Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Nisan '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

"Sen de mi yoksa" dedim :)

"Sen de mi yoksa" dedim :)
 

Google' dan alıntı


Az önce bir bayan arkadaşımın ayakta çekilmiş resmine baktım da, objektife bakarak önden kollarını bağlamış.

Gülümsüyor.

Bende ona güldüm ne yalan söyleyeyim.

" Sen de mi yoksa " dedim :)

Aslında otururken dinlenmek için çok rahat, göze batmayan bir hareket olmasına rağmen nedense ayakta iken beden dilinde çok itici meydan okuyan kabadayıların hareketi olarak anılıyor.

Kimilerine göre psikolojide bir tür savunmaya geçiş durumudur. Kişi kendini dış dünyaya kapatır, kalbini ve benliğini korumaya alır.

Kimilerine göre de, kolları kalbin hizasında bağlayıp farklı durumlara farklı düşünceye pozisyon alarak bunu karşı tarafa kasıtlı belli eder. Ciddiyet, savunma, güvensizlik, sinirlenme, sıkılma hali v.s olabilir.

Doğrusu tam nedir, bilmiyorum ama...

Bu pozisyonun ya da bu hareketin bende olumsuz bir hatırası da vardır.

Lisedeyken Tarih sınavının son yirmi dakikadasında öğretmenime “ Hocam ben yazılıyı bitirdim, dışarı çıkabilirmiyim “ dediğimde onun da bana “ Evladım kağıdını bitirdiysen kollarını önüne bağla ve arkana yaslanıp yerinde dik otur. Sınav bitene kadar dışarıya çıkamazsın “ demesi geldi.

Ardından bende ciğerlerimi hava ile şişirip pofff.. efektiyle sinirli bir şekilde nefes vermiş, kollarımı koynuma götürüp, öğretmenime dik, dik bakarak söylediği “ Evladım kağıdını bitirdiysen kolarını önüne bağla ve yerinde dik otur.” demesine pek anlam verememiş o anda ona çok sinirlenmiştim..

Son yirmi dakika uzaktan da olsa kollarım göğsümde bağlı olarak yazılı kağıdımı arka, arkaya üç beş sefer okumuş, yazdığım yanlışları, noksanlıkları fark etmiş, “ Hocam kağıdımda birkaç eksik var düzeltebilirmiyim” dediğimde, ona gösterdiğim sinirli tavrıma karşı intikam alırcasına “ Hani bitirmiştin “ dedikten sonra kaşlarını çatıp “ Hayır cezalısın, bitirdiğim dediğin kağıdına dokunamassın” demesini unutamıyorum.

Pişman olmuştum.

Sonuç ne mi oldu?

Hüsran..

Şimdi her ne kadar başımda tarih öğretmenim olmasa da, burada havadan, sudan e- günlük yazıları yazıyorum. Yazıyı bitirdiğime arkama yaslanıp istemsiz olarak bilinç altımda kollarım koynuma gidiyor ve bağlıyorum..

Ve nedense yazıya uzaktan ilk baktığımda her seferinde tarih hocam aklıma geliyor.

Dolayısıylada yazdığım e- günlüğü yayına vermeden istemeden de olsa tekrar, tekrar okuyorum.

16 yaşıma kadar sadece üşüdüğümde kollarımı ve ellerimi koynuma ısıtmak amacı koyan ben, yaşadığım lisedeki bu olumsuz deneyimden sonra uzmanların dediklerinin aksine kendimce şimdi doğru düşünmeye zaman kazanmak, yaptığım hataları tekrar gözden geçirmek, eksiklikleri tamamlamak, etrafı ve yaptığım işi gözlemleyen olumlu bir hareket olarak algılıyorum..

Ama bir yandan da rahmetli annemin hep dediği aklıma geliyor:)

“ Oğluuum, kollarını önden bağlamasanaaa, basiretin bağlanır “

!!..

“ Napim Anneee, Elimde değil " :)
 
Toplam blog
: 97
: 1839
Kayıt tarihi
: 13.03.07
 
 

İnsanım, eşitlikten ve hak’tan yana olan. Hiçbir şeye duyarsız olamadım. İnsanım ve merak ediyoru..