Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '18

 
Kategori
Deneme
 

Sizin Hiç Babanız Öldü mü?

Sizin Hiç Babanız Öldü mü?
 

Evet. İnsanın babası öldüğü zaman bu hayata karşı gerçekten kör oluyor.


Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Babamdan ummazdım bunu kör oldum
diyor Cemal Süreya...

Evet. İnsanın babası öldüğü zaman bu hayata karşı gerçekten kör oluyor. Ben de kör oldum. Babamdan hiç beklemediğim bir vakitte ayrılmayı hiç ummazdım.

Babam beni sabah heyecanla arayarak sürpriz yapmayı planlıyordu. Babam askerlik yaptığım Çerkezköy'e geliyordu ve beni arayarak, "Evlat seni ziyarete geliyorum. Bir şeyler istiyor musun?" dedi. Ben de o heyecanla aklıma ilk gelen şeyi isteyerek börek, poğaça falan alabilirsin asker arkadaşlarımla nizamiyede hep beraber yeriz, hava da güzel bugün dedim. Babam çarşıdan birkaç yiyecek almış hem de fazla fazla. Şu orduya yetecek tabirinden... Bir de okumamız için birkaç gazete...

Aradan az bir zaman geçmesiyle ben geleceğini bildiğim için nizamiye kapısının orada beklemeye başladım. Çok zaman geçmeden ileriden gelen bir araba... Sarı taksi... Babam gelmiştir diye hemen ileri atıldım. Taksi nizamiyeye tam gelmeden az ileride durdu. Tam ineceği sırada babam bağırmaya başladı. Evlat bir şey oluyor diyerek seslendi. Bir şeyler olduğunu anladığımız vakit ben ileri atılarak babamın yanına koştum. Babamı o haliyle görünce elim ayağım titremeye başladı.Kendimi hemen topladım ama babam o arada çarşıdan aldıklarını da bana uzatıyor. Hemen hastaneye yol alması için taksici ile konuşurken askerdeyim ne yapacağımı düşünürken çarşıya çıkacak bir arkadaşı babamın yanına kattım. Ben de hemen komutandan izin aldım ve acele ile gittim. İçimdeki his o kadar kötü ki, dualar ediyorum. Dua ederken de aklıma kötü bir şey olmayacak telkininde bulunuyorum. Rabbim annesini ile sınamış birini şimdi babası ile sınıyordu. Hastaneye vardığım esnada doktorlar acil tarafını kapatmış. Ufak tefek sesler işitiyorum. Sağımdan solumdan geçenler oğluymuş, askermiş burada diyor. Ben henüz ne olduğunu dahi anlamadan ayakkabıları ile ceketi elime tutuşturdular. O an acil kapısında beklemek kadar kötü bir şey olmadığını anladım. Yüreğim parçalanıyor ve içim içime bir türlü sığmıyor. Acil kapısından doktorlar gelip geçerken bilgi almaya çalışsak bile doktorlar, hemşireler ve hatta hasta bakıcıları bile gözlerini kaçırıyor.

Aradan biraz vakit geçtiğinde içeri çağırdılar. Genç bir doktor bana durumu izah etmek için gözlerimin içine içine bakıyor ama sanki bir bitmişlik görüyordu. Bir anda doktor, "Elimizden geleni yaptık. Ne yaptıysak kurtaramadık, beyin kanamasından babanızı kaybettik." dedi. Annem vefat edeli bir sene olmamışken babamın da bizi bırakması bütün dünyamı yıkmıştı. Anlam vermek zordu ama canı veren Allah, canımızı alan da Allah. Bir gün gideceğimiz yere annemden sonra babam da göç etmişti.

İşte o gün, bugün... Ben kör oldum. Bir insanın sesini özlemek, duymak nedir bilir misiniz? Yaşamış acılara bir yenisi daha eklendi. Hiç unutmadığım bir gün... Hala gözlerimin önünde ve gitmiyor.

 

 
Toplam blog
: 14
: 986
Kayıt tarihi
: 06.08.13
 
 

1988 İstanbul'un küçük bir semtinde doğdum. Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik b..