Trabzonspor kabustan uyandı

Tarihinin en kötü ve mutsuz günlerini geçiren Trabzonspor’a hayat öpücüğü Cardozo’dan geldi. Ligin ikinci yarısında 6 maçta 1 galibiyet ve 5 mağlubiyet alan takım ligin son sırasında yer alan Mersin karşısında oldukça tutuk ve stresliydi. Haftalardır maç kazanamama takım üzerinde korku ve güvensizlik yaratmış.

İlk yarı her iki takım içinde dengeli geçti. Mersin takımı ilerideki hızlı adamları Tita ve Nakoulma ile etkili olmaya çalışırken defansta oynayan Mitroviç ve Sadiku maç boyunca etkili ve hatasıza yakın oynadılar. Trabzonspor orta saha oyuncuları Aytaç, Okay, Sefa ve Erkan Cardozo’ya yardımcı olmada çok etkisiz kaldılar. Özellikle Erkan çok top kaybı yaptı. Trabzonspor orta sahasının pozisyon almada sıkıntıları var. Sadece topun peşinden koşarak ve adam kovalayarak top kapmalarının mümkün olmadığı görülüyor. Takım ve alan savunması yapamıyorlar. Rakipler çok rahat pas yapıyor ve defansın arkasına çok rahat iniyor. Orta saha ve kanat oyuncuları rakibi kovalamıyor. Sanki takım ilk kez birbiriyle oynuyormuş gibi bir hava estiriyor. Savunmada görev yapan futbolcular rakibe şans tanımazken özellikle Akakpo gittikçe yükselen formu ile formayı bırakmayacak gibi gözüküyor. Cavanda ile birlikte sahanın en iyisiydi. Havadan ve yerden gelen toplarda etkili müdahelelerde bulundu.

İkinci devrenin başında birazda şans ile gelen gol Ümit hoca’nın planlarını altüst etti. Muhtemelen golün gecikmesi takımının hızlı hücum oyuncularına açık alan ve şanslar getireceğini hesaplamıştır. Fakat o dakikada gelen gol Trabzonspor’u daha dengeli ve biraz da uzun zamandır kazanamanın getirdiği korku ile defansif oynamaya yöneltti. Marko Marin geldiği günden beri en istekli ve etkili maçlarından birini oynadı. Fakat saha içinde kendine ayak uyduracak adam bulamadı. Sefa ve Erkan haftalardır bu takımın en etkisiz adamları olmalarına rağmen Hami hoca onlara sabretmeye devam ediyor. Aslında bugün iki takım açısından da iyi oyun değil kazanılması gereken bir maçtı. Mersin takımı beklentilerin çok altında ve etkisiz oynadı. Bu galibiyet ile Hami hocanında üzerindeki kazanamama stresinin kalktığını ve oyuncu tercihlerinin daha farklı olacağını sanıyorum.

Son söz şehire ve taraftara; Trabzon şehri bu takımı terk etmiş gibi gözüküyor. Yönetimin tüm gayretlerine ve ucuz bilete rağmen trübünler sadece 8900 taraftar geldi. Bu durumun futbol şehri olan Trabzon için acı bir tablo olduğunu düşünüyorum. 80 ve 90’lı yıllarda buraya gelen takımların ayakları titrerdi. Ama şimdilerde sahadaki oyuncu grubu ile trübündeki taraftar grubunda o ruhtan eser kalmamış. Bu maç ile birlikte yönetimin zaman kaybetmeden acilen gelecek planlarını devreye sokması lazım.