Sağlıkta dönüşürken yabancılaşıyor muyuz?

Hekimlerle hükümeti karşı karşıya getiren ‘Sağlıkta Dönüşüm Projesi’ medyanın yansıttığı kadarıyla kamuya ulaşmakta… Sunulanla yetinme durumundakiler de doğal olarak arka planda bırakılanlardan habersiz kalmakta. Bilindiği gibi, hastane-muayenehane arası tercih olarak basitleştirilen ‘Tam Gün Yasası’nın bazı maddelerini Danıştay iptal etmiş, üniversite hastanesindeki hekimler de yeniden haklarına kavuşmuştu. Ancak ‘Tam Gün’ün halkı mağduriyetten kurtarma amacıyla yaratıldığını savunan Sağlık Bakanlığı, Kanun Hükmünde Kararname sayesinde yeniden galip duruma geçti. Görünürdeki amaç, vatandaşın muayenehaneye gitmeden rahatça hizmet almasını sağlamak! 

Net bir değerlendirme içinse, ekranda konuşulamayanları dile getiren Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Recep Akdur’un görüşlerini kısaca aktarmakta fayda var. Akdur’a göre hedef, tüm sağlık hizmetlerinin ‘aile hekimliği’ ve ‘sağlık kentleri’ üzerinden yürütüldüğü bir sistem tesis etmek! ‘Sağlık adım adım uluslararası tekellere devrediliyor’ diyen Akdur, bunun yolunu açacak ‘Hastane Birlikleri Yasası’ ile ‘Yabancı Hekimlerin Çalışmasına Olanak Sağlayacak Yasa’nın da sırada olduğunu vurgulamakta. ‘Tam Gün’le maaşların artacağı söylentisinin de gerçekle bağdaşmadığını belirten Akdur, ‘sağlık kentleri ve hastane zincirleri’ önünde engel görülen muayenehanelerin kapanmasıyla hekimlerin standart ücrete ve güvencesiz çalışmaya mahkûm olacaklarını açıklamakta. Sağlıkta cicim aylarının bittiğini ifade eden Akdur’un dikkat çektiği ‘yabancı hekim’ ısrarının kökündeyse, doktor eksiğimizi giderme kaygısı değil, sağlığımıza göz diken uluslararası hastanelerin isteği yatmakta! 

Halk Sağlığı Profesörü’nün hayli kapsamlı açıklamalarının özeti böyle… Mantar gibi çoğalan devasa özel hastanelere ve performansla, seri bakıma geçen hekimlerin durumu bu sözleri doğrular nitelikte. ‘Önce sağlık’ diyerek ‘varlık’ yapma iştahı her an sağlığımızı bozabilir! 

Anibal Güleroğlu