Türk tipi başkanlık

Ak Parti olağanüstü  kongresini yaptı.

Yeni kabine görev verilen Binali Yıldırım tarafından oluşturulacak.

Kongrede açıkladığı öncelikler arasında Türkiye’nin başkanlık sistemine götürülme hedefi var.

Ak Parti düzenli bir şekilde bu hedefe kilitlenmişken CHP’de dokunulmazlık krizi yaşanıyor.

Bu noktada yapılan zikzaklara siyasi çevrelerde değerlendirmeler yapılıyor.

HDP anayasa mahkemesine gitmek için CHP’li vekillerden  demokrasi  adına  yardım istiyor, CHP HDP’ye yardım edecek CHP milletvekilleri ihraçla tehdit ediyor.

14 sene ülkeyi yöneten parti saat gibi çalışırken CHP allak bullak.

Bana göre lider meselesi.

Kemal Kılıçdaroğlu sözün muvazenesini bozarak başarı sağlayamaz.

Partide birliğin temeli seçim başarısı yakalamaktır.

Seçim başarısı yakalamadan CHP de sular durulmaz.

Eğer dokunulmazlık referanduma gitseydi bir yenilgiyi daha hanesine yazacaktı CHP.

Çark etti, anayasa değişikliği geçti meclisten.

Geçti ama bir başka süreç CHP’nin karşına dikildi.

Türk Tipi Başkanlık…

Napacak şimdi CHP?

Bu büyük soru işaretinde yine mağlubiyet kokusu var…

Yapılan anketlerde Ak Parti almış başını gidiyor.

Öyle veya böyle istikrar Ak Partiyi milletin gözünde yükselen bir trende sokuyor.

O kadar ki muhalefet kanadında bölünmeler yaratacak düzeyde…

Hele baskın bir referandumla  anayasa başkanlık yolunu açarsa Türk siyaseti yeni bir evreye girecek.

Siyaset sahnesinde iki parti mücadele edecek ama bu iki parti kim olacak?

CHP bölünmenin eşiğinde. MHP keza öyle. Zar zor ayakta duruyor.

Bana göre bu dalgalanmalardan Ak Parti güçlenerek ve istediklerini elde ederek çıkacak.

Bölünen muhalefetten güçlü bir siyasi kanat yaratılabilirse sitem iki partiye indirgenecek ve bundan sonra batıda olduğu gibi iki güçlü parti ile yarışacak…

Bu iki patinin biri kesin Ak Parti.

Diğeri hangi parti ve lideri kim?

Biz bu sorunun cevabını ararken Türk tipi başkanlık menusu önümüze gelecek.

Darbe yasalarından gücünü alan parlamenter sitem parçalı ve çatışma öneren bir yapı.

Demokrasimiz gelişmediyse bunda o sitemin dayandığı anayasanın da rolü var.

Kuvvetler ayrılığı ilkesini içinde barındıran ve herkesin hesap verdiği bir sitem Tük Tipi Başkanlıkla sağlanabilir mi?

Açıkçası emin değilim.

Umarlım ve bekleyelim ki her şey ülkemiz için daha güzel olsun…