- Kategori
- Dil Eğitimi
Türkçenin Matematiği
Bostancı, Türkçe konulu söyleşide
Türkçe kısa anlatımı seven matematiksel bir dildir. Konuşurken, yazarken matematik işlemleri yaparız.
Örneğin,
Üç yüz: 3.100 Bir çarpma işlemidir.
Yüz üç:100+3 Bir toplama işlemidir.
Üç yüz altı: (3.100)+6=306 çarpma ve toplama işlemi iç içe yer almıştır.
Sevmiyor değil. (- . - = + ) olumlu, seviyor
Seviyor değil. (+. - = -) olumsuz, sevmiyor
Türkçede düşünce matematikteki kümelerin işleyişine bağlı olarak gelişir, oluşur.
En büyük küme "metin-bölümce-tümce-sözcük" sıralamasına göre oluşur.
Örnek,
A . Dil bir uygarlık olayıdır. : en büyük küme
B . bir uygarlık olayı : alt küme
C . uygarlık olayı : alt küme
D . uygarlık : alt küme
E . olay : alt küme
Beş küme iç içe yer almış.
E(D(C(B(A kümeleri bir sonrakinin alt kümesidir. Tümevarım yöntemi
A)B)C)D)E kümeleri kendinden sonraki kümeleri kapsar. Tümdengelim yöntemi
Türkçede anlatım kümelerin iki matematiksel işlemiyle gösterilmeye çalışıldı.
Türkçe anlatımda Türkçe düşünmeyi sağlamak için metni temel araç olarak ele alıp dilimizdeki anlam ayrıntılarına inerken tümevarım, tümdengelim yöntemleri yerine göre öne çıkarıldı. Kümelerin sıralanmasında bunu görebiliyoruz.
En büyük küme olan "A" kümesi içinde yer alan "B, C" kümeleri bir belirtme öbeğidir. "B" kümesi önad tamlaması, "C" kümesiyse belirtisiz ad tamlamasıdır.
Sözcükler, kavramlar arası ilişkiler kurarak sözcük öbeklerini oluşturur. Burada ad soylu sözcükler bir yüklem olmaksızın doğrudan doğruya kendi aralarında ilişki kurar. Sözcüklerin bu tür ilişkilerinden belirtme öbeği adı verilen yargısız anlatımlar (sözce) doğar.
Belirtme öbekleri yargı bildirmez. Bu öbekler kavramları açıp genişleterek belli eder.
Bu belli ediş kimi kez
açıklama ya da belirtme:
masanın örtüsü,
kimi kez niteleme:
yeşil örtü,
kimikez de güçlendirme ya da pekiştirme
pek hızlı
biçiminde olur.
Kimi sözcük öbekleri yapısal yönden belirtme öbeği niteliği taşımaz.
Örneğin,
bağlaç öbeğinde öğelerden birinin, ötekinin anlamını etkilemesi söz
konusu değildir:
Hak ve kuvvet,
kılıçla kalkan gibidir.
Bu örnekte
“hak ve kuvvet” özne,
“kılıçla kalkan” da yüklem
görevindeki ilgeç öbeğinde “ad” öğesi işlevindedir.
İşte bu örneklerde görüldüğü gibi, öbeği oluşturan öğelerin
işlevce birleşmesi,
Dizgi
yalın sözcüklerin anlam bütünü oluşturması,
Takısız tamlama, önad tamlaması:
demir kapı, iyi adam;
Örgü
ekler aracılığıyla kurulan sözceler:
evin kapısının anahtarı,
deniz kıyısı;
İlgi
bağlaç, ilgeç adlı bağımsız birimlerin anlam bütünü oluşturması,
bağlaçlı :
Mavi ve Kara;
ilgeçli :
kuş kadar çocuk
Sözceler dizgi, örgü, ilgi yöntemleriyle gerçekleşmiştir.
Bu biçimsellik sözcük öbeklerinin -sözce- belirtme öbekleri arasında
ele alınmasını gerektirmektedir.
Türkçede belirtme öbekleri genellikle öğe sırasını belirleyen ana ilkeye göre oluşur.
Belirtme öbeğinde :
Yardımcı öğe (belirten, niteleyen) önce, temel öğe (belirtilen,
nitelenen) sonra gelir.
Ancak birkaç öbeğin oluşumu bu temel yapının dışına çıkar:
İlgeç öbeği :
bebek için,
San (unvan) öbeği:
İsmet Paşa
Örneklerde, “için” ilgeç, “paşa” unvan yardımcı öğe genel kurala aykırı olarak sonda yer almışlardır.
Bunlar devrik öbek olarak adlandırılır. Devrik anlatım sözdizimsel kurala aykırı olarak oluşur.
Örneğin,
örtüsü masanın,
Bakışsız bir kedi kara
Ece Ayhan
kedi kara vb.
Kimi belirtme öbeklerinin öğeleri ekle, kimilerininki eksiz birleşir.
İyelik öbeklerini oluşturan öğeler, genel olarak ekle birleşir.
Örneğin,
Türk dili, (belirtisiz ad tamlaması)
Orhan’ın çantası, (belirtili ad tamlaması)
benim silgim (adıl tamlaması) vb.
Belirtme öbeklerinde görülen ekli, eksiz birleşmeye bir başka örnek olarak
ilgeç öbekleri :
Örneğin,
kim ile / kimin ile,
bu kadar / bugüne kadar,
çocuk gibi / senin gibi vb.
Her belirtme öbeği bir bütündür; tek sözcük gibi işlem görür, yani
birbirinden koparılamaz.
Belirtme öbekleri ortak ve ayırt edici özelliklerine göre altı türdür:
BELİRTME ÖBEKLERİ
1.İYELİK ÖBEKLERİ
Ad tamlaması
Adıl tamlaması
2.NİTELEME ÖBEKLERİ
Önad tamlaması
San(unvan) öbeği
Sayı öbeği
Belirteç öbeği
3.ÇEKİM ÖBEKLERİ
Ad öbeği
İlgeç öbeği
Eylem öbeği
4. Bağlaç öbeği
5. Ünlem öbeği
6. İkileme öbeği
Kavram birim (sözcük) anlatımın en küçük birimidir. Tek başına anlamlı olan kavram birim, anlamı olmayan görev birim olmak üzere iki türdür. Kavram birimler tümce içindeki kullanımlarıyla gerçek kimliklerini ortaya koyar. Bunun için kavram birimleri incelerken düşünce birim olan tümceden yola çıkmamız gerekir.
Dil içinde kavram ya da görev birimi olarak sekiz tür sözcük ayırt edilir. Bu sekiz tür sözcük, dilbilgisi kaynaklarında “sözcük türleri” olarak adlandırılır.
Dilde kavram bildiren sözcüklerle nesne, biçim, olgu, durum ve devinimler dilde anlatım bulur. Sözcüklerin bazıları ise temel kavramı yansıtmazlar. Buna göre dilde sözcükler ikiye ayrılır:
. Kavram Bildiren Sözcükler
.. Ad
.. Önad
.. Belirteç
.. Adıl
.. Eylem
. Yardımcı Sözcükler
.. İlgeç
.. Bağlaç
.. Ünlem
Sözcük türlerini yaptıkları işlevlerden dolayı şöyle de adlandırabiliriz: *
Asıl sözcükler
.. Ad
.. Eylem
. Uydu Sözcükler
.. Önad
.. Belirteç
. Gölge Sözcükler
.. Adıl
.. Ünlem
. Söz Ulakları
.. İlgeç
.. Bağlaç
Dili oluşturma, adlandırma, matematiksel sadelik, imgelerle düşünme dilin gizil gücünü yakalama kuşkusuz bir süreç gerektiriyor. Dilin gücü konusunda “Ne denli üretim o denli dil.” diyor Ali Dündar. * *
* Sıddık Akbayır, Cümle ve Metin Bilgisi, Peyem Yayıncılık 5. Baskı
**(Ali Dündar,TDD,Ocak-Şubat 2012)