Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Nisan '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Tekirdağ Rakısı ve Edirne yapımı tütsülü sığır dili...

Tekirdağ Rakısı ve Edirne yapımı tütsülü sığır dili...
 

Tekirdağ’ın nesi meşhur diye sorduklarında; köftesi, rakısı derdik eskiden... İstenirse gazete kâğıtlarına sardığımız yetmişlikleri işimiz olsun diye götürürdük...

Yaşayanlar bilir ne çileli iştir o!

Aklın hep çantadaki şişelerde olur, kırılacaklar diye aklın çıkar...

Askerde bir komutanına götürüyorsan, ya nizamiyede yakalanırsan ne diyeceksin?

Tekirdağ rakısı” istediler deyince bakkalın ruh hali bile değişirdi...

En bilmiş halini takınırdı adam, gözlüklerini takar, ayakkabılarını çıkartıp tezgâhın üzerine çıkar, şişeleri incelemeye başlar, aklındaki seri numarasını bulmak için çabalardı...

Hakikaten seri numarasından ayrılır mıydı rakı, hala bilmem!

Gönül rahatlığı ile götürür sorana “hakiki Tekirdağ” derdik...

Beğenilirdi, götürdüğümüz teşekkür eder, işimizi hallederdi!

Laf aramızda bir nevi rüşvetti rakı...

Adı konmamıştı!

Bu yaşıma kadar “Tekirdağlıyım” deyince köfte isteyene denk gelmedim...

Cevat Şakir’den öğrendim ki; daha önce Tekirdağ’ın kazları meşhurmuş!

Kitaplar da olmasa haberimiz olmayacak!

Küçük kafesler yapılırmış kazlar için, yağlansın diye hapis edilirmiş hayvan... İstanbul’dan gelirlermiş almak için, kefesi ile götürürlermiş!

Köyde kaz etinden yapılmış sarma yemişliğim var... On beş sene mi oldu, yirmi mi bilmem! Tadı damağımda hala...

Selim İleri bir yazısında eski mutfakları anlatmış;

“Evlerde kiler ikiye ayrılıyor; Birine “ince kiler” deniyor... İnce kilerde evin beyi için Kalamata zeytini, havyar, balık yumurtası, Edirne yapımı tütsülü sığır dili, halis Kayseri pastırması, sucuklar, tarama, Felemenk peyniri, kutu sardalyesi...”

Yazıyı okuyunca buzdolabına kaydı gözüm, şimdi ince kiler de, kalın kiler de o...

Zenginlikmiş velhasıl...

Felemenk peynirini ilk defa duydum... Gravyer peyniriymiş meğer...

Paraya kıyıp bir defa almışlığım var!

Bana sorarsanız tam yağlı koyun peynirinin yerini hayatta tutmaz!

Felemenk peynirini ilk defa duydum da, Edirne yapımı tütsülü sığır dilinden haberim var mı sanki?

Yok!

Kasaba gitsem... “Tütsülü sığır” diye girsem söze... Lafın sonunu getirebilir miyim acaba?

Gülerim yahu...

Kasap düşünsün dursun artık sığırın tütsülü neresi diye!

Haftada bir defa Edirne’ye yolum düşer düşmesine de bu tütsülü sığır dilini kime soracağız bilmem ki?

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..