Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Şubat '13

 
Kategori
Spor
 

Spor kültürü = Skor kültürü

Spor kültürü = Skor kültürü
 

Spor evrensel kültürün bir parçası, dünyada dili, ırkı, dini farklı insanları birleştiren önemli bir vasıtadır. Dünya barışına katkı sağlayan bir etkinliktir, diyebileceğimiz gibi çağımız sporunu; fiziksel faydalarının yanı sıra insanların ruhsal sağlığını da olumlu yönde etkilemek, sosyal ve moral kazançlar sağlamak amacı ile yapılan hareketler topluluğu olarak da tanımlayabiliriz. Görüldüğü gibi sporun belirli sözcükle kalıplaşmış klâsik bir tanımı yoktur.Sporun getirdiği farklı sorunlara ait bilimsel bulgu, tartışma ve metodların oluşturduğu alana SPOR BİLİMİ diyoruz.

Dünyanın ortak dillerinden birsi de spordur. aynı dili konuşmakta,aynı duyguları km'lerce ötelerdeki insanlarla paylaştığımız sosyal bir oldu. Bizi dünyayla tanıştırır ve kaynaştırır. Farklılıkları, benzerlikleri ,üstünlükleri ya da zayıflıkları kıyaslamayı sağlar.buradan yola çıkarak kendi ülkemizi ve dünydaki spor anlayışını karşılatıralım. Bunu yaptığımızda tabiki iyi sonuçlar çıkmıyor. Yıllardır bir spor kültürünü tam anlamıyla elde edememiş bir ülkeyiz ne yazık ki. Spor, devlet yaalarında yazılı bir halde kalmış, okullarda 2 saat ile sınırlandırılmış, televizyonlarda ise futbol ile yaşamını sürdüren bir spor anlayışımız var. Futbol statları müsabakalarda dolup taşarken, bir yüzme şampiyonası, voleybol maçları ya da atletizim pistlerinde kimsecikler yok. Popüler spor olarak adlandırılan ve insanlara sunulan kocaman bir pasta var, herkes ona saldırmış. Saatlerce süren futbol programları, spor haberleri,yapılan sportih aktiviteler hep futbola dayalı, bu nedenle gölgede kalan bir çok branş oluyor. Toplum zorla futbola kaydırılıyor sanki ve önü alınamayan bir gidişat var ortada.İnsanlar sporun nasıl yapıldığı, izlerken ya da spor yaparken ne hissettiklerinden yok sonuç odaklı bir bakış açısı geliştirmişler. Bir basketbol maçında oynanan keyifli ve rakabetli bir maç yerine, gergin, fiziksel olarka sert bir oyun ve kesinlikle galibet alınması istenen bir müsabaka seyretmeyi arzu ediyor.

Geçen aylarda Spor Akademisindeki yüksek lisans dersimize Avusturalyalı bir Tenis Antrenörü konuk olarak gelmiştir. Türkiyedeki spor kültürü ile ilgili konuştuk. Bize Avusturalyadaki spor anlayışından bahsetti. Halkın sporda nasıl etkin bir halde olduğu ve gelişimin nasıl devam ettiğini. Bu gelişimin ana merkezi okullarda başlaması, ülkemizde haftanın 2 saatine sığdırılan beden eğitimi dersleri, Avusturalyada haftanın hergünü hem teorik hem de pratik derslerle sürüyor.spor bilincini aşılayacak bir müfredat , bunu özümsetecek öğretmenler  ve uygulamayı destekleyen,denetleyen okul yöneticileri var. Tabiki en önemli etkenlerden bir diğeri'' AİLE'', sporun çocukların hayatna neler katacağını ve bunu avantaja dönüştürecek bilginin sahibi onlar. Okullarda var olan bu bilnce halkta bir o kadar sahip, adeta bir spor şehri olduğundan bahsediyor ve senelerdir bu düzen böyle ve gelişmekte.Bizim ülkemizde henüz spor yapılacak alanlar düzenleniyor, spor aletleri yerleştiriliyor ve bunları kulanma bilincine sahip çok az insanımız var.Spor salonlarımız son yıllarda dahada arttırıldı ve halka açıldı.İnsanları spora çkmek adına yerel yönetimlerce ya da özel şirketlerce hazırlanan bir çok ativite yapılmakta. Diğer ülkelerin yıllardır sürüdükleri bu sistem bizde tam anlamıyla sisteme oturmadı bile, ama geliştiriyoruz.

Spor kalkınmak ,gelişmek ilerlemek adına çok öenmli bir oldu.Burada konuştuklarımız bu pastanın en büyük kısmıydı yani temeliydi. Bir gün SKORUN olmadığı, spor KÜLTÜRÜNÜN olduğu bir toplum hayal ediyorum. Belki ozaman her şey bizim için, spor için daha güzel olacak.

 
Toplam blog
: 12
: 806
Kayıt tarihi
: 14.12.12
 
 

Spor bilimleri üzerine çalışmalar yapmakta ve yapılan organizsyonlara katılmaktayım ve yakından t..