Yeni güne ve umuda Günaydın

Gelin bugünü farklı yaşayalım. Ve bugün biraz da cesur olalım, cesaretimiz kılıçtan daha keskin olsun. Ekonomik veya güncel sıkıntılarımızı, bizi yıpratan sorunlarımızı evde bırakalım. Boş verelim yıkılmış da olsa bazı güzel hayallerimiz, aşkımız karşılık bulmamış ve hatta, terk edilmiş bile olsak boş verelim hepsine, bugünün hatırına.

Geçmişteki hatalarımızın başımıza açtığı işleri, bitmek tükenmek bilmeyen pişmanlıkları, hani o ağlanacak halimize güldüğümüz zamanlar var ya, onları da unutalım bugün. Hele, o maskeli sözde dostlarımızı, yüzümüze gülüp arkamızdan kuyu kazanları, işte, ne varsa hepsini sillin kafanızdan bugün, ne halleri varsa görsünler..

Hayat yüzüme hiç gülmedi, şans kapımı hiç çalmadı, eh, bazı fırsatları da ben, ama beceriksizliğimden ama korkaklığımdan elimin tersiyle ittim, işte ondandır bu halim demek de yok bugün.

Bir de, böyle zamanlarda anılarımızı çağrıştıran, fakat aynı zamanda yüreklerimizi dağlayan o iç ağrısı, bildik şarkılar var ya, ne olur bu günün hatırına, dilinizin ucuna gelseler de unutun hepsini, kovun zihninizden.

Umutla uyandığımız bu günü yüzümüzde gülücüklerle karşılayalım. Önce şöyle güzel bir kahvaltı yapalım: en rahat giysilerimizi giyinip, aynadaki görüntümüze bir öpücük yolladıktan sonra atalım kendimizi sokaklara. Sadece yaşıyor olmanın huzur ve mutluluğu ile temiz havayı içimize çekelim, GÜNAYDIN diyelim yeni güne ve hayata.




GÜNAYDIN


Günaydın bu güzel güne 
günaydın güneş
günaydın gökyüzü
günaydın kuşlar
günaydın sana kedicik
günaydın simitçi çocuk
günaydın otobüs şoförü
günaydın manav efendi
günaydın mahalle bakkalımız 
günaydın saksıdaki çiçekler
günaydın benimle yolda yürüyenler
karşı kaldırımdakiler
size de günaydın
günaydın işte, ne var sanki
bunu söyleyemeyecek
her gün herkese
ve her şeye günaydın
günaydın 
günaydın
günaydın

Enfal Törün / Karşıyaka-İzmir / 15.05.2006






http://www.Antoloji.Com/enfal_torun
http://arsiv.sabah.com.tr/2006/05/21/yaz02-10-110.html