Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '14

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Türkiye'nin su sorununa bir çözüm

  Avusturya’daki gezimde oradaki su sorununu nasıl çözdüklerini inceledim.

Bir eve üç tane boru bağlanmış.Biri gider borusu,bir eve gelen su ve en ilgi çekicisi ve akıllısı da

üçüncü borudur.Peki nedir bu üçüncü boru?

 

Şöyle ki.

Her ev yanı başına devletin de verdiği para ile bir kuyu açmış ve yağmur yağdığı zaman çatılardan

gelen yağmur suyu o kuyuya akıtılıyor ve kuyu dolunca da işte o üçüncü boru ile suyun fazlası baraja

gidiyor.O kuyular üç dört tonluk veya daha fazladır.İçi çimento veya fayansla izole edilmiştir.O suyla

bahçelerini  sularlar veya başka amaçlarla kullanırlar.Ama o ülkede öğrendiğime göre araba yıkıtmak

gibi  işlerde kullanamazlar..

  Bizde  yağmur yağınca her tarafı sel alıyor ama nedense o suyu kullanmayı akıl edemiyoruz. Oysaki

barajları doldurup taşıracak kadar su boşa akıp gidiyor.Biz de neden o suyu kullanılır hale getirme-

yelim?Hiç de zor değil.Her mahalleye bir tane depo yapılır ve orada biriktrilen su pompalarla baraj-

lara yollanabilir veya büyük şehirlerimizde siteler var.Yaz boyunca o siteler veya diğer kurumların

bahçeleri içme sularımızla sulanarak tüketilir. Ki bu hovardalığa hiçbir su kaynağı dayanamaz. O

halde her kurum veya site kendi bahçelerinde yirmi-yüz tonluk su depoları oluşturabilirler ve sitenin

blok çatılarından yağan yağmur sularını oraya kanalize ederek o depoları doldurup bütün yaz boyunca

bahçeleri için kullanabilirler.O zaman barajlar- daki içme suyu da idareli kullanılmış olarak su ihtiyacı

aza indirgenmiş olur.Bu iş asla zor bir iş değil. Hatta devletin de yardımı ve desteği ile de bu depolar- 

dan taşan fazla su barajlara akı- tılabilir.Böylelikle hem barajlarımızı  doldurur ve hem de  yağmur

sularını akıllıca kullanarak su sorunu çözülmüş oluruz.

  Avusturya’da  Aydın ve Nuray Altay‘ların evindeki musluktan  tertemiz ve buz gibi bir su akıyordu ve o

suyu içmekten doyamıyordum. Kuyularındaki suyu da bahçeleri için kullanıyor ve bahçelerinde çeşitli

meyve sebze yetiştiriyorlardı.Hayran kalmıştım.Türkiye’ye dönünce bu durumu yazmaya karar verdim

ve ülkeme bu konuda yararlı olursam çok mutlu olacağım.

  Orada  su havzalarına kimseyi sokmazlar,yasaktır ve aksi halde çok cezası var. Bu işin elbette bir

maliyeti olacaktır ama kesin bir çözüm olacağı da  bellidir.O iş için harcanacak olan para kesinlikle

boşa gitmeyeceği gibi kat be kat da değerini bulacaktır.

  Buyurun size su kaynağı çatılar!!! ...Tonlarca sular boşa akıyor ve biz de izliyoruz. İstanbul gibi bir

metropolin su sorunu böylelikle çözülmüş olur.Bence ve bir an önce yetkililerin bu konuya ivedilikle

eğilmeleri ve projeler üretmeleri gerekir düşüncesindeyim.

 

  22.08.2014

 

  Reşit YAMAN

  Emekli İngilizce öğretmeni ve yazar

  raa.yamanlar@gmail.com

 
Toplam blog
: 24
: 661
Kayıt tarihi
: 29.12.07
 
 

1952 Ağrı doğumlu olan Reşit Yaman altı yıllık yatılı Van Alpaslan İlköğretmen Okulu'ndan sonra İ..