Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Şubat '07

 
Kategori
Dünya Şehirleri
 

Yine Kaliningrand

Yine Kaliningrand
 

Üç aylık bir İstanbul’ dan sonra yine bu şehirdeyim. Burası, gelmeyi aklınıza pek getirmeyeceğiniz hatta belki hiç duymadığınız bir yer… Biz de turistik nedenlerle değil, eşimin işi dolayısıyla buradayız. Böylesi çok daha ilginç oluyor, şehir yaşamını içeriden görüyorsunuz.

Turistik olmadığını söyledim ama Almanlar burayı anılarını yadetmek için sık ziyaret ediyorlar. Çünkü ellerinden alınmış eski bir Alman şehri Kaliningrad. Kalinin’ in kenti anlamına gelen bu isim ruslar tarafından konmuş. Eski adı Königsberg… O da kralın şehri demek oluyor. Burada yaşamış, gelmiş geçmişlerin arasında Kant, Schiller, Hoffmann var. Rusya ele geçirdikten sonra tüm almanları buradan sürüp yerine kendi vatandaşlarını yerleştiriyor. Haritadaki yeri ve coğrafyası da çok ilginç. Bir kere Rusya dışında burası. Arada birkaç Avrupa birliği üyesi ülke var. Ada gibi kalmış, Avrupa’ ya da en yakın rus toprağı. Ülkeden ancak uçakla gelinebiliyor.

Bizim Türkiye’ den gelişimiz de biraz uğraştırıcı. Direkt uçak yok. Ya Moskova, ya da St. Petersburg’ dan aktarma yapmak gerekiyor. Bu da en az birbuçuk günü yiyor. Epey gürültü çıkaran İstanbul’ a vize önerisi tartışmaları yapılırken dünyada hiçbir yerde olmadığı ileri sürülen ‘’ vize ’’ bu ülkede bütün şehirlerde var. Giriş yaparken oturum göstermek zorundasınız. Bu kendi vatandaşları için de geçerli. Elinde orada neden bulunduğunu izah eden bir belge olmadan bir Moskovalı, St. Petersburg’ da fazla gezinemez. İşte buraya gelmek de her adımda legalite belgelerinizi deklare etmekle geçiyor.

Rusya’ da pek çok kent gördüm. Hiçbiri turistik gezi değildi. Hepsinden az veya çok etkilendim. Bu şehri de beğeniyor ve seviyorum. Ne tam rus, ne de Avrupalı…İkisi arasında kalmış bir yer. Alman mimarisi baskın. Zaten şehrin ana planlaması da o zamandan kalma.

Tipik bir sovyet mimari tarzı vardır ki burada pek az görünüyor. Arazi yapısı tüm ülkedeki gibi düz. Ama iklimi genel olarak çok daha yumuşak. Mesela bu şehirde çok daha fazla çiçek var. Özellikle İstanbul ikliminde çok olan türleri burada da gördüm. Nemli havanın sebebi Baltık kıyısında olması. Şehir merkezi deniz kıyısında olmamakla birlikte 15- 20 dakikalık mesafelerde sayfiyeleri var ve çok da güzel sahilleri... Sonbaharın ileri zamanlarında bile denize giriyorlardı.

Nisbeten küçük ama tüm özellikleriyle tam bir şehir. Ne yazık ki bizde bir türlü oluşamayan kentleşme burada başarılmış. Halbuki bir kırsal alan özelliği de hissediliyor.

Merkezden çıkıldığında çok dik eğimli çatılarıyla masallardaki ev imajını yansıtan bahçe içi evler dikkati çekiyor ki o bahçeler üzeri meyveyle dolu elma ağaçlarıyla kaplıydı, yaz bitiminde…

Kaliningrad’ ın en önemli özelliklerinden birisi : bu şehrin bir ‘’ Yantar ’’ şehri olarak anılmasıdır.

Yantar, Kehribarın rusçasıdır. Dünya üzerinde bu yarı değerli taşın en çok çıkarıldığı ve işlendiği yer burasıymış, ki özel bir ‘’ Yantar Müzesi ’’ bile var. Her yerde hediyelik kehribar satan dükkanları, büfeleri görüyorsunuz. Kehribar, ağaçlardan sızan reçinenin tarih boyunca jeolojik katmanlar altında kalarak sertleşmesiyle oluşuyor. Genelde şeffaf bu sızıntının içinde zaman zaman fosiller de bulunuyor. Bordo-kahverengiden sarı-turuncuya pek çok ara renk tonlarındaki kehribardan bir çok takı, süs eşyası, bezeme işleri yapılıyor.

St. Petersburg’ daki Çariçe Katerina’ nın yazlık sarayında tamamen bu malzeme işlenerek oluşturulmuş bir oda var, gezenler bilir. Bu, hakkında kitap bile yazılan Amber (kehribar) Oda, ikinci Dünya savaşı sırasında almanlar tarafından tahrip edilmiş. Savaştan sonra eldeki resim ve fotoğraflardan faydalanılarak yeniden yapılmış. Bu gün oraya yapılan turlarda muhakkak gösterilen bu eser de Kaliningrad’da yapılmış.

Kaliningrad’ ın en büyük özelliği, stratejik öneme sahip bir konumda bulunması ve askeri açıdan bir üs olmasıdır. Bana bir çok özelliği ile Kıbrıs’ ı hatırlatıyor. Türkiye’ ye Kıbrıs’ ı bırak diye baskı yapan Dünya kamuoyu burayı görmemiş nedense! Tarihinin hesabını vermek hep bize düşüyor. Neyse konuyu dağıtmayayım. Hasbelkader tanımak imkanı bulduğum bu değişik yerin özelliklerini paylaşmaktan başka bir amacım yok burada….

Kadınlar burada da Rusya’ nın diğer şehirlerindeki gibi güzel ve bakımlılar. Caddede karşıya geçen sarışın, mini etekli, ince topuklu, dar dizüstü çizmeleriyle şu hatun, bizim memlekette yolda rahat yürüyemez. Oysa burada onlardan o kadar çok ki… Daha önceki bir yazımda anlattığım gibi kadınlar burada çok hayatın içindeler. Pazar yerleri, alışveriş merkezleri, bankalar, yolüstü dükkanları hep kadın çalışanlarla dolu. Hatta bahçe belleyen, çöp toplayan ve tramvay sürenlerin bile çoğunluğu kadın. Yine de yönetici konumunda olanlar daha çok erkekler oluyor nedense! Burada bile…

Bizim için Kaliningrad’ ın sosyal yaşamı, restoranlar ve büyük alışveriş merkezlerinden ibaret. Bunlar da Türkiye’den farklı değiller. Yabancılık çekmiyoruz yani. Fark, insanların görünümünde, yiyeceklerin çeşnisinde…

 
Toplam blog
: 93
: 1712
Kayıt tarihi
: 12.12.06
 
 

Ununu elemiş, eleğini henüz asmamış bir ''Mimar''ım. Hep özel sektörde çalıştım. Yoğun çalışma yılla..