''Yerli'' Shopping Centre

Sokaklarda marketlerin, mağazaların hatta artık bakkalların bile tabelalarına baktığımda gülesim hatta kahkaha atasım geliyor artık. Kaldı ki buna ağlanacak halimize gülüyoruz denir ya neyse. Güzeim türkçenin katliama uğradığını gözümüzle görürüz de hala karlofçadan beri başlattığımız Avrupa kültürü hayranlığını üzerimizden atamamayı bırakın dilimize ordan da aklımıza, doğal olarak ta davranışlarımıza yanşıtmışız ve yansıtmaya da hızla devam ediyoruz. Yazının başlığı da anlattığım gülünesi örneklerden birini oluşturuyor. Raflarında sayılı Türk malı bulunan bu marketin tabelası bile Türkçeleştirilememiş gülünesi şekilde İngilizce de yapılamamış. Karamanoğlu Mehmet Bey'den bu yana dili korumaya çalışmışız da 700 yıldır o günkinden de beter hale getirmişiz. Hala ne devletin ne hükumetin ne de milletin üzerine sorumluluk düşen bireyleri tutup kaldıramamışız ataların emanetini. Postmodern çağa ayak uyduralım derken kültür istilasına uğramışız iyice. 80'lerden sonra açıldığımız avrupaya açılamamışız da kendimizi açmışız meğer sadece. Sonu gelmez bu yozlaşma, ne Türk gibi ne Avrupalı gibi davranamaz, ikisi gibi de düşünemez bireyleri yaratacak ki bu kuşakta yozlaşmayan ne kadar insan kaldı? Ya bundan sonraki kuşaklar ( ısrarla jenerasyon kelimesini dilinden düşürmeyenler de var) ne olacak Türk mü, İngiliz mi ya da bunların arası mı?