Rezalet

Evet sonunda merakla beklenen aslında herkesin görüp de görmezlikten geldiği İstanbul'daki metrobüs saçmalığı patladı. İstanbul'da yaşayanlar o trafik çilesini çekenler bu projenin ne kadar saçma, ne kadar anlamsız olduğunu bilirler. Sen tutup yoldan ikişer şerit al bu şeritleri metrobüse ver neymiş trafik rahatlayacakmış. Peki araçlarıyla evlerine, işlerine gidip gelen insanların suçu ne, o trafik sorununu nasıl çözecekler? Yani bu rezalet proje trafiği değil rahatlatmak İstanbulluyu daha beter bir keşmekeşin içine sokmuştur.

Bu işin birde öbür boyutu var tabi. İstanbul koşullarına uygun olmadığı halde uzmanların bas bas bağırmalarına rağmen üçte biri fiyatına alınabilecek olan Mercedes Capacity ler yerine yol şartlarına uygun olmayan, hızlanmada sorun yaşayan yol tutuşu olmayan 2.4 milyon TL değerindeki 50 adet Phileas marka otobüs alındı. Alındığından beri birkere sefere çıkartılıp kaçınılmaz sonla karşılaşılınca hemen garajlara atılıp çürümeye terkedildiler. Gelin görünki bahane hazır otobüsler deneniyor ama ne hikmetse bu denenen otobüsleri kimse göremiyor. Peki bu çöpe giden 2.4 milyon TL nin hesabını kim verecek, ya da bu otobuslerin alınmasından kim ya da kimler cebini doldurcak malı yine hamuduyla götürecek, hangi bakanın oğlu şirket kurup hangi başkanın oğlu kendine gemicikler alacak? Çok geç değil 29 Mart öncesi bu rezalet projeyi kasıla kasıla gövde gösterisi yapar gibi açılışa sunanlar şimdi nerede neden sesleri solukları çıkmıyor? Tabi çıkmaz 5 sene daha koltukları garanti çünkü. Benim anlayamadığım bu millet bir kuruşunu dahi boşa harcamamak için marketten aldığı meyveyi sebzeyi bile baştan sona inceleyip alırken bu başımızdakileri neden incelemiyor neden alın terleriyle sabahtan akşama kadar çalışarak kazandıkları parayla başkan çocuklarına şirketler kurduruyor gemicikler aldırıyor neden herşey belgelerle ayan beyan gösterildiği halde ki bu yolsuzlukları görmek için belgeye gerek yok neden bizi 5 sene daha başkalarının cebini doldurmaya mahkum ediyor?

Evet her zaman dedikleri ve yaptıkları gibi; durmak yok yolmaya devam.

İyi uykular İstanbul.