"Kapalı fermuar" ya da bir bloğu neden sildim!

Bazen böyle oluyor; insan her gün siyaset yazmaktan, gündemin can sıkıcı konularını yorumlamaktan bıkıyor. Şöyle eğlenceli bir şeyler yazmak istiyor. Hani Amerikan filmlerinde çok rastladığımız, "Hey... Dostum şurada biraz eğleniyoruz" kabilinden bir yazı...
Böyle bir anımda bir blog yazdım, başım belaya girdi. Meğer blog'da kullandığım "Fermuar" çok sakıncalı bir sözcükmüş... Üstelik seçtiğim resimde "Kafa fermuarı" kullanmıştım; ama fermuar deyince akla başka şeyler geliyor zahir...
Eleştirel yorumlar geldi yazıya... Olabilir elbette... Ben de kendimce karşılığını yazdım. Ama, iş bununla kalmadı. Zannederim referandum sonuçlarının gerginliğinin de etkisiyle işi "Utanma" fiiline indirgemeye kadar vardı.
Bir bayan arkadaş, "Yaşından başından utan" diyordu bana... Böyle konuları yazmak için "Yirmilik bir taze" olmak gerekiyormuş demek ki... Yazanlar öyle ya!!... Ben de kendisine uygun bir cevap yazdım. Kendisinin aklına gelenlerin benim hiç aklıma gelmediğini belirttim... Elbette akıl akıldan üstündür; herkes aynı yazıdan farklı şeyler çıkarabilir. Ama, benim cevabi yazım nedense yayına verilmedi.
Bu da pek önemli değil... Ardından, çok sevip saydığım başka bir hanım arkadaşımız yorum gönderdi. Yazının farklı çağrışımlar uyandırdığını ve bana yakışmadığını ifade ediyordu. Bu yorumu alınca üzüldüm doğrusu... Demek ki, yazı gerçekten maksadına tecavüz etmiş...
Baktım iş biraz da "Kadın dayanışmasına" dönüşüyor ve benim dünyada en korktuğum şey de budur... Yine bir yorumcu hanım arkadaşın tavsiyesine uyup kapışmaktan ve yarışmaktan vaz geçtim. Yazıyı sayfamdan sildim...
Hiç birimiz mükemmel değiliz dostlar... En azından ben değilim. Bir yazı tarzını eleştirmek biraz da mizahi bir tavır sergilemek için yazdığım bir yazının böylesine dallanıp budaklanacağını düşünmemiştim. Herkes eleştirilebilir; eleştirilmelidir... Beni eleştirenlere de saygı duyuyorum... Tabii saygı sınırını aşanlar hariç...
İşte söz veriyorum burada: Bir daha "Fermuar" lafını ağzıma alırsam iki olsun... Bundan böyle fermuarlı pantolan bile giymem... Düğmelisini giyerim.
Bu vesileyle çevreye verdiğim rahatsızlıktan ötürü özür diliyorum... Tabii, yazıyla birlikte yorumlarını da silmiş olduğum değerli dostlarımdan da...