Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Temmuz '07

 
Kategori
Lojistik / Taşımacılık
 

Sazım kaldı

Sazım kaldı
 

Anadolu, hakikaten insanla yoğrulmuş. Son yarım y.y.da, ulaşım sektörünün gelişmesi ile insanlık tarihinin belki en hızlı nüfus karışımına sahne olmuştur. Kamu görevlilerinin atanma gereği, anadoluyu ilk karış'lıyan, münferit ama yaygın dağılım hareketi ile, sık sık yer değiştirdikleri malum. Bu günlere yaklaştıkça, sivil nüfusunda hızla yer değiştirip, reel nüfus kaynaşımını hızlandırdığı da ortada.

Gel gelelim ki bu taşınmaların, ancak yaşayanlar bilir rezaletini. Ev içindeki ayrı bir uğraş. Ambalajların, paketlemelerin, denklerin hazırlanması günler önceden başlar. Taşınmaya karar alınmışsa. Ama yine de birçok eşyanız, malzemeniz daha evden çıkmadan elden çıkar.

Nakliyat için araç temin etmek, başlıbaşına bir sorun olur. Kamyon aranır günlerce, iyi pazarlık etmek lazım. çok zaman taşınacağınız istikamate giden araçları, takip edersiniz tanıdıklarınız aracılığı ile eğer varsa. Gideceğiniz kentin arabaları denk gelirse bu çok daha iyi olur. Bunlar mecburen gittiklerinden, yarı fiyatına işi kotardınız demektir. Ama çok zaman bulunduğunuz kentten kiralamak durumunda kalırsınız.

Kamyonlar şimdiki gibi değil, Yani nakliyat işlerine ve şirketlerine, resmi mevzuat düzenlenmemiş. Bir kamyon alan, rastgele bir köşede müşteri beklerdi. İşte bu adresi belirsiz, nakliyatçı ile herhangi bir mukavele de (sözleşme) düzenlemeden anlaşırsınız.

Nakliyat yapacak araba, öyle evden eve taşımacılık yapan kapalı karoser de değildir. İyi bir yükleyici yoksa, daha eşyalar arabaya yüklenirken, yerleştirme hatasından yolda kırılacaklar bir tarafa sağdan, soldan itip kakarken eşyalar düşüp kırılmaya başlar. Bazı arabaların brandası vardır, eşyalar örtülür halatla bağlanır. Ya o da yoksa işte açıkta gider. Bitki, saksı v.s. çiçeklerinizin araba rüzgarı ile çoğu yolda ölür. Eşyadan çok onlara üzülürsünüz.

Böyle bir nakliyat ta bazen kıymetli, bazan da sizin için kıymetli parçalarınız kaybolur. Bazan yollarda görmüştürsünüz. Bazı aileler arabayla birlikte gider. onlar rezilliğini çekse de eşyalarının üstündedirler. Ne olacakmış dememeli, kamyon dolusu eşyanın kaybolduğunu duyanlar vardı.

Bir defasında Aksaray'dan taşınmak için bir kamyonla anlaştık. Eşyalar yüklendi, iş tamam ancak dut ağacından hususi yapılmış, hem de Karacaoğlan'ın doğum yerinde yapılmış sazı; şoför, bu kırılmasın diyerek alıp şoför mahalline koydu. Eh iş bitmiş, arabamızla yola çıkmıştık.

Ertesi gün araba, verdiğimiz adrese geldi, gözümüzü fazla yolda koymadı. Eşyalar kiralanan işçilerce arabadan indirildi. Tabi biz arkaları önü sıra dört dönüyoruz. Aman dikkatli davransınlar diye.

İş bitti, arabacı şoför, vedalaşarak ayrıldı. Memleketine döndü.

Neden, bizde yorgun, bitkin dağınıklığın arasıda uğraşırken "saz" aklımıza geldi.

Birkaç yıl önceye kadar, böyle telefon imkanları da yok gitti, giden . Nereden nasıl bulacaksın. Arabanın plakasını bile almadıysanız. Alsanızda ne çıkar, haberleşme olanağı olmadığı gibi senedinizde yok ki.

İşte bu ve buna benzer anlatılan göç hikayeleri çoktur.

Şimdi bu işler, düzene sokuldu.Taşımacılık kurallara bağlandı. Sigorta, sözleşme, kapalı arabalar.

Sanırım bu sorunlar aşıldı. Yine de taşınanlara Allah kolaylık versin.













 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..