Türkiye' nin Enerji Potansiyeli

Akkuyu nükleer santralinin temelinin atılmasıyla beraber, nükleer enerjiye ihtiyacımız var mı sorusu daha yoğun tartışılmaya başlandı.

 

Akkuyu' dan sonra 2. nükleer santral de Sinop' ta yapılacak. 3. nükleer santralin de yer arayışları devam ediyor. Nükleer santral yapmakta kararlı olan hükümet, haliyle nükleer santralin ne kadar gerekli ve yararlı olduğunu savunuyor. Nükleer santrale karşı çıkanların ise 3 tane önemli argümanı bulunuyor:

1) Ülkemizde bulunan, özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelinin faaliyete geçirilmesiyle ihtiyaçlarımızın karşılanabileceği

2) Çernobil ve Fukuşima nükleer santrallerinde meydana gelen kazaların etkilerinin çok büyük ve ölümcül olması

3) Dünyada bile çözümü bulanamayan nükleer atık konusu

 

2014 yılında Türkiye' nin elektrik tüketimi 250 milyar kilowat/ saat olarak gerçekleşti. Kendi kaynaklarımız olan linyit, hidroelektrik, jeotermal, rüzgar, güneş ve biyoyakıt  potansiyelinin hayata geçirilmesiyle 750 milyar kilowatt/ saat elektrik üretilmesi mümkün. Ülkemizdeki enerji kaynaklarının potansiyelini ne kadarını kullandığımız işe aşağıdaki gibidir:

 

Hidroelektrik: % 41

Linyit  : % 41

Jeotermal  % 25 ( Kapasitenin tamamıyla 5 milyon konut ısıtılabilir.)

Biyoyakıt : % 8

Rüzgar  : % 5

Güneş % 1 den az ( Kapasite 380 milyar kilowatt/ saat. Yani tüm Türkiye' nin enerji tüketiminden daha fazla.)

 

Devletin, otomobil üretimi için '' babayiğit '' aramayı bırakıp yenilenebilir enerji kaynaklarının faaliyete geçirilmesi için uğraşması gerekiyor.