Sokak Meselesi

Uzun aralıklarla İstanbul boğazında bazen meydana gelen tanker kazalarına benzetilerek koronavirüs´ten kurtulacağımıza inananlar bile var. ´79 yılında Kadıköy önlerinde yanan tanker faciası dışında yaşanmış olan tanker kazalarının tümünde ´faciadan dönüldü, Allah kurtardı´ haberleriyle basında yer buldu.

Gün gün koronavirüs´ten ölenlerin sayısı artmakta ve vatandaş kendi isteği doğrultusunda sokağa çıkmamakta ve yetkililerden evden çıkmamaktan doğacak ekonomik zorluklar için çözüm beklemektedir.

Yetkililer eğer bu beklentileri kulakardı eder ve tıpkı tanker örneğinde olduğu gibi ´koronavirrüsü atlatırız´ beklentisi içine girerse ülke olarak telafisi mümkün olamayacak sonuçlar doğurabilir.

Yetkililer ciddi anlamda sokağa çıkmama kararı almalı ve vatandaşa tüm ekonomik yardımları gerçekleştirmelidir.

Olağanüstü hallerde kullanılmak üzere fonda bulunan miktarın tümü seçim harcamalarında kullanıldığı için (tabi bütün partilere AKP/CHP/HDP/MHP/İP) devletin kasasından bu fon sıfırlanmış ve dolayisiyle olası vatandaşa ekonomik yardım sınırlı yapılabilmekte, sokağa çıkma yasağı uygulandığında vatandaşa yapılması gereken yardım için kaynak arama zorunluluğu ortaya çıkacaktır.

Bütün siyasi parti liderleri bu kaynağı bulmak zorundadır. Her partinin zengin işadamı üyeleri var. Tek tek zenginlerin kapılarını çalarak fonda bulunması gereken miktar kadar nakit toplamalı ve vatandaşın koronavirüs nedeniyle ekonomik kayıpları karşılanmalıdır.

Sıkı bir onbeş gün sokağa çıkmama durumunda ölümlerin son bulacağı ve koronavirüsten ülkenin kurtulacağına inanıyorum. Eğer sokağa çıkmama kararı alınmazsa virüs tablosu durmayacaktır.

Bilim insanları da benzer şeyler söylemekte ve ülke olarak bu öldürücü virüsten az ölümle kurtulabilmemiz için sokağa çıkma yasağının getirilmesini istemektedir.

Sakın ola ki hiç bir siyasi parti bu virüsten kendilerine siyasi rant elde etmeyi akıllarından bile geçirmesinler, aksi halde seçmenin tokatı çok ağır olur.