Suç kimde (Bir tarafta kalekol diğer tarafta yol kesen, kimlik soran PKK birlikleri)

Az evvel mesaj kutuma düşen bir haberin içeriğinden bir bölümü aktarıyorum;

“BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, çözüm sürecinde karakol yapımlarına tepki göstererek, "Çözüm süreci ve barış deyip bunun imkânlarını yaratmaya çalışıyoruz, ama ha bire karakol kuruluyor. Akşam benim kaldığım evde gösteriyorlar.

Şu tepe Kalekol, bu tepe Kalekol, şurası Kalekol. Ya böyle bir şey olabilir mi? Evinin balkonunda oturuyorsun, üç taraftan üç tane Kalekol görüyorsun.

İçtiğin çay zıkkım olup boğazına düğümleniyor yani. Kim savaş istiyor o zaman?" dedi…

***

Şimdi bir fıkra anlatacağım ramazan pidesi tadında;

“Bir fırıncı tereyağını 3 er kiloluk paketler halinde yakınındaki bir çiftlikten alıyordu.

Bir gün aldığı 3 er kiloluk paketi hafif buldu. Bundan sonra aldığı tereyağlarını tartmaya başladı.

Tereyağılar her gün biraz daha hafifliyordu.

Fırıncı sonunda dayanamadı çok kızdı ve dava açtı. İş yargıya taşındığı için mahkeme her ikisini de çağırdı. Hâkimin karşılarına çıktılar.

Hâkim çiftçiye; senin terazin ya da kiloların yok mu? Diye sordu…

Çiftçi var hâkim bey ama gerek yok, diye yanıt verdi.

Hâkim şaşırdı tabi neden diye sordu?

Çiftçi gayet sakin;

“Efendim fırıncı benden tereyağı aldığı sürece bende ondan toplam 3 kiloluk ekmek alıyorum.

Terazimin bir köşesine ondan aldığım üç kiloluk ekmekleri koyuyorum öyle tartıyorum.

‘Eğer tereyağı noksan gelmişse o benim hatam değil onun hatasıdır’ suçlamaları kabul etmiyorum…”

***

Hadi gelin şimdi olaylara sağlıklı tarafsız objektif gözlerle bakarak;

Terazinin bir kefesine;

Diyarbakır da sağda solda devam eden Kürt oluşumlarını koyun, yanına da denetleme birliklerini yol kesen teröristleri;

Diğer kefesine de Kalekolları koyalım…

İmralı’dan devletle alay edercesine haberler geliyor Kandil den akla hayale sığmayacak tehditler…

Yanı başımız da Kürt oluşumların ve Kürt Birliklerinin kuşattığı sınır komşularımız var…

Kuzey Irak da giderek büyüyen ve dış odaklardan silah ve mali yardım alan PKK terör örgütü var…

Sınırlarımızda neredeyse tamamı PKK ya haraç veren “kaçakçılar” var…

Buna karşılık; Barış süreci çözüm süreci anladık da hala ortada ele avuca sığacak bir tek olumlu yaklaşım yok…

Silah bırakıldı mı; hayır bu ülke topraklarından toprak talebinden vazgeçildi mi; hayır, birlikte yaşama isteğiniz var mı; hayır…

***

Siz Kalekolları görüp çay içemiyorsunuz, boğazınıza düğümleniyormuş; çok haklısınız keşke rahat rahat çay içebilseydiniz. 

Ama unuttuğunuz bir şey daha var;

“Bu kalekollardaki askerlerde sokaklarda serbestçe fink atan yol kesen kimlik soran adam kaçıran ama iktidarın dayatması ile önlerinden ellerini kollarını sallayarak geçen dağlara çıkan PKK teröristlerinin gözünde şehit olan arkadaşlarını gazi olan kolundan bacağından gözünden olan arkadaşlarını görüyorlar ve yutkunuyorlar…”

***

Şimdi kendi kendinize sorun suç kimde diye…

Aklımdayken yazayım fıkrada adı geçen olay da “fırıncı” suçlu bulunmuş çiftçiye tazminat ödemeye mahkûm olmuştur…

Yani şimdi adaletin tecelli zamanıdır…

İyi akşamlar güzel iftarlar efendim…

Erdoğan ÖZGENÇ