Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mart '13

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yağmurlu bir sabaha uyanmak İstanbul'da...

Yağmurlu bir sabaha uyanmak İstanbul'da...
 

Yine yer gök gri yağmurlu bir sabah. Melankoli yüklü yağmur bulutlarını misafir etmiş bir İstanbul sabahı yine. Dünden beri lodosuyla esip yağdırdığı yetmemiş, hala damlalarını serpip duruyor yeryüzüne.

En sevdiğim sabahlardan birine uyandım bu sabah. Bahar öncesi son çırpınışları kışın artık. Yine de kışın sertliği yoktu sabah rüzgârında. Tatlı bir esinti vardı ve yüzüme küçük küçük vuran damlaların serinliğinde kuş gibi hafiftim sabah yürüyüşümde.

Denizin gökle birleştiği bir ufuk çizgisi de yoktu karşımdaki manzarada. Griliğin ortasında hayal meyal adaların silueti seçiliyordu. Grinin her tonunu yakaladım bir ara. Bulutlar beyaza yakındı, deniz daha koyuydu, ara ara gri mavi esintileri vardı. Sadece çimenlerin yeşilliği vardı bu tekdüze renk paletinde ayrılan.

Ellerim cebimde başımın içinde binbir düşünceyle yürümeyi seviyorum böyle zamanlarda.  Islak toprak kokusu içimi bayıyor, baharı müjdeleyen çiçeklerden gözümü alamıyorum.

Yağmur caddeleri temizlerken, belki yürekleri de yıkadığının farkında değil. Doğanın en güzel müziğini sunuyor dinlemeyi bilenlere.

İnsanlar sıradan günlük koşuşturmaları içinde, trafik kendi halinde akıyor, kimi ıslanan çamaşırlarının derdinde, kimi ekmek parası peşinde. Kimi de gelecek baharların umudunda yüreği pır pır ediyor.

Yağmur altında koşuşan insanları da hiç anlamıyorum. Koşunca daha mı az ıslanılır?

Sadece bir deli var yağmur altında sahil yolunda kulağında kulaklıklarıyla yürüyen. Yağmur damlaları ile yüreğini soğutan. Hatta damlaların ritmiyle dans eden.

İnsanlar yaşamak telaşında, kendisini ve en sevdiklerini bile unuturken, içindeki hırslarla kendini kaybediyor bazen.  Yorgun adımlarla sürüklüyor bedenini, etrafına bakacak, doğayla bütünleşecek hali de kalmıyor. Ne yazık…

Oysa her yağmurdan sonra güneş yüzünü gösterir, bazen uzaklarda bir yerde gökkuşağı olur da iner yüreğe. Keşke insan keşkelerinden sıyrılabilse, sadece yaşadığı anın tadına varabilse.

Bırakmalı ki yağmur silsin süpürsün her kederi,  kirlenmiş ruhları, yaralı kalpleri.  Gelmişi geçmişi... Yağmur sularına karışsın tüm kederler, gökkuşağının renkleri gibi rengârenk açsın insan içinin baharları...

Toprağın yenilenmesi gibi yenilensin insan her damlada... Ağlayamayanlara cesaret versin, yağmura karışsın gözyaşları, dökülsün ki anlamsız yaşların da zehri aksın.

Seni seviyorum yağmur, iyi ki bu sabah seninle uyandım.

 

Şükran Okyay 

 
Toplam blog
: 249
: 3042
Kayıt tarihi
: 19.03.11
 
 

Doğup büyüdüğüm şehirde, İstanbul'da yaşıyorum. Emekliyim. Gezmeyi, görmeyi, keşfetmeyi sevdiğim ..