Sizden Gelenler - Evlenmek istemiyorum sanırım

Haftalık yazılara ek olarak arada sizlerden gelen mailleri de paylaşıyor olacağım, umarım benzer durumda olanlar için bir nebze olsun faydalı olur. İsim vb. detayları saklıyorum elbette, maksat yaşanmışlıkları konuşmak, kimin yaşadığının önemi yok.

“Merhaba, ben 31 yaşında kamuda çalışan bir kadınım. Birkaç yıl uzatmalı bir ilişkinin ardından ayrılıp barışmalar yaşadığım erkek arkadaşımla nişanlandık. Eylül ayında düğünümüz var. Ev aldık, eşyaları almayı erteliyorum sürekli. Benim aklım da kalbim de çok karışık. Doğru olmayan bir yolda gibi hissediyorum kendimi. Nişanlım beni rahat bir şekilde tehdit edebiliyor yanlış bir şeyini görürsem ayrılırım senden diye. Bense o artık yanlış yapmaz çünkü biz olduk diye düşünebiliyorum. Ayrılmak istiyorum ama kendimden bile korkuyorum acaba sadece düğün tarihi yaklaştı diye mi bu korkum. Etrafta herkes ondan iyi bahsediyor ben de kötü biri olduğunu düşünmüyorum ama ben onun arkadaşı değilim sadece ve iyilik ilişkinin devam etmesi için asla yeterli değil. Bu arada ben nişanlımdan 3 yaş büyüğüm ve o çok kıskançtır, sorumluluğunu bilir ama öncelikleri her zaman işidir, beni işi yüzünden unuttuğu bile olmuştur. Bir yere gezmeye gideriz işi için yarım saat gidip döneceğini söyler ama dönmez ve ben eve tek dönerim, sonra arayıp neden haber vermediğim için kızar bir de. Lütfen uygun bir vaktinizde bir şey söyler misiniz bana Sibel Hanım. Sevgi dolu günler diliyorum size.”

Konuya 2 aşamada yaklaşmakta fayda var. 

Öncelikle kendinizde şunu sorgulayın; ben bu adamı eş-sevgili olarak, erkek olarak, romantik anlamda seviyor muyum? Çünkü pek çok çift pek çok problem yaşar, kavga eder ancak sakinleşip birbirlerine sarıldıklarında her şey geride kalır. Tüm problemler çözülür demiyorum ancak iki kişi arasındaki elektrik, ona dokunduğunuzda aldığınız enerji, ona olan aşkınız bazı istemediğiniz durumları katlanılabilir kılar. Sizin de belirttiğiniz gibi birisi ile sırf iyi biri olduğu için beraber olunmaz. Belki 60’ından sonra olur böyle bir tercih ama henüz çok gençsiniz. Sırf kötü yönleri var diye de ayrılınmaz, kalbinizde bitmediyse mantıken ayrılmak tam bir işkencedir. Her konuda anlaşan ama yatakta anlaşamayan çiftlerin evlilikleri biterken hiçbir konuda anlaşamayan ama cinsel çekimi güçlü olan çiftlerin evlilikleri devam edebiliyor. Evlilikte aşk çok önemli; yoksa aldatma, aldatma olmazsa da mutsuzluk kaçınılmaz olur. 

Eğer ki aramızda aşk var diyorsanız, ikinci aşamaya geçelim. 

Hiçbir ilişki mükemmel değil; her ilişkide eksikler, hatalar, hayal kırıklıkları olur. Madem ki bu kişi ile nişanlandınız, evlilik seviyesine geldiniz demek ki bu kişi pek çok açıdan size hitap eden biri. Geri kalan açıları da siz zaman içerisinde kendinize çevireceksiniz. Şimdi size karşı ileri geri konuşması ve trip atması çok kolay. Ama evlenip aynı evin içinde yaşamaya başladığınızda onun üzerindeki hakimiyetiniz daha güçlü olacak. Zira size ters davranıp kendi evine gitmesi gibi bir durum olmayacak. Ortak bir ev paylaşacaksınız, eğer ki evde huzur istiyorsa onun da geçinmeye niyeti olacak, ki bu çok önemli bir faktör. Geçinmeye niyeti olan geçinir. Evlilik ise bu niyetin en önemli göstergesidir.

Son olarak şunu ilave etmek isterim. Nişanlınızdan ayrılabilirsiniz. Yeni biri ile beraber olabilirsiniz. Ancak kendinizi de eleştirip tutumlarınızı değiştirmediğiniz müddetçe farklı kişilerle benzer senaryoları yaşamaya devam edersiniz. Bu sebepten ötürü oturup düşünün. Ben nerede ne hata yaptım, nerede yanlış davrandım. Fevri çıkışlarım oldu mu? Hesapsız kitapsız davranmayın, hedefiniz her neyse attığınız adım ve tavırlarınız hep o yönde tutarlı olsun. Ani çıkışlarınız değil ince düşünülmüş tavırlarınız olsun. Yeri geldiğinde haklı da olsanız susun, yapıcı yaklaşın. Hatalı olan hatasının bilincindedir zaten, sadece kabul etmek istemez, inadını kırmak zor gelir. Siz yine yeri geldiğinde uygun bir anda olan bitenin farkında olduğunuzu ama onu sevdiğiniz için alttan aldığınızı hatırlatın.

“Sibel Hanım, şu sıralar değer görmediğimi düşünüyordum maalesef. Kendimi düzeltme konusunda söyledikleriniz, bunu bilmeme rağmen bu durumda aklımın kıyısından bile geçmedi. Belki de gerçekten problemin sebebi benim davranışlarımın doğru olmamasından kaynaklıdır. Onu seviyorum ve diğer söylediklerinizin üzerine düşünebileceğim küçük bir hafta sonu tatili ayarladım kendime, her şey için teşekkür ederim. Kendinize çok iyi bakın.”

Paylaşmak güzeldir, asla yalnız değilsiniz.

Sibel ŞENGÜL