Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Mart '12

 
Kategori
Deneme
 

Sadettin'in Felsefesi

Sadettin'in Felsefesi
 

alıntıdır


Yazdığımı bilmiyordu.

Bilse kendisinden bahsedilmesini istemeyecekti. Çünkü o hayata olan cesur duruşunun arkasında ürkek bir yürekti. Ne zaman gidişi yaklaşsa, öleceğini anlayıp sahibinden kaçan cins kediler gibi kaçarak gitmeyi tercih ederdi.

Çok daralmadan “of” çekmeyi bilmezdi. O çok bunaldığı zamanlarda bile gülümsemeyi tercih ederdi. Kendi kendisini nasıl böylesine güçlü yetiştirmişti, yaşadıkları mı ona bu gücü öğretmişti? Bilemiyorum.

En son yazın Türkiye’de giderken, hayalleriyle doldurmuştu valizini. Yeni iş planları vardı, her şey çok güzel olacaktı. Yapardı da, çünkü o insanın isterse her şeyi yapabileceğine inananlardandı. Gideli bir hayli zaman oldu. Çok yoğun çalıştığını söylüyordu aradıkça.

Ve az kalmıştı idealleri doğrultusunda bir iş kurmasına, tamamlamasına. Paris’te bir restaurant açacaktı. Bundan da öte o dükkana emek vererek bir konsept hazırlayacaktı. Yaptı da. Gece gündüz çalışarak, “istediğim gibi oldu” dediği bir iş kurdu kendine. Önce onun içine sinmesi önemliydi ve anlattıklarına, telefondaki sesin heyecanına bakacak olursak içine sinmişti.

Uzun bir süre görüşmedik. İhmal ettim bende, fırsat bulup arayamadım. Rüyamda gördüm iki gece üst üste anlam veremedim. Aradım en sonunda. Sevindi hali hatırı sorulunca. Geçen yılın sonunda babasını kaybetmişti. Zaten uzaklarda bir gurbetçiydi ve birazda bu haberlere hazırlıklı bir kaderciydi.

İşleri bittikten sonra, göz dolduran bir açılış yapmaya kalmış işi. Ama ne yazık ki, kısmet olmamış. Sabotaja kurban gitmiş emekleri. Bir gece nedeni bulunamayan nedenle yakılmış dükkan. Kül olmuş emekleri, alın teri. Çevre dükkan sahiplerinden şüphelenmiş ama delilsiz şüphe de yetmiyor ki.

Alt üst olmuş hevesleri. O ise her şeye rağmen “yine yaparız” diyor. Duyduğu haber ile şok olan bana öğütler veriyor hala. “Olabilir, dünyanın sonu değil ya, yeniden daha güzelini yaparız biraz toparlanınca.”

Karanlığın aydınlık yüzü diyorum ona. Hep umutla bakabiliyor geleceğe, yılmadan yıldırtmadan anlatıyor başından geçen örnek hikayeleri.

Gelecek muamma, gün bugün der. Ona göre insan yanılacak olsa da, sonu hüsran olsa da aklından geçeni, istediğini, hayalini hayata geçirmeli.

Olumlu enerjisi her zaman hayatıma yansıyan bir ışık gibi. O yüzden hiç unutamam Paris’i ve Sadettin'in felsefesini.

Bugün daha iyi anladım ki, onunda dediği gibi her şeyin dert edildiği hayat, hayat değil de cehennem gibi.

Ya öfkeni, kederini bir kenara atıp devam etmeli, yada bir bir içinde biriktirip sinirlerin iflas edene kadar çıkar yolu kalmayan bir duruma gidilmeli.

Hayatın başka tercihi yok! Mutluluk veya mutsuzluk seçenekleri.

 

 
Toplam blog
: 670
: 1923
Kayıt tarihi
: 19.12.10
 
 

İstanbul doğumlu. Kuantum Yaşam Koçu. EFT, NLP, ETKİLİ İLETİŞİM, BEDEN DİLİ gibi bir çok konuda e..