Roberto Carlos ile birlikte "Efsane" ağırlığını koyuyor...

Önceki yorumlarımızda Fenerbahçe'nin Selçuk ve Josico'lu orta saha kurgusunun geriye fazla yaslanmasına neden olabileceğini yazmıştık. Aslında Galatasaray maçında bu çok sağlam bir orta saha ve defans yaratmıştı. Fenerbahçe'nin o düzeni koruduğunu görüyoruz.

Ancak 7. Dakika'da Edu'nun müdahalesi penaltıydı...

Roberto Carlos'un ortaları da şut gibi olduğunda kazanılan serbest vuruş çok şiddetli bir şekilde Semih'in kafasına çarpıp, dışarı çıktı.

Ankaraspor'un orta sahasının çok güçlü olduğunu izliyoruz. Bunun nedeni, Selçuk ve Josico'nun geriye yaslanarak oynaması ve Deivid'in geçen haftadan çok uzak bir futbol oynayarak başlaması.

Selçuk son üç haftadır sağlam ve güzel oynuyor. Üstelik takımın sürpriz golcüsü kimliğini de taşıyor. Selçuk ileride, Josico geride oynar ve Deivid ile Emre de birbirlerine yakın kısa paslar yaparsa, Ankaraspor'un orta saha direncini kırabilir.

Duran topun zaferi...

Roberto Carlos toptan uzaklaştı; Deivid kavisli bir orta yapacakmış gibi geriliyor. Çok basit ve öldürücü bir yan pas. Düzgün, sert bir vuruş ve Fenerbahçe'nin golü...

Şimdi biraz daha akıllı oyunla; defansında da bireysel hata yapmazsa farklı bir galibiyet gelebilir...

İlk yarı 32. dakikaya kadar Ankaraspor'un orta saha üstünlüğüyle devam etse de Fenerbahçe'nin rakibe oynaması için kendisinin alan bıraktığını izledik. Golden sonra ise bambaşka bir maç başladı. Fenerbahçe'nin ne istediğini bilen bir takım görüntüsüyle olgun bir top oynadığını, kısa paslarla rakibini maçtan düşürdüğünü gördük.

Kim ne derse desin Fenerbahçe duran top üstünlüğü olan bir takım.

Aykut Kocaman

Fenerbahçe'nin hiçbir zaman unutamayacağı bir futbolcu. O meşhur 4-3'lük Galatasaray galibiyetinin fitilini yakan inanılmaz ve imkansız golü atan adam. Kuşkusuz onun için çok zor bir maç. O Kadıköy'deki taraftarın coşkusunu derinden yaşamış biri olarak taraftarı susturmak yerine ayağa kaldırmak isteyen bir yürek, profesyonellik de bunun örtüsü...

İkinci Yarı

Roberto Carlos'un şutunun direkt olarak gol olmaması çok yazık oldu. Ancak ikinci gol Fenerbahçe'nin ilk yarı için yazdığımız o duran top üstünlüğünün karşılığıydı.

Serbest vuruşun kazanılmasından önce, Hürriyet'in Emre'ye yaptığı hareket öldürmeye teşebbüs gibiydi. Kırmızı kart olmalıydı. Aykut Kocaman'ın onu oyundan alması da ayrı bir futbol zekası tabii...

Kontra atak takımı olur mu?

Fenerbahçe bir kontra atak takımı olsaydı ne olurdu? Sanırım uzak ara şampiyon olurdu. Ancak defansif olarak bir buna uygun olsa da hücum gücü bir o kadar ağır ve durağan. Oysa geçen hafta olduğu gibi Ankaraspor maçında da buna benzer hücum organizasyonları buldu; ama değerlendiremedi.

İkinci yarı isabetli pas yüzdesini arttıran bir Fenerbahçe izledik. Maçın 48. dakikası ile 52. dakikası arasında yaklaşık 4 dakika topu kendi aralarında dolaştırmaları çok güzel bir görüntü verdi; ancak golle sonuçlanmadı.

Güiza'nın gol orucunu bu maçta devam ettirmesi Fenerbahçe adına diğer maça bir gerilim yükledi. Bu fay hattının kırılmadan önce üzerinde enerji biriktirmesi gibi olursa ilerleyen maçlar için büyük bir Güiza deperemi demek olur mu? Göreceğiz.

Fenerbahçe ceza sahasında bir pozisyonda Volkan'a istemeden de olsa faul yapılmışken hekemin oyunu devam ettirmesiyle, Fenerbahçe taraftarının maça müdahale edişi tam büyük takım taraftarı gösterisiydi. Hakem penaltı pozisyonundan sonra ikinci hatasını da ceza sahası içinde yapmış oldu.

Fenerbahçe yavaş yavaş lige ağırlığını koyuyor. İkinci yarı rakibe hiç oyun alanı bırakmadan top oynaması çok iyi işaretlerdi.

Aragones'in oyuncu değişiklikleri de yedek bekleyenleri ısıtmak anlamında doğru hamlelerdi.

Kazanılması gereken bir maçtan 3 puan çıkardı Fenerbahçe. Daha önce kendisinin üstünde olan Kayserispor ve Sivasspor maçlarında puanlar bıraktığı için, geçen hafta Galatasaray ve bu hafta Ankaraspor galibiyetleri Fenerbahçeyi lige tekrardan bağladı. 13. hafta Beşitaş ve son hafta Trabzonspor maçları da ligin ikinciyarısı için belirleyici olacak.

Güzel bir maç oynadı ve ilerisi için umut verdi takım. Özellikle defansif yönüyle.

Uzay Gökerman