Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Aralık '10

 
Kategori
Siyaset
 

Tansu Çiller ve DP için son viraj!

Tansu Çiller ve DP için son viraj!
 

Çiller ve DP için son viraja girildi.


Sen! Oylarınla iktidara taşıdığın DP, 27 Mayıs'ta cuntacılar tarafından indirilirken sessiz kaldın. Sineye çektin. 

Sen! Menderes, Zorlu ve Polatkan, darağacına götürülürken sessiz kaldın. Sineye çektin. 

Sen! 12 Mart'ta muhtıra yedin! Sineye çektin. 

Sen! 12 Eylül'de hapse tıkıldın, işkence gördün, siyasetten men edildin! Sineye çektin! 

Sen! 28 Şubat'ta partin paramparça oldu, liderin dört koldan saldırıya maruz kaldı. Sustun! Sineye çektin! 

Sen! Partin 2002'de 130 bin oyla baraj altı kaldı. Yargıtay'ın uyarılarına, Anayasa ihlallerine, açık haklarına rağmen hakların peşinden gitmedin. Sineye çektin! 

Sen! Küçük partiler hazine yardımından oyları oranında yararlanmak için çaba gösterdi, Anayasa Mahkemesi'ne, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuranlar oldu. Sen kılını kıpırdatmadın. Sineye çektin. 

Sen! Merkez sağ tam birleşecekken ve inanılmaz bir sinerji doğmuşken birleşemez oldu. Neden birleşemediğini, ne olduğunu sormadın! Sineye çektin! 

Sen! Gencecik, vizyonu olan bir liderin vardı, Beyaz Yürüyüş diye yollara düştü, imkansızlıklarla savaştı, destek olmadın, aksine ihraç edilirken sessiz kaldın. Sineye çektin! 

Sen! Demokrasinin yıldızları afişinde Menderes ve Özal'ın yanına senin liderlerin değil, Milli Görüş'ten gelen başbakan girdi. İtiraz edemedin. Sineye çektin! 

Sen! Gün, kadercilik oynama, hayırlısı! deme günü değil! Bu, son şansındır. Uçuruma yuvarlanmadan önceki son virajındır. 

Önce Sen 1000'i aşkın DP delegesi! 

15 Ocak'ta divan başkanlığına vereceğiniz bir dilekçe bu işi çözer. Tansu Çiller'i aday olmasa bile o gün adaylığa davet etmeye var mısın? 

Ve Sen Tansu Çiller! 

2002'de DYP Genel Başkanlığı'nı bırakırken "Son nefesime kadar taşıyacağım en büyük onur, bu büyük davanın genel başkanlığını, bu büyük ülkenin başbakanlığını yapmaktır" demiştin. O halde bu davaya ve bu ülkeye son bir borcun kalmıştır. "Gel, onlarca yıl siyasette kal" demiyoruz, "90'lara geri dön" demiyoruz, "eski hatalarını yap" demiyoruz! Şakşakçılık yapmıyoruz! "Değişerek gel, eleştirileri göğüsleyerek gel, herkesi kucaklayarak gel, siyaseti değiştirerek ve geliştirerek gel, gençlerin, demokratların önünü açarak gel..." diyoruz!  

Var mısın? 

Ve diyoruz ki: 

Dostum! Artık sineye çekme! Artık susma! Artık önüne konulanı kader deyip kabullenme!  

Tek isteğimiz, baskıların, gerginliğin, sen benin olmadığı şeffaf ve temiz bir demokrasidir. 2011 yepyeni sürprizlerle, tazecik umutlarla umarım hepimize hayırlı olsun! 

Bir DoST! 

 
Toplam blog
: 78
: 1198
Kayıt tarihi
: 12.10.10
 
 

Alice'in harikalar diyarındaki cennet bahçesinden sesleniyorum sizlere. Burada önyargı, olur olma..