Yılın mizah fırtınası!

Solohan'dan "Kim demiş, blog yazarı kitap basamaz! Ben bastım, oldu!" iletisini alınca, hemen koştum, Cevahir'deki D&R dan bir tane"Çılgın Günler Türkiye" edindim.

Kitabı, doğal olarak öndeki "Yeni Çıkanlar" bölümünde aradım. Bulamayınca,"Solohan şaka yaptı herhalde" diye içimden geçti doğrusu! Görevliye sordum, bilgisayara bakıp arka tarafta bir yerden getirdi. Görevliyi, "bu kitap yeni olduğuna göre, 'yeniler' bölümüne koyunuz lütfen" diye kibarca ikaz ettim!

Kasiyer 6 ytl istedi, (daha korsanı çıkmadığı için) makul görüp, 10 lira verip, 4 ytl para üstü aldım. Kitap fazla ağır değil, korkmayın. Migros'ta tarttım, 45 gram çekti. Okurken zorlamıyor yani!

Kitabı hemen okuma arzusunda olduğumdan, kalan 4 ytl ile, Mecidiyeköy'deki "Simit Sarayı"na daldım. Kaşarlı simitle çayımı aldım. Çevreden, kitap okuyan birini ve kapaktaki aynalı gözlüklü şüpheli şahısı görenler, bana kuşkuyla baktılar.

Kitap; sosyal, ekonomik durumlara parmak bastığı gibi, zenci nüfusun süratle artmakta olduğunu da irdeliyor. Yazar, magazine ve politikaya dokunmamış. En iyisini yapmış. Zaman makinesiyle uğraşmış. Gitmiş, gelmiş!..

Kitap, hikaye türüne giriyor olsa da, bir bütün sayılır.

"Kemal Kara" müstear ismiyle yazan "solohan"ı kutlarım. Ekonomik durumunu da alenen ifşa ettiğine göre, şey değilim ya! Gidip 10 kitap daha alıp, ahbaplara bayram hediyesi olarak vereceğim.

Kemal kardeşim, cesaret gösterip blogçulara yol açtığın için teşekkür eder, satışlarının bol olmasını dilerim.