Yemin

Adalet ve Kalkınma Partisi adına açılan kapatma davasının etkileri halen sürerken gerek televizyon ekranlarında gerek gazete köşelerinde hararetli tartışmaları da beraberinde getiriyor.

Parti yönetimi bir yandan biz suçsuzuz derken diğer yandan harıl harıl kendilerini aklamak için formül düşünmekle meşguller. Bu nasıl suçsuzluktur anlamadık..

Sığındıkları en önemli bahane millet iradesi ve halk bizi seçti sözleri..

Doğrudur, halk onları seçmiştir buna kimsenin itirazı yok ancak ortada bir suç vardır ve çoğunluk seçimi bunu silemez.

16.5 milyon kişinin oy verdiği bir siyasi parti bu oyları hiçe sayarak kendilerini gösterdikleri yolda değil kafalarındaki karanlık yolda ilerlemişlerdir.

Bu ilerlemenin sonunda da hukuk devreye girmiştir.

Bu durum hükümet kanadının hoşuna gitmemiş ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya hakkında ağızlarına geleni söylemiştirler. Hala da devam ediyorlar..

Kim, hangi hakla görevini yapan bir hukukçuya hakaret etme hakkını kendinde bulur? Anlamak güç..

***

Yukarıda yazılanlar herkesin bildiği durumun kısa bir özetiydi ancak gelin sizi işin bir başka yönüne götürelim..

Ne demişlerdi: ''Halk bizi seçti, millet iradesi, bu zorbalıktır vs..''

Hiçbir zaman biz nasıl olsa aklanırız diye düşünmediler.

Düşünemezlerde..

Milletvekilleri her yeni döneme başladığında bir yemin ederler, bilirsiniz.

Hatırlayalım mı o yemini?

"Devletin varlığını ve bağımsızlığını, yurdun ve halkın bölünmez bütünlüğünü, halkın kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ve Atatürk ilkelerine bağlı kalacağıma; halkımın refah ve mutluluğu için çalışacağıma; her yurttaşın insan haklarından ve temel hak ve özgürlüklerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya bağlılıktan ayrılmayacağıma; namusum ve şerefim üzerine and içerim."

İddianameyi açın, okuyun. Okuduysanız bu yemini de göz önünde bulundurarak tekrar okuyun.

Göreceksiniz ki bu yeminin hiçbir satırına uyulmamış.

Ve şu sorunun cevabını düşünün:

Yemininde durmayana ne derler?

Özgün Kaplama