Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Mart '10

 
Kategori
Şiir
 

Sesimi duy baba

Sesimi duy baba
 

Maden ocağında öldüm,

           bana bağırma, baba 
Bülbüllerimi kaçırdın ormanlarımdan 
Kulaklarımın kapılarını grizularla uçurdum 
Kapılardan giren metan gazları, __

___ Benimle pencereleri alıp gittiler baba,

 

Neden, ters yüz olası mollaların rüyasındasın hala,

Aşağılık, şarlatanların Pisliğinde

Nerede ne ararsın baba,

Bunlar değil mi soframdan ekmeğimi çalanlar,

Çevreye saçıldı metan kokuları da!

Kuşlar kaçtılar ses çınlayışından,

Kimseler sesimi duymadı,

Ne, sen, nede, emekçi kardeşlerim, baba!

 

Hiç unutmadığım yalanları yazdım defterime

Ak günlere, yoksul çocuklar doğuran kadınların,

Doğum sonrası acılarını, 
Savaşan halklar taktınız dünyanın boynuna,

Ki benim savaşım henüz yeryüzüne yansımadı baba...

 

O keskin gözleriyle kömürü biçerken sesim 
Bayrak direklerine konan kartallar duydu çığlığımı da
göremediler kardeşlerim ocaklardaki insan avcılarını.. 


Madende, şans,

Yıldızlara özgü bir yalan baba!.

 

Kırılan birer ağaç gibi,

Hayatın dibinden kırılıyoruz,

Yaşam yolunun ezdiği,

Emek tuzaklarına düşer gibi,

Düşer iken toprağa can!

Madenlerden geliyor bu çığlık sesimi duy baba!

 

İlkbahar güneşi,

Acılarımı damıtır buz tutan koyaklara da,

Zemheri sonrası eğreti baharlara sürükler yüreğimi sular.

Yakın tarihimizin, bir yaşamlık kaygı duruşundayım

Göçüklerden geliyor bu çığlık sesimi duy

 

Hayatın,

O, ağır insan yüküne dayanamayıp, yıkılıyor dağlar, 
ilkbaharsız nasıl anlarız,

Meyve çağında, daldaki sızıyı baba! 
Bir kulağından giriyor sözlerim,

Öbür kulağından çıkıp gidiyor,

Yarın ben olmayacağım, yine gelecekler

Zamanın boşluğuna, düşmemek için_

Etine yapışan böcekler gibi, sarılacaklar sana!.

 

Gelecekler.

Seni yine kandıracaklar patlak bir ampulle

Kapkara bir lamba ellerinde,

Biliyorum yine kandıracaklar seni,

Yine sana yutturacaklar karanlığı ışık diye baba..

 

Bilginin bilgisizlikten daha çok acı verdiği yerde,

Bıçağın kemiğe dayandığı, anda,

Yine utanmadan kadre diyecekler’

 

Kemikteki bıçak kaçığına, çare,

Hintyağı gibi bir şeydi, işte..

 

İsyanlarını dillerinde saklayan adamlar vardı bir zamanlar,

Ne duruyorsun gayrı,

Soyguncuya, hırsıza emekçiyi yok sayana

 İş yasalarıyla insan emeğini çalanlara

İşçi canına kıyanlara

 Haydi gayrı çek dilini baba................

 

Abdullah Oral

 
Toplam blog
: 151
: 648
Kayıt tarihi
: 05.10.08
 
 

Kısa öz geçmiş: Gecenin kara yüzünde dişlenirken çığlıklar bir kadının sancılarının sükunete durd..