Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mayıs '14

 
Kategori
Şiir
 

Sevgiliye

Sevgiliye
 

Sigarasına çay,

Çayına akasya kokusu karışmış sevgili!

Aklımda ne kaldıysa

Yaz akşamlarına dair:

Senin sigaran, çayın

Bir de bütün cömertliğiyle akasya kokuları.

Gecenin karanlığından

Şafaklara uzanan gizemli sohbetler.

Tadı gönlümün bam telinde,

Yokluğuna alışamadığım sevgili.

Kim bilir kaç geceyi sabahlattık

Kaçamak bakışlardaki buluşmalarla.Ben,

senin sözlerindeki göndermeleri

Sanki cımbızla çekmeyi özledim.

Ortalıkta dillendirmeden,

Başkalarına anlatırken

Bana söylediklerini yakaladım,

Ayıkladım yıllarca sözlerinden.

Bir daha böyle aşk yaşanmaz

Ne sende ne bende.

Tanrı özel yaratırmış bazı insanları.

Sen o yıllardaki en özeldin benim için.

Hâlâ öylesin.

Senin asaletin, senin duruşun,

Bana yansıyanların,

Hayata farklı bakmayı öğretti bana.Saçındaki aklar,Gönül yolumun incileri oldu.

Ne deli şeyler yapardın,

Ne kadar cesaretliydin sevgi için.

Göze aldıkların inanılmazdı

Benim cesaret edemediklerime

Araya ayrılık girse deYolun sonu değil.

Başlangıçlara vakit var.

Yeter ki ikimizde isteyelim,

İkimizde “Hadi, varız.” diyebilelim

Umutlarımızı yitirmeden.Hadi sevgili!Yeniden var mısın benimle

Gecenin karanlığından afaklara uzanan gizemli sohbetlere?

Sevdiğine değer vermeyiSenden öğrendim.

Yola çıktınsa eğer,

Ardına bakmaman gerektiğini öğrendim.

Akıp giden zamanın kayboluşlarında,

Yürekte kalanın değerinin

Hiçbir şeyde olmadığını öğrendim.

Senin gibi kimse

Dokunmadı çünkü yüreğime.

Senin sevgi kırıntılarında

Avundum yıllarca.

Sen diye sevdim yenileri

Yerine koyamadan.

Şimdi ılık bir yaz akşamı,

Akasya kokularında

Senin nefesin burnumda

İçime çektiğim.

Ne olur bak gözlerime!

Yine eskisi gibi

Kaçamak da olsa bak!

Sana nasıl ihtiyacım var, nasıl...

Kim bilir küskünlüğün,

Belki de benim cesaret edemediklerime.

Güz gülleri gibi

Son demlerindeyim hayatın,

Son tutunuşundayım

Kırık kalbinin ipek ağlarına.

Ya tut ellerimden ya da tut ellerimden.

“Ben sana mecburum.” diyor şarkı.

Ben sana gönüllü mecburum.

Hadi tut ellerimden.

Bak yine ay hilal, en sevdiğin.

Neden sevdiğini biliyorum artık.

Çünkü dolunaya yolcudur hilal.

“Küçük bir ışık,

Kocaman bir aydınlığa dönüşür.”derdin.

İşte sen kendi ışığınla,

Olduğun her yerde

Dolunay gibi aydınlıklar yaratırdın.

Sana bakmasını bilenler görürdü sadece.

Sadece ben görürdüm

Hilalle dolunayın dansını.

Sana özeldi çünkü.

Benim gönül gözümde sana özeldi.

Sigarasına çay,

Çayına akasya kokusu karışmış sevgili!

Aklında ne kaldıysa yaz akşamlarına dair,

Yolculuğum şimdi ona:

Gecenin karanlığından

Şafaklara uzanan gizemli sohbetlere…

Seninle ve yeniden benimle…

 
Toplam blog
: 111
: 161
Kayıt tarihi
: 24.12.11
 
 

1965 Zonguldak doğumlu ve halen Zonguldak'ta yaşamaktayım.Yazarım ve çeşitli platformlarda sunucu..