Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '17

 
Kategori
Futbol
 

Son yirmi dakika

Aykut Kocaman’ın maçtan önce “çok düşündüm ama yeniler yerine birbirleriyle oynamaya alışık oyuncularla başlamaya karar verdim” açıklaması, eğer ki o birbirleriyle oynamaya alışık adamlar en azından vasat bir performansa sahip olsa anlaşılabilirdi. Fakat Topal, DeSouza, Alper üçgeni sadece Göztepe ve Vardar maçlarında değil neredeyse iki senedir hiçbir varlık gösteremedi ve Robin Van Persi uzun zamandır kontağı kapatmış vaziyette. Üstüne üstlük son doksan dakikada DeSouza kariyerinin en kötü performanslarından birini sergileyip bir de kırmızı kart gördüğü, Topal da maçın olumsuz anlamda kahramanı olduğu için ekstra moralsizdi. Bu koşullar altında sahaya sürülen on bir sürekli aynı şeyi yapıp farklı bir sonuç beklemekten farksız olup sadece futbola değil akla, mantığa ve hatta pozitif bilime aykırıydı.

Nitekim ceza, daha beşinci dakikada kesildi ve onda sonra da galibiyete yakın olan taraf hep bordo mavililer oldu; ta ki Fenerbahçe’de bir farklılık olana, Juliano ve Soldado oyuna girene kadar. Bu ikili oyuna girdikten sonra bir anda pasların hem sayısı, hem yüzdesi hem de hızı arttı. Fenerbahçe rakip yarı alana daha hızlı ve etkili gitmeye, daha çok gol pozisyonu bulmaya başladı.

Aykut Kocaman’ın Vardar maçından sonra olduğu gibi dün de maçtan sonra “enteresan bir dönem” gibi kötü sonuçları şanssızlığa bağlamaya dönük açıklamaları hoş ve sağlıklı sözler değil. Fenerbahçe için ortada çok net bir görüntü var: savunmada kalite düşük ve orta sahada ile santraforda revizyon şart. Burada kabahatin büyüğü "Mayıs'a kadar transferi tamamlayacağız" diyen ama bugün hâlâ bir stoper ve sol bek alamamış olan yönetimde ama Aykut Kocaman'ın da elindeki olanakları en iyi şekilde kullanması gerek. Bunu yapmayarak Kocaman Fenerbahçe’ye geliş amacı ile çelişiyor zira Fenerbahçe taraftarı iki sezondur devam eden kısırlıktan ziyadesiyle sıkılmış durumda.

Sezonun ikinci maçında da galibiyet alamamak Fenerbahçe için hayal kırıklığı olsa da dünkü maçın son yirmi dakikası umut verdi. Nitekim Fenerbahçe bu sene ligde ve Avrupa’da iddialı olacaksa bu Ozan- DeSouza, Topal ve Van Persi ile değil Juliano ve Soldado’nun beklentileri karşılayıp çok kısa zamanda form tutması, Valbuena’nın düşmemesi ve Mehmet Ekici’nin de bir an önce kadroya dâhil olması; kısaca dünkü son yirmi dakikanın daha da geliştirilerek tüm sezona yayılması ile olacak.

Aykut Kocaman’ın maçtan sonra yapığı “ısrar edeceğim” açıklaması da takımı adına endişe verici. Zira Kocaman alınan kötü sonuçlardan artık gerekli dersleri çıkarmış ve takımın en iyi halini görmüş olmalı. Perşembe günü Fenerbahçe için sadece tur anlamında değil, kötü gidişe son verme adına da çok kritik bir maç var. O gün Juliano sahada olamayacak ama Vardar karşısına tüm ego ve faydasız ısrarlar bir kenara bırakılıp tek ön libero ve dünkü maçın son yirmi dakikasındaki anlayışla çıkılmalı.

Trabzonspor

Bordo mavililer için en büyük şans Aykut Kocaman’ın sahaya sürdüğü on bir, en büyük şanssızlık da Burak’ın maçın başında sakatlanması oldu. Zira Burak sahada kaldığı her dakikada Fenerbahçe savunması için hem somut hem de psikolojik anlamda sorun yaratıyordu.

Maçın hemen başında öne geçmek, Fenerbahçe karşısında uzun yıllardır süregelen galibiyet hasretini dindirmek için ne kadar umut olduysa, ilk yarının son dakikasındaki gol de bu umutları o denli baltaladı. İkinci yarıda yine Fenerbahçe savunmasının Noyştadler ile başlayıp Volkan ile sona eren hatalar zinciri sonucu öne geçildi ama sarı lacivertlilerin son yirmi dakikadaki etkili oyununa karşı koyulamadı.

Aslında Ersun Yanal’ın Fenerbahçe’yi kontra atakla vurma planına sahip ve Bongonda’yı hamle oyuncusu olarak tutan on biri yanlış değildi ama Yusuf’un beklenenden uzak formu ile Yanal’ın iki kez öne geçtiği maçta skoru korumaya dönük müdahalelerde eksik kalması üç puanın yine başka bir bahara kalmasına neden oldu.

Fakat genel anlamda Trabzonspor bu sezon iyi. Geçtiğimiz senelerin aksine bordo mavililerin kalitesi ve takım içi uyum seviyesi daha yüksek. Bu nedenle Ersun Yanal’ın öğrencilerinin sezon boyunca mücadelesi üst sıralar için olacak gibi görünüyor.

can.nizamoglu@gmail.com   

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..