Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ekim '15

 
Kategori
Siyaset
 

"Seçimler Yaklaşırken-IV- Hülle Partileri"

Geçen hafta da belirtmeye çalıştığım gibi, 12 Eylül sonrasında nispî temsil seçim sistemine dokunulmadı; özü itibariyle seçim sistemi 1960’tan sonra uygulanan sistemin aynısıydı. Ama bu sisteme öyle dokunuşlarla müdahale edildi ki artık mevcut seçim sistemini nispî temsil olarak adlandırmak bile imkânsız hale geldi. 1980 darbecileri iki ayrı baraj getirdiler. Birinci baraj, bölge barajı idi buna ilave olarak da %10 ülke barajı da getirildi. Sadece bu mu? 1980 Anayasası partisinden istifa ederek başka bir partiye geçen milletvekilleri ile ilgili olarak (1970’lerde kurulan milletvekili pazarlarına -Gümüş Motel- ve milletvekili transfer borsalarına tepki olarak) öylesine ağır yaptırımlar koydu ki, bu, partisinden istifa eden milletvekilinin siyasî hayatını bitirecek boyuttaydı.
 
12 Eylülcüler milletvekillerinin bir partiden başka bir partiye geçmelerini engellemeye çalışırken, partilerin birleşmelerini teşvik etmeye yöneldiler. İste bu yasal boşluk da 1983 sonrasında Hülle Partileri olarak adlandırılan partilerin doğmasına vesile oldu. Milletvekillerinin bir partiden başka bir partiye geçmesinin sert yaptırımlara bağlandığı bu ortamda başka bir partiye geçmek isteyen milletvekilleri önce uyduruk isimlerle bir siyasî parti kurup, onu –aslında sadece bireysel olarak kendilerinin geçme arzusunda oldukları siyasî- partilerle birleştirerek darbecilerin yasaklarını aşmaya çalıştılar. Önce “hülle” kavramı nereden çıkmış, siyasal sistemimize nasıl ve hangi ihtiyacı ifade edecek şekilde girmiştir bu konuya bir bakmak gerekiyor. “Hülle partisi” kavramı, İslam hukukundaki hülle müessesinden ödünç alınmış bir kavramdır. İslam hukukunda eşinden boşanan kadının eski kocasıyla yeniden evlenebilmesi için yabancı bir erkeğe bir günlüğüne nikâhlanması işine bu ad verilmektedir. Kadının eski kocası ile evlenebilmek için nikâhlandığı üçüncü kişi, o kadınla gerçekten evlenmek amacıyla nikâhlanmamakta, sadece (İslam) hukukun(un) koyduğu bu kuralın formel olarak aşılabilmesi amacıyla bu nikâh kıyılmaktadır. Türk siyasî hayatının önemli figürlerinden hülle partileri de, hülle nikâhındaki bu üçüncü kişilere benzerler. Bu anlamıyla hülle partisi, formalite olarak kurulmuş parti anlamına gelmektedir. Hülle uygulaması kaynağını Kur’an’daki Bakara (227-230) Suresi’nden almaktadır. İlgili ayetler şu şekildedir (Diyanet İşleri Başkanlığı mealinden): Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç ay hali (hayız veya temizlik müddeti) beklerler. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorlarsa, Allah'ın kendi rahimlerinde yarattığını gizlemeleri onlara helal olmaz. Kocaları bu süre içinde barışmak isterlerse, onları geri almağa daha çok hak sahibidirler. Kadınların, yükümlülükleri kadar meşru hakları vardır. Yalnız erkeklerin kadınlar üzerinde bir derece farkı vardır. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. ?228? (Dönüş yapılabilecek) boşama iki defadır.
 
Sonrası, ya iyilikle geçinmek, ya da güzellikle bırakmaktır. (Evlilikte) tarafların Allah'ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız sizin için helal olmaz. Eğer onlar Allah'ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz, o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günah yoktur. Bunlar Allah'ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları aşmayın. Allah'ın koyduğu sınırları kim aşarsa onlar zalimlerin ta kendileridir. ?229? Eğer erkek karısını (üçüncü defa) boşarsa, kadın, onun dışında bir başka kocayla nikâhlanmadıkça ona helal olmaz. (Bu koca da) onu boşadığı takdirde onlar (kadın ile ilk kocası) Allah'ın koyduğu ölçüleri gözetebileceklerine inanıyorlarsa tekrar birbirlerine dönüp evlenmelerinde bir günah yoktur. İşte bunlar Allah'ın, anlayan bir toplum için açıkladığı ölçüleridir. 1980 sonrasında İslam hukukundaki bu hülle müessesesini siyasal jargonumuza taşıyan ve bunu (hülleyi) zorunlu kılan 1982 Anayasası’nın 84. maddesidir. Anayasa’nın 84. Maddesi’nin 23.07.1995 tarihinde 4121 Sayılı Kanun’la (Resmi Gazete 26.07.1995 Tarih, 22355 Sayı) değiştirilmeden önceki ilk hali şöyleydi: “…istifa eden… partisinden istifa ederek; başka partiye giren veya seçim hükümetleri hariç Bakanlar Kurulu’nda görev alan… üyeliğinin düşmesine, üye tam sayısının salt çoğunluğu ile karar verilir. Partisinden istifa eden milletvekili bir sonraki seçimde, istifa tarihinde mevcut herhangi bir partinin genel merkez organlarınca aday gösterilemez.” 1982 Anayasası’nın bu kararının ardında, hiç kuşkusuz, 1980 öncesindeki parlamentolarda yaşanan milletvekili transferlerinin siyasal yaşam üzerinde yarattığı tahribata engel olma amacı yatıyordu. Ancak, 84. madde ile getirilen tedbirler bir partiden başka bir partiye geçme arzusundaki milletvekillerini hukuku zorlayıcı uygulamalar bulmaya itti; hülle partileri de böyle bir arayışın sonunda ortaya çıktılar. Bu hülle yoluyla bir partiden başka bir partiye geçmek isteyen milletvekili, o dönemde mevcut olan bu anayasal engeli aşabilmek adına, önce bir siyasî parti kurmakta ve kurduğu bu parti ile transfer olmak istediği partiyle birleşme kararı almaktaydı. Bu yolla hukukî olarak, bir milletvekilinin başka bir partiye transferi değil, iki siyasî partinin birleşmesi görüntüsü verilerek, mevcut hukukî engel aşılmış oluyordu. 1981 Anayasası’nda değişiklik yapılarak, milletvekillerinin parti değiştirmesinin önündeki engel kaldırılana kadar geçen yaklaşık (1983-1995) 12 yıllık süreçte kurulan siyasî partileri ve birleştikleri siyasî partileri şöyle listelemek mümkündür. Tabloya göz atarken partilerin kuruluş ve kapanış tarihlerine özellikle göz atmanızı tavsiye ederim: Muhakkaktır ki bazı partilerin siyasî ömürlerinin bir ya da birkaç günden ibaret olduğu sizlerin de gözlerinden kaçmayacaktır. HÜLLE PARTİLERİ Partinin Adı Genel Başkan Kuruluş ve Kapanış Tarihleri Birleştiği Parti Halk Partisi Halil İbrahim Kartal 26.12.1986-29.12.1986 Demokratik Sol Parti Demokratik Mücadele Partisi A. Servet Hacıpaşaoğlu 14.11.1990-07.12.1990 Doğru Yol Partisi Yeşil Türkiye Partisi Hüseyin Özalp 19.07.1991-27.07.1991 Anavatan Partisi Demokratik Hareket Partisi Alparslan Türkeş 25.12.1991-27.12.1991 Milliyetçi Çalışma Partisi Özgürlük ve Eşitlik Partisi Mahmut Alınak 25.06.1992-04.07.1992 Halkın Emek Partisi Bütünleşme Partisi Faik Altun 23.09.1992-25.09.1992 Cumhuriyet Halk Partisi Demokratik Katılım Partisi Esat Canan 05.03.1993-15.03.1993 Sosyal Demokrat Halkçı Parti Yeni Ufuk Partisi İbrahim Özdemir 27.08.1993-16.09.1993 Doğru Yol Partisi Türkiye İçin Birleşme Partisi Uğur Aksöz 05.01.1994-06.01.1994 Anavatan Partisi Sosyal Demokrat Parti Zeki Naci Tarhan 18.03.1994-18.03.1994 Sosyal Demokrat Halkçı Parti Demokratik Hedef Partisi Osman Ceylan 13.06.1994-15.06.1994 Milliyetçi Hareket Partisi Solda Katılım Partisi Serruh Kaleli 27.09.1994-29.09.1994 Demokratik Sol Parti Birliğe Çağrı Partisi Hulusi Martılı 03.10.1994-05.10.1994 Milliyetçi Hareket Partisi Genç Demokrat Parti Cengiz Öcal 04.10.1994-05.10.1994 Milliyetçi Hareket Partisi Milli İrade Partisi Cemal Şahin 07.10.1994-10.10.1994 Doğru Yol Partisi Anavatan İçin Bütünleşme Partisi Nejdet Yazıcı 03.11.1994-04.11.1994 Anavatan Partisi Söz Milletindir Partisi Nevzat Çakmak 15.11.1994-16.11.1994 Doğru Yol Partisi Sol Birleşme Bütünleşme Partisi Kemal Karabulut 28.11.1994-30.11.1994 Demokratik Sol Parti İkinci Değişim Partisi Kemal Naci Ekşi 04.01.1995-05.01.1995 Yeni Parti Öz Adalet Partisi Hasan Kirazoğlu 04.01.1995-05.01.1995 Doğru Yol Partisi Yükselen Ülkü Partisi Ali Özler 04.01.1995-04.01.1995 Milliyetçi Hareket Partisi Demokratik Sosyalist Parti Muzaffer Demir 17.02.1995-17.02.1995 Sosyal Demokrat Halkçı Parti Tablo’dan da görülebileceği gibi, bu konudaki ilk örnek, Demokratik Sol Parti’ye geçmek isteyen Halil İbrahim Kartal’ın kurduğu Halk Partisi’dir. Parti 26 Aralık 1986’da kurulmuş, 29 Aralık’ta da Demokratik Sol Parti ile birleşmek üzere feshedilmiştir. Bu tarihten sonra uzun bir süre hülle partisi kurulması yoluna gidilmez; nitekim Tablo’dan da görülebileceği gibi, 1990 yılına kadar başka bir hülle partisi kurulmamıştır. Ancak, 1990 yılında partisinden istifa ederek Doğru Yol Partisi’ne geçmek isteyen Ahmet Servet Hacıpaşaoğlu’nun kurduğu Demokratik Mücadele Partisi ile bu yöntem tekrar hatırlanır. Aynı yöntemi 1991 yılında iki; 1992 ve 1993 yıllarında yine ikişer milletvekili kullanarak, parti değiştirmek adına yeni siyasî partiler kurarlar. 1994 yılına gelindiğinde, partisinden ayrılarak başka bir partiye geçmek isteyen bir milletvekilinin hülle partisi yönetimini kullanarak bu süreci tamamlamasının artık sıradan bir uygulama haline geldiğini söyleyebiliriz. 1994 yılında bu amaçla 10 siyasî partinin kurulmuş olması da bu iddiayı destekleyecektir. 1995 yılında da bu eğilim devam etmiştir. Nitekim bu yılın başından, Anayasa’nın değiştirilerek milletvekillerinin parti değiştirmelerini sınırlayan hükümlerin kaldırıldığı 23 Temmuz 1995’e kadar geçen yedi ayda dört siyasî partinin kurulması da bu gerçeğin altını çizmektedir. Bir noktanın altını daha çizerek yazıya son vereyim. 1980 darbesinden (aslında daha doğrusu siyasî partilerin kurulmasına izin verilen 1983 yılından) AKP’nin kurulduğu 2002 yılına kadar geçen süredeki tarihsel kesitte toplam 95 siyasî parti kurulmuştur ve bu partilerin 22’si 1983-1995 kesitinde kurulan hülle partileridir. Mete K. KAYNAR
 
 
Toplam blog
: 38
: 70
Kayıt tarihi
: 08.02.15
 
 

Hacettepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü. Doç. Dr.  Özgür Üniversite ..