya geri dönmüştüm. Sonra hormon iğneleri başladı. Tüp bebeğimi bana naklettikleri gün geldiğine 62 kiloydum gene. Onca zaman uğraşıp verdiğim kiloları aynen geri almıştım. Hem iğnelerin fizyolojik etkisi, hem stresten kendimi tatlı ve kuruyemişe vermenin kaçınılmaz sonucu.

Oğlumu doğurduğumda 74 kiloydum. 12 kilya yakın almıştım hamilelikte. Eve döndüğümde 67,5 , emzirme süreci,nde 60 kiloya düştüm. E ne olduysa ondan sonra oldu zaten verdiğim kiloları yeme potansiyelimle, süt olsun modunda aynen geri aldım. 2. diyetim de 2011 Aralık'ta başladı, 8 kilo verdim demeye kalmadı. Bu yaz hepsini geri aldım. Nasıl alıyorum, neden alıyorum bilmiyorum demek isterdim ama karbonhidrata olan düşkünlüğüm, tatlı sever oluşum gayet normal bir şekilde kilolara yeniden hoşgeldin dememi sağlıyor biliyorum. PKO yapıyor bunu. Sürekli bir insülin sorunu, sürekli bir enerji ihtiyacı ömür boyu böyle sürüp gidecek. İşin en berbat yanı, 40 lı yaşlardan sonra beni bekleyen diyabet 2 tip hastalık. Ya buna engel olacağım, 40 lara girerken diyabet riskini zayıf kalarak düşüreceğim, ya da düzenli iğne/ hap kullanımıyla şeker hastalığını kabulleneceğim. Çocuğum için buna bir dur demem gerekiyor.

O yüzden diyete başladım. ( 20 Şubat 2013 ) 

Benim listem bana özel. Diyetisyene giderek kontrollü vermenin faydasına inananlardanım ben. Dukan, Karatay vs. pek bana göre değil. Daha doğrusu kitap okuyarak diyet yapamıyorum, illa yağ/su /kas dengesinin ölçüldüğü bir kontrol programında olmam lazım. Kim bilir belki de para vermeden beceremiyorumdur. İlla sorumluluğumu çalışmam lazım, öğretmene ödevini sunan bir öğrenci gibi kontrollerinde durumum değerlendirilsin diye bekliyorum.

Sabah: 08 kalkış, 250 ml su

Akşamdan 1 sürahi suyun içine 8-9 adet kurutulmuş kiraz sapı atıp, sabaha dek suyun içinde süzülmesini bekliyorum. Ödem atıcı etkisi varmış. Ertesi gün o sürahi suyu içiyorsun, her akşam bu işlem tekrarlanıyor.

08.30-09.00 arası kahvaltı :

Doygun 'un çok tahıllı 2 dilim ekmeğine light dil peynirli tost ya da / 2 dilim kızartılmış ekmek ya da / 2 yumurtadan yağsız omlet veya menemen / hepsinin yanına salatalık domates, roka yeşillik . 1 fincan açık , şekersiz çay ya da yeşil çay

Doygun ekmeğin tadını pek sevemedim ben, UNO 'yu tercih ederim onun tadı daha güzel ama onun ekmeği diğerine göre şekerliymiş. İlk 1 ay diyete harfi harfine uyacağımı söylediğim için Doygun'u kullanacağım. Ekmeğin sanki bayatmış gibi bir havası ve tadı var. Elinle tuttuğunda lime lime oluyor.

13.00-13.30 arası öğle yemeği :

Daha önceki diyatlerimde hep saat 11 civarları bir ara öğünüm olurdu. Yaşım olmuş 35 o ara öğünü kaybetmişim. Metabolizma artık daha yavaş çalışıyor o yüzden yakma potansiyeli de düştü. Ara öğüne elveda dedik. Öğle yemeğinde eğer evde isen :

1 tabak , kiymali sebze yemeği / zeytinyağlı yemek/ sade sebze yemeği . Tüm porsiyonlarda, 1 kg sebzeyi 2 yemek kaşığı zeytinyağı ile pişirmiş olman gerekiyor. Yemeğin suyunu süzerek tabağa almakta fayda var. Pirinç kullanmıyoruz, az miktarda bulgur koyabiliriz.

Bulgur varsa yemekte ekmek yemiyoruz, aksi halde 1 tabak yemeğin yanında 1 dilim doygun ekmek var.

200 ml light ayran ve ya yoğurt, bol yeşillikli, limonlu salata mutlaka.

Eğer dışarda isen ;

2 dilim çok tahıllı ekmek ile beyaz peynirli / light dil peynirli tost ve 200 ml ayran

ya da

Bonfile/biftek/antrikot/balık ızgara ve bol limonlu, yeşil salat + dilim çok tahıllı ekmek

 

16.00-16.30 ara öğün :

Meyve öğünü : 2 adet taze mevsim meyvesi olmak kaydıyla ( 1 orta boy ayva/portakal/muz ya da 2 adet küçük kiwi/mandalina/2 dilim taze ananas )

dışarıdaysan ve yanına alman gerekiyorsa :

3 tane kayısı kurusu + 3 adet erik kurusu +200 ml light süt

Bu ara öğünü resmen şeker ihtiyacım için bekliyorum. Enterasandır diğer öğünlerin hiçbirini gözüm saatte beklemem. Şekere olan ihtiyaç her daim kendini gösteriyor, ne fena :((

 

19.30-20.00 akşam yemeği :

Benim uyku saatime göre bu öğün belirlendi, aslında saat 7 den sonra hiçbir şey yememek ve midenin fonksiyonunu kapatmak lazım ama ben geç yatanlardanım o yüzden 8'e çektik diyelim.

200-250 gr. ızgara/fırın/buğulama kırmızı et ya da 6-7 adet i ( içine çok tahıllı ekmek koymak koşulu ile ) ya da balık eti ( limitsiz ) + bol yeşil salata

ya da zeytinyağlı sebze yemeği + 1 dilim ekmek

 

Akşam yemeğinden sonra eğer tatlı krizi gelirse 200 gr light yoğurt içine toz tarçın ve zenfecil ekip yeme iznim var. Ama yatmadan evvel 3 saat önce tüm yeme işlemi son bulsun diyor, akşam yemeğini de 8 de bitirmiş oluyorsan bu ayrıntıyı tadacak vakit kalmıyor. Sadece 1 kere yedim o da beni pek kesmedi. Hiç yeme boşver dedim, bir de saati tuttu, tutmadı onu mu hesaplayacağım. Bol bol su ve yeşil çay ile takılıyorum.

İlk kontrolüm 7 Mat'ta , bakalım sonuç neymiş. 

Facebook.com/Dorikus 

Twitter.com/SenaBrn

 
Toplam blog
: 48
: 5171
Kayıt tarihi
: 01.03.12
 
 

1978 doğumlu, Uluslarası ilişkiler mezunu, uluslarası lojistik uzmanı, sosyal medya meraklısı, bl..