"Bülent Arınç'ın ağzı var konuşuyor"

Türk Siyaset Tarihi’nin son 20 yılına damgasını vuran Parlamento’nun renkli siması ‘salvo’ söylemleriyle ünlü, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın PKK’nın geri çekilmesine ilişkin sarf ettiği “Cehennemin dibine gitsinler” sözleri sert tepkilerle karşılanmıştır.

Arınç “Cehennemin dibine gitsinler” sözlerinin çok yoğun tepkilerle karşılanması sonucu, İzmir MÜSİAD Toplantıları’nda, “Önce silahlarını bırakmaya, sonra imkanları varsa siyaset yapmaya bekliyorum’ söylemi ile ne kadar ‘mürai’ olduğunu ortaya koyuyor.

Diğer yanda, genç kız iken, çok kızdığı, beddua ettiği BDP Milletvekili Gültan Kışanak’ın cezaevinde maruz kaldığı ahlaksızca işkenceyi duyduktan sonra ‘ben de aklıma gelse dağa çıkardım’ diyen Bülent Arınç, kendi içinde 360 derece ‘sosyo-psikolojik’ dönüş yapabiliyor.

Sanırım; Bülent Arınç sokaktan geçenleri siyasete davet eder gibi; PKK Terör Örgütü üyelerini öncelikle 2014 Yerel Seçimleri ve takip eden yıl içinde Genel Seçimler için düşünmüş olmalı.

Bülent Arınç her ne kadar ‘mürai’ olmasına karşın; O’nun ‘sağduyulu,’ ‘toparlayıcı’ ve yoğun hukuk bilgisi daima yüreğime su serpmiştir.

Şimdi Bülent Arınç’a soruyorum:’PKK Terör Örgütü hangi yasalar doğrultusunda siyaset yapabilir ve dolayısıyla seçimlerde aday olabilir?’

1982 T.C. Anayasası Milletvekili seçilme yeterliliğini madde 76.-da ‘Terör eylemlerine katılma ve bu gibi  eylemleri tahrik ve teşvik suçlarından biriyle hüküm giymiş olanlar,affa uğramış olsalar bile milletvekili seçilemezler’ şartı başta Abdullah Öcalan, Murat Karayılan ve diğer terör örgütü üyeleri için de geçerli olması nedeniyle kesinlikle TBMM’de milletvekili sıfatı taşıyamazlar.’

Sonuç olarak; ‘TCK madde 3.-(2) Ceza Kanununun uygulamasında kişiler arasında ırk, dil, din, mezhep,milliyet, renk, cinsiyet, siyasal düşünceleri, felsefi inanç, sosyal köken, ekonomik ve diğer toplumsal konumları yönünden, ayrım yapılamaz ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınamaz

12.05.2013, Türkiye