Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '08

 
Kategori
Tarih
 

Tarih, tek anahtar/aidiyet (2)

Tarih, tek anahtar/aidiyet (2)
 

Doğal olarak kimliklerin araştırılmasında olayları sadece kronolojik bir sırada vermekten çok, onları yorumlayan, seçilmiş vakalara anlamlar yüklemek suretiyle, bugünkü durumumuzu aydınlatan bir anahtara ihtiyacımız vardır. Bugünü ve geleceği anlamak için elimizde olan ve başvurmamızı bekleyen tarih, hayatın geçmişteki tüm kapılarını açması muhtemel olan bu açkı, Oral Sander’in deyimiyle, tek anahtarımızdır. 4

Lucien Goldmann tek anahtarımız olan tarihin, olaylarda özgül ve özel olan şeyin elden geldiğince kesin ve apaçık bilgisine yönelmesi gerektiğini, bu yönelişte hiçbir bireysel ya da toplumsal çıkarın, hiçbir pratik yararın söz konusu olmaması gerektiğini belirtmektedir. 5

Tarihin yaşamın yararına olduğunu söyleyen Nietzsche ise, her insanın, her ulusun amaçlarına, güçlerine, belirtimlerine göre geçmişin kesin bilgisine ihtiyaç duyduğunu, bunun içinse bir yandan anıtçı, diğer yandan eskiye düşkün, öte yandan da eleştirici bir tarihe gereksinme olduğunu ifade etmektedir. 6

Bottomore’un7 tarih tanımı daha sadedir. Ona göre tarihin konusu, kişilerle kitlesel toplum güçleri arasındaki etkileşimdir. Dolayısıyla tarihçilerin bu anlamda geçmişi ve bugünü ele alarak yaptıkları çalışma, bu etkileşimi bazen yorumlamak suretiyle, kronolojik olarak gelecek kuşaklara aktarma işidir.

Heredot’u bir tarihçi olarak aldığımızda tarihin, siyaset bilimine yakınlaştığı görülmekte, akıl yürütme öykü anlatımına baskın çıkmakta, kişilikler yerini ilkelere bırakmakta, bu arada tarihçi ise çözümlemeciye (analiste) dönüşmektedir.8

Bu görünümüyle Heredot, destan yazarı ile gezgin antropoloğun bir karışımı iken, daha çok klinik psikolojiye ve trajedi yazarlığına yakın olan Thukydides’in tarih konusundaki düşünceleri bütünüyle toplumların birbirleriyle yaptıkları savaşla özdeşleşmiştir. Dolayısıyla ona göre, kendi istenciyle kendini yok etmenin, zihinsel ve estetik bir yaratıcılık çağının siyasal bir hiç uğruna kendi dehasını yıkıcı bir biçimde harcamasının nedenleri konusunda derin bir düşünce içerisinde bıraktığı 9 insanların oluşturduğu toplumun ya da toplumların bu konudaki ilişkilerinin yazılması, fazlasıyla trajik olmasına rağmen, tarihtir.

St. Augustinus’a göre tarih, gök devleti ile yer devletinin (İnsanın beden yanıyla ruh yanının) çatışmasının kronolojik olarak kaleme alınmasından oluşmaktadır.¹°

Bertrand Russel, “Bilimde geleceği belirleyen geçmiştir. Geçmişi belirleyen gelecek değildir”¹¹ ifadesiyle, geleceği kurmada insanın elindeki en büyük ve önemli anahtar olan tarih ve bilime atıfta bulunmaktadır.

Dolayısıyla, ne olduğumuzu bulabilmek istiyorsak, geçmişte ne olduğumuzu bilmemiz gerekir. Şimdiki bütün ilişkiler ya da şimdiki toplumsal yapı daha önceki ilişkilerin ya da toplumsal yapıların gerekli bir sonucudur. Tarihsel şekiller, tarihsel dereceler ya da geçmiş yaşama tarzları donmuş kalıplar, hareketsiz şekiller değillerdir. Her devir bir sonraki devirlerin nedenlerini taşır. Geçmiş zamanların birikimiyle şimdiki yaşantımız arasında kurulacak ilişki Ergun Doğan’a¹² göre davranışlarımızdaki şartlanmayı belirler.

Gökberk içinde bulunduğu ve insanın eylemlerinden oluşan bir süreci gösteren tarih sözcüğünü, bu sürecin öyküsü, bilgisi, bilimi olarak açıklamaktadır. Ona göre, bir bilim olarak tarihin istediği, konusunu, başka bir anlatımla olaylar dizisini, insanın dünyasındaki –kültüründeki- değişmeler sürecini doğru olarak kavramaktır. Yine ona göre tarihte her olay, her an, bir kez olur, yinelenemez.¹³

Kaynaklar/alıntılar:
4Sander, Oral. Siyasi Tarih-İlk Çağlardan 1918’e. İmge Kitabevi, Ankara, Mart 1994, s. 19.
5Goldman, Lucien. İnsan Bilimleri ve Felsefe. Çeviri: A. Timuçin, F. Aynuksa. Kavram Yayınları, Hilal Matbaacılık, İstanbul Mart 1977, s. 14.
6Nietzsche, Fiedrich. Tarih Üstüne. Çeviri; İ. Zeki Eyüboğlu. Oluş Yayınları, İstanbul, 1965, s. 36.
7Bottomore, T. B. Toplum Bilim. Çeviri: Ünsal Özkay, Doğan yayınevi, Mart 1977, s. 76.
8Lipson, Leslie. Demokratik Uygarlık. Çeviri: Haldun Günalp, Türker Alkan. Türkiye İş Bankası Kültür yayınları, Ankara, 1984, s. 17.
9 Age., s. 19.
¹°Şenel, Alaeddin. Siyasal Düşünceler Tarihi. Teori Yayınları, Ankara, Kasım 1996, s. 312.
¹¹Russel, Bertnard. Bilimin Toplum Üzerine Etkileri. Çeviri: Erol Esençay, Özgün Yayınları, İstanbul, Eylül 1976, s. 18.
¹²Ergun, Doğan. Sosyoloji ve Tarih. Yar yayınları, İstanbul, Nisan 1973, s. 19.
¹³Gökberk, Macit. Değişen Dünya, Değişen Dil. Çağdaş yayınları. İstanbul, Şubat 1980, s. 54.

 
Toplam blog
: 340
: 1591
Kayıt tarihi
: 10.03.08
 
 

Basınla ilgili bir kuruluşda çalışmaktayım. Uzun yıllar basınla ilgili konularda danışmanlık yapt..