Yeteneğimizin Karşılığı

Kişilerin ekonomik ve sosyal durumları bilgi, yetenek ve çalışmalarının karşılığıdır.

Fakirse ya bilgisi yok, ya yeteneği, ya da tembel.

Bu böyleyse biz ne yapalım ki yani, cebimizden para mı vereceğiz; durumlarına göre yaşayacaklar.

Fakirlikten kurtulamadıklarına göre zeki de değiller demek ki.

Hele de durumlarına razı olup kurtulmaya çalışmadıklarına göre… Ne denilir ki…

“Allah vermemiş…” Ben anlamam, geç!

Elinden almışlar, çalmışlar, vermemişler…

Bu durum biraz var maalesef…

Bilgi, yetenek ve tembellik sorununu çözdükten sonra yine de fakir kalıyorlarsa soygundan bahsedilir.

Fakirliğin nedenlerinden biri bilgisizlikse fakirler haklarını da koruyamazlar.

Ve dünyada hiçbir ülkede devlet fakirlerin devleti değildir. Sadece oyunu almak için yardım eder.

Fakirlerin bu koşullarda durumlarını düzeltmeleri mümkün değildir.

Bütün bunlara bakarak şunu söyleyebiliriz ki fakir-zengin ayrımının sebebi zenginler değil fakirlerdir.

Bakın mesela yeteneği yok derken yeteneksiz insan yoktur ve tembellik aşılabilir; artı bilgi de mümkündür.

Kişinin harekete geçmesi daha da önemlisi devletin fakirleri uyandırması gerekir.

Ülkeyi yönetenler fakirler konusunda iyi niyetli değildirler. Ben fakirler için plan program yapıldığını görmedim.

Fakirler zengin olacak kadar zeki değillerdir ama yine de bu yazıda yazılanlar yapılırsa durumları düzelecektir.

İnsanların yanlışı; durumları düzelse bile zenginler kadar paraları olmadığı için yine onlara fakir denecek yanılgısı.

Son olarak devlet fakirlerin haklarını alamamaları konusunda hiçbir şey yapmamaktadır.

Din, Allah bu kadar rızık vermiş şükret diyor. Zengin akıllı olduğu için uymuyor buna(Akılsız insan zengin olamaz, uyanıklık da akıldır) fakir uyuyor.

Görüyorsunuz fakirin fakirlikten kurtulması için bir tek olumlu şey yok. İşte bu yüzden binlerce yıldır fakirler hep fakir.