Yazdığınız yazının "kaç kuruşluk" olduğunu biliyor musunuz?

Ben bilmiyordum öğrendim...Bugün internet ortamında yazılan amatör kaleminden çıkmış makaleler, haberler kaç para ediyor siz biliyor musunuz?

Yazma işinin standartı yok elbette...Gazete köşelerinde yüz binler alanlar da var, kıt kanaat geçinecek kadar alanlar da var...Tabii ki yazarın okuyucu kitlesi alacağı ücreti belirliyor.

Ama internet ortamında yazılan yazılar için bir standart varmış...Ben bunu bilmiyordum, bir vesile ile öğrendim...

Geçen gün, iş ilanları sayfalarından birinde eşim bana bir iş buluyor...Buna göre, bir site yazı başına ücretlendirmek üzere sitesinde yazacak kişiler arıyor...Bizim hanımı da işin sadece bu yönü ilgilendirdiği için bana söyledi.

Ben de arayıp görüştüm...Sonra da yüz yüze görüştük...Gençler bir emlak sitesi oluşturmuş...Burada emlak merkezli haber, bilgi ve yorumlara yer veriyorlar...Ama siteyi içerik yönünden zenginleştirmek için dışardan yazacak insanlara da ihtiyaçları var.

Zaman içerisinde sitelerini büyütüp bu alanda reklam alacak kadar çok kişiye ulaşan bir platform haline getirmek idealindeler...Aslında site incelendiğinde güzel bir şeyler yaptıkları da gözüküyor.

Her neyse...Gençlerle yarım saat kadar oturup bu işlerden konuştuk...Elbette sonuçta, aslında çok ilgili olmadığım emlak merkezli yazıların maddi karşılığının ne olacağına geldi söz...

Çocuklar biraz da ıkına sıkıla bugün internet piyasasında bir makale/yazının değerinin ne olduğunu söylediler bana..Neymiş peki?

Eşim bu görüşmeyi yapmadan önce, bana yazı başına elli liranın altını az bulduğunu söylemişti...Ben de ona 10-15 bile iyi sayılabilir, demiştim...O zaman espiri yollu, o parayı ben vereyim yazma, demişti...

Peki, gençlerin söylediği rakam neydi?

Şuymuş efenim, an itibariyle internet piyasasında bir yazının karşılığı 150 ile 350 arasında değişiyormuş....

Nasıl yani, diyorsunuz!...Nasıl olacak bildiğiniz 150 kuruş ile 350 kuruş...Lira olarak bir buçuk lira ile üç buçuk lira...Ortalama iki buçuk lira...Tam isabet!

Eskiden, futbol sahalarında top toplayan çocuklara "iki buçukluk" denirdi...Çünkü bu çocuklara maç başına iki buçuk lira veriyorlardı...Bizimki böyle bir şey anlayacağınız...

Bunu hanıma söyleyince, önce rakamları algılayamadı sonra da anlamlı bir sükut içine girdi...Ben sessizliği, zaten Milliyet Blog'ta bedava yazmıyor muyum, diyerek bozdum.

O daha anlamlı bir cevap verdi: "Bedava yazmak başkadır, iki buçuk liraya yazmak başkadır"...

Kadın haklı!...Bir fikrin var, idealin var bedava yazarsın...Ama bir iş bağlamında yazacaksan bunun onur zedelemeyen bir karşılığı olmalı...

Tabii bu gençlere kızmadım...Aksine takdir ettim...Hatta, zaman zaman emlak konusunu edebiyatla, güncelle bağdaştıracak yazılar kaleme alıp sitelerine ekleyeceğim...Kuruş muruş hesabı yapmadan...

Bu kıssadan bir hisse çıkararak bitireyim: Burada yazıp çizerken fazla afra tafra yapmayın, yaptığınız işin piyasa karşılığı ortalama iki buçuk liradır...

Ama, kendinizi "iki buçukluk" gibi de görmeyin...Sonuçta biz maddi bir karşılık beklemeden yazıyoruz...

Maddi karşılık beklenmeden yapılan işin karşılığını hiç kimse para olarak ölçemez!

Bu söz de benden size Ramazan armağanı olsun!

Kalın sağlıcakla....