Yol vermenin keyfini yaşayalım

Akıl almaz haberler duyuyoruz İstanbul trafiğinde yaşanan. Yol verme kavgasının sonu ölümle bitti gibi. Hakikaten İstanbul trafiğinde olan birisi olmasam heralde inanmazdım bu haberlere ama malesef gerçek. Gözümüz dönüyor sanki o direksiyon başında iken. Hele ki birkaç saatten fazla süreyle trafikteysek sinir harbi yaşıyoruz. Haksız da sayılmayız hani İstanbul'un trafiği insanı çıldırtmaya yetiyor ama cinnet geçirmemizi gerektirecek kadar da değil.
Hep birbirimizle yarış halindeyiz sanki formula 1 yarışındayız. Kimseyi önümüze almayız, kimseye yol vermeyiz. Size bir önerim var; biraz sakin ve acelenizin olmadığı bir gün trafiğe çıkın ve yol vermemek için kimseyle inatlaşıp kavga etmeden arabanızı kullanın. İnanılmaz şeylerle karşılacaksınız buna garanti verebilirim. Ben bunu yaşadım da, aktarıyım bir kısmını;
- Akan bir yolda giderken karşı yönden gelen bir araç durmuş geçmek için bekliyorsa siz de durup ona yol verirseniz karşıdaki adamın eli ayağına karışabilir. Bu beklenmedik yol verme karşısında arabayı kaldırırken stop ettirebilir, teşekkür ediyim diye sinyal vermek isterken silecekleri çalışabilir.
- Karşıdan karşıya geçmek için duran yolculara yol verirseniz de öncelikle baya bir süre beklemeniz gerekebilir. Çünkü bu beklenmedik yol vermenize karşılık onlar emin olamayıp bir süre daha sizin geçmenizi bekleyebilirler.
Aslında sadece fren pedalına basarak birbirimize saygı gösterebiliriz. Bunun karşılığında alacağımız teşekkürlerin çok keyif verici olduğunu gördüğümüzde bunu alışkanlık yapmamak elde değil. Bu keyfi yaşayalım, karşımızdakine de yaşatalım.