Şu malum mesele

3 Temmuz gününden bu yana Beşiktaş camiasından ses çıkmıyor. Sadece ilk gün çarşının "kupayı hemen iade edin, aklanmadan gelmeyin" özetli manifestosu dışında ses yok...
Nedir bu işin aslı?

Seba'nın "yiyen"i ve Tüpçüzade'nin kankası, ikisi bir olup bu işe girişmişler midir? Yoksa baştan aşağı suça bulanmış, bir camianın taraftarlarının önüne "sus payı" olarak atılmışlar mıdır?

Biri birşey söylesin artık...

Desinler ki biz sus payı olarak, patırtı yapan güruhun önüne atıldık.
Veya yine birisi çıkıp desin ki, Tüpçüzade döneminde şu şu şu kişiler bu işe teşebbüs edip, adımızın lekelenmesine sebep olmuşlardır; biz bu kupayı iade ediyoruz!

Neyse ne...

Biri çıkıp birşey söylesin artık! Teşebbüs dahi edilmişse bizim için yeteri kadar siyahtır; kapkaradır bu iş. Malumunuz teşebbüs bile bizim için lekeden ötedir, zira bu camia bırakın şike yapmayı, şikeyi önlemeyi becerebilseydi, bugün uzaktan kıs kıs gülenlerin formalarındaki yıldızların adresi değişirdi!
Saygılarımla...