Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '07

 
Kategori
Sosyoloji
 

Yazdıklarım doğrultusunda Hrant Dink cinayeti

Yazdıklarım doğrultusunda Hrant Dink cinayeti
 

Hrant Dink'in öldürülmesinden sonra, haftalardır sorgulanan Gençlik daha bir sorgulanır oldu... Gelin, bu yazıda sizlere, cinayeti bu zamana kadar yazdığım yazılardan seçtiğim cümlelerle, kendimce anlatmaya çalışayım:

Hakkımda bölümünde, "Bu zamana kadar toplumda, televizyon'da gördüklerime, gazete'de okudularıma hep tepki duyar ve bu tepkilerimi köşe yazarlarına mail atarak iletirdim" diyorum... Evet,ülkemizde insanların olayları yorumlayış şekilleri, olaylara bakış açıları, yaşantılar, televizyon'da ki abuk sabuk programlar, gazetelerde ki yazılar, çoğu zaman tepkilerime neden oluyor...

Buraya yazdığım ilk yazı olan "Büyük adam olmak" başlıklı yazımda, eğitim yolunda yaşadıklarımızı, bir türlü bitmek bilmeyen, geçtikçe hep karşımıza çıkan başka başka engelleri, okuyan insanların, toplumda değer görmesi için verdiği mücadeleleri ama bir türlü istediği amaçlara ulaşamadıklarını anlattım...

Bakın, bir diğer yazım "12 Eylül ve Bir Türkiye Gerçeği" başlıklı yazımda ise şunları yazdım: "Beyinleri Televizyon’da oynayan abuk sabuk programlarla uyuşturulan, yaptığı her rezilliğe rağmen pirim gören "sözde şarkıcıların" cirit attığı, Seda Sayan-Nihat Doğan aşkındaki gelişmeleri an ve an takip eden, Pınar Altuğ’un kimi kimle aldattığını ezbere sayan, Hülya Avşar’ın saçma sapan sözlerini çok zekice bulup, dinleyen bu toplum’dan daha ne beklenebilirdi ki artık?"

Daha fazla okunmasını beklediğim, yine de burada en fazla okunan yazım olan "Gençlik istediğiniz gibi gidiyor" başlıklı yazımda ise ülkemizde popüler kültürün ne kadar moda olduğunu, eğitimin bitme noktasına geldiğini, okuldaki gençlerin eğitim gibi bir amaçlarının olmadığını, çünkü onların üniversite mezunu abilerine, ablalarına, öğretmenlerine acıdıklarını belirtmiş ve yazımı şöyle bitirmiştim: "Eğer bu toplumda siz gençlere şiddet içeren dizileri izletiyor, eğer bu toplumda sizin öğretmenlerinizin 25 senede kazandığını bir şarkıcı 1 gecede alıyorsa, o gençliği zaptedemezsiniz, o gençlik öğretmenine de acır, takmaz onu... O gençlere artık öğretmenlerinin vereceği hiçbir şey kalmaz, onlar zaten okula artık beyinleri kapalı gelirler, ne öğretmenlerini dinlerler, ne de onları rol model alırlar... Nasıl olsa onların rol modelleri hazırdır, onlar artık bir Polat, bir Memati, bir Pınar Altuğ, bir Hülya Avşar bir vs vs’dir..."

Aslında bunlar geliyorum diyen tehlikelerin ayak sesleriydi... RTÜK'ün almış olduğu bazı kararlarla kurtulduğumuz isimlerden sonra yazdığım, "Şimdilik kurtulduk" başlıklı yazımda şunları yazdım: "Toplum yapımızı etkileyen faktörlerin başında gelen televizyon’lar, halka sundukları ve sunacakları yayınlarda çok dikkatli olmalılar. Türk toplum yapısını deforme eden, tüm değerlerimizi küçülten, insanımızı aptal yerine koyarak, adeta bizlerle dalga geçen bu anlayışta ki programlar, umarım bir daha karşımıza çıkmazlar"

Bakın, açık açık söyleyeyim, bu cinayetin ardında kimse örgüt mörgüt aramasın... Bu ülkede Polat Alemdar olmak isteyen binlerce, milyonlarca işsiz, eğitimsiz genç var... Belli ki kendince mafya olmaya çalışan gençlerin kurduğu bir çete... Siz yıllardır insanların beyinlerini boşaltan, uyuşturan programlar yapın, her türlü rezilliği, pisliği pohpohlayıp, tüm güzel insanları, güzel işleri sümen altı edin, sonra da bu cinayet'in ardından suçlu arayın.

Milliyetçi'yim, Vatansever'im,Müslüman'ım; ama her şeyden önce İNSAN'ım... Gerçekten insan olan hiç bir insan, bu hunharca cinayeti tasvip etmez, cenaze töreninde Hrant Dink'in eşinin konuşmasına kayıtsız kalamaz... Ama olayı başka başka yerlere çekmenin anlamı ne? Sonrasın da Devlete karşı, içinde ki kin ve nefreti dökmenin anlamı ne?

Bakın, bir köşe yazarı dünkü yazısında, Başbakan'ın ve Deniz Baykal'ın Hrant Dink'in cenaze törenine katılmayışlarına "Nerede kaldı AB kriterleri?.. Nerede kaldı demokrasi ve fikir özgürlükleri?" cümleleriyle tepki veriyor...

Bu ne allah aşkına, bu nasıl bir yorum, Başbakan'ın ve Deniz Baykal'ın cenazeye katılmayışlarının AB kriterleriyle ne alakası var, nedir bu AB karşısında ki ezik tutumlarımız... Kimileri de diyor ki, bu cinayeti yapan kişiler, Türkiye'nin dışa açılımını ve AB yolunda gerçekleştireceği reformların önünü kesmeye çalışanlarca yapıldı... Pardon! Anlamadım, hangi reformlar? Hangi AB yolu? Bizim, AB ile ilişkilerimiz kopmadı mı yahu, ben mi yanlış hatırlıyorum yoksa!!!

Katil muhtemelen Hrant Dink'i tanımıyor, hiçbir şekilde bir yazısını okuduğunu da düşünmüyorum, sadece bir sözünü görmüş ve öldürmeye karar vermiş... Madem yazılarımla çıktım yola gelin o zaman son yazdığım ve kitap tanıtımı yaptığım "Acımak" başlıklı yazımdan aldığım bir cümleyle bitireyim bu yazıyı da: "Acımak, ön yargının insanların hayatlarında nasıl kapanması mümkün olmayan yaralar açtığının, sabit düşüncelerle ve başkalarının sözleriyle hareket edildiğinde ne büyük yıkımların, pişmanlıkların yaşanabileceğinin göstergesi..." Ogün Samast pişman mıdır bilmem; ama ön yargıyla hareket ettiği kesin...


Resim: www.milliyet.com.tr'den alınmıştır.

 
Toplam blog
: 18
: 1192
Kayıt tarihi
: 26.09.06
 
 

Bu zamana kadar toplumda, televizyonlarda gördüklerime, gazetede okuduklarıma hep tepki duyar ve bu ..