Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mayıs '11

 
Kategori
Güncel
 

Yeni çılgın projeyi açıklıyorum

Yeni çılgın projeyi açıklıyorum
 

Herkesten Önce Açıklıyorum


Başbakanın, Kanal İstanbul’un ardından, haziranda yeni bir çılgın proje daha açıklayacağı konuşuluyor. Araştırdım, buldum, herkesten önce sizin haberiniz olsun. 

Yeni bir kanal beklemiyordunuz, değil mi? Hani gidip birkaç dönüm arsa da biz kapatsak fena mı olur baabında… 

Geçtiğimiz günlerde arabamı Ümraniye’de park ettim. İspark’ın görevlisi yanıma geldi, elindeki alete bir şeyler yazdı, beş lira istedi. 

Ne güzel! Geçen yıl da aynı parayı vermiştim. Enflasyon yüzde 10’dan düşük çıktığından belediye zam yapma ihtiyacı duymamış anlaşılan. 

Geri dönüşüm bir saati geçti. Arabama yönelirken görevli yanıma yanaştı. Kapıyı açacak sandım. Oldum olası birisinin kapımı açmasına gıcık olurum. Yahu elim kolum var, bırakın özürlü muamelesini. Gerçi kapıları açılmadan arabasına binemeyen, inemeyen bir dolu insan tanırım. Sanki parmaklarının hepsinde birden dolama çıkmış! 

Şükürler olsun, görevlinin niyeti kapımı açmak değilmiş. 

“Üç lira daha vereceksiniz, ” dedi nazikçe. 

Ne üç lirası diye itiraz edeceğimi anladı, tabelayı gösterdi. “0-1 saat 5 TL” yazıyordu. Yahu bu tabelalar ne zaman değişti? Daha birkaç ay önce iki saati 5 liraydı. 

Üç lira için otopark görevlisiyle ağız dalaşına girecek olsam, alimallah başbakan, gösterici öğrencilerden esirgediği 10 bin kişiyi bana gönderiverirdi. Yelkenleri suya indirdim, parayı ödedim… 

Aslında bu uyanıklığa şapka çıkarmalı. Park fiyatını artırmak yerine süreyi kısaltmak. Aynısı benzine de uyarlanabilir. Artık litre yerine yaklaşık dörtte biri olan galon kullanabiliriz mesela. Benzinin fiyatını 2 liraya indir. Bir galon benzin iki lira. Kim anlayacak aslında litre fiyatının 8 liraya çıktığını. Hem daha Avrupai bir ölçü… AB’ne bir adım daha yaklaşmış oluruz… 

Meyveyi de Avrupa’da olduğu gibi taneyle satabiliriz. Bir ara eriğin tanesi iki liraydı. Karpuz mübarek! Dilimle dilimle sat! 

Ekmeğin fiyatını sabit tut, sandviç boyutuna indir! Hem de Fransızvari bir söz şaklat: Ekmek bulamayan sandviç yesin! Al sana AB’ne bir adım daha. 

Simit de kandil simidi kadar olsun. Yılın 365 günü kandil. Enflasyon perişan, sevaplar cepte! Maksat fiyat düşürmek değil mi, düşüyor işte. 

Kiralar da İngiltere’deki gibi haftalık olsun… Aylık kira bin lira mı, kanun hükmünde kararnameyle 500’e indir, haftalık ödensin. Garipler uyanana kadar seçimler çoktan biter. Bir sonraki seçime Allah kerim! Nasılsa yeni bir “One minute!” vakası mutlaka bulunur. 

Uyanan olursa indir tepesine iki cop, salla iki tane gaz bombası. O da olmadı, çıkar hemen bir başörtüsü krizi, gör bak millet yapılan indirime(!) ne kadar seviniyor. 

İktidarı takdir etmemek mümkün değil. Önce allem ettiler, kallem ettiler, rakamlara taklalar attırdılar, bir de bakmışsınız bir günde kişi başı milli gelir 6 bin dolardan 10 bine çıkmış. 

Senelerce rakamlarla uğraşan ve geçimini rakamlardan sağlayan bendenizin bile dibi düştü! 

Göreceksiniz, yakında sıfır enflasyonu da başaracağız… Yeni çılgın projemiz budur, vatana millete hayırlı olsun! 

Bu işte zarar görecek tek varlık Türkiye İstatistik Kurumu. Galondu, dilimdi, sandviçti, kandil simidiydi, haftalık kiraydı derken, enflasyonu hesaplamaya uğraşan personelin alayı balatayı sıyırmaz, kafada huniyle dolaşmazsa, ne olayım. 

 
Toplam blog
: 173
: 2173
Kayıt tarihi
: 03.10.07
 
 

1958 Trabzon doğumlu. Darüşşafaka Lisesi ve M.Ü. Siyasal Bilimler Fakültesi mezunu. Yazdığı kitapla..