“Vatan ve millet” adına oy isteyen delikanlı var mı?

Bütün hainler, ülkemizi bölmek parçalamak, halkımızı namerde muhtaç etmek noktasında birleşmiş görünüyor! İçeride ve dışarıdaki fırsatçıların zengin Türkiye’yi biran önce yağmalamak için sabırsızlandıkları gözleniyor! Güçlenen bir Türkiye devleti elbette çıkarcı ve sömürgeci devletlerinin işine gelmez. Bu yüzden olsa gerek, gelir muslukları kapanan çıkarcı çevreler; Türk halkının algısı üzerinden senaryo üzerine senaryo yazarak uygulamaya koyuyor ve bir takım satılmış medya bu senaryoların tetikçiliğini yaparken, bu güne kadar elle tutulur bir iş yapamayan siyasilerde bu tetikçilerin işini kolaylaştıracak eylemler ile üzerlerine düşen görevi yerine getirmenin huzuru içindeler! 

Mantığı, fikri, düşüncesi olmayanların (yani bir anlamda kendi ayağına kurşun sıkan beyinsizlerin) desteklediği partizanlar veya onların sözcüleri; utanmadan ulusal ve sanal medya’da, daha da ileri giderek, uluslararası arenalarda, katillerin ağzından ezbere konuşuyorlar. İşte bu hareketler Türkiye'de olağan durumun ne kadar ciddi olduğunu göstermektedir.

Halkın iradesine saygı göstermeyen (Sözde demokrasi savaşçıları) geçmişleri ile sabit kılınan beceriksizliklerine rağmen, iktidara giden yolda; kendi, sağduyulu seçmenlerinin algısında deprem yaratacak davranış bozuklukları gösterme ve kendilerinden kopma risklerini göze alarak veya onları “çantada keklik” olarak görüp algılarını hiçe sayarak (!) teröristlerle dirsek temasta olmaktan, her türlü siyasi ahlaksızlığın içinde bulunmaktan halkına karşı zerre kadar sorumluluk duymamakta ve en azından kendi tabanından utanmamaktadırlar! Ne yazık ki partizanların bu davranış bozuklukları; kişiliği, karakteri zayıf diğer partizanlara da yansımakta ve bu zayıf karakterli partizanların da değişik platformlar da aynı minvalde öfke kusmalarına sebep olmaktadır. Tabi ki bu sorumsuz davranış, asilik ve asabilik kişilerin cehaletlerinden kaynaklanmaktadır!

(Ne mutlu, kendini bu sözde partizanların vesayetinden kurtaran yurdum insanına)

Politikacılar genellikle bu tip cahil ve cehalet içinde aç sefil, ekmeğe, uyuşturucu ve alkole bağımlı, sevgiye muhtaç sorunlu hayal adamlarını kapılarında besler ve ihtiyaç halinde bu zihniyeti kullanırlar! (maşa gibi düşünün) Çünkü birileri tarafından sahiplendiğini düşünen bu tipler it gibi sahiplerine bağlılık gösterirler! Bilirler ki onların hedef gösterdiği yere havlamazlar ise çoluk çocuk aç kalırlar! Son günlerde seçim tarihi yaklaştıkça sokaklarda, televizyonlarda bu kadar havlayan aynı cins yaratıkların olması; sırf sahiplerinin hedef gösterip “harekete geçin” komutundan olsa gerek!

Bulunduğunuz veya yaşadığınız ortamda veya okuduğunuz bir gazetenin köşesinde veya seyrettiğiniz bir TV kanalında; aynı tip kulak çınlatan cırtlak sesleri çıkaranları ve bunların boynuna tasma geçirip ara sıra yapmalarını istedikleri eylemler için komut veren sahiplerini görürsünüz! Yeter ki siz objektif bir gözle bakmasını bilin!

(Ne mutlu özgür iradesini kimseye bağlı olmadan, çıkar beklemeden, vatanı için elini taşın altına koyan halkıma.)

Vatanı ve milleti için birbirine kenetlenmiş gerçek milliyetçi, vatansever yurttaşlarımızın, her türlü saldırı, iftira ve hakaretler karşısında çelik gibi sağlam, dağılmadan dimdik duruş sergilemeleri; devletimizin birlik ve beraberliğinden zerre kadar ödün vermemeleri…

Kendi çıkarları ve egoları yüzünden halkı bölmekten, parçalamaktan evrensel ve geleneksel değerlerimize sırtını dönmekten kaçınmayanların ve ellerinden ancak küfür ve hakaret etme becerisi gelen zavallı ezik, psikolojisi bozuk politik vakaların canını fena acıtmaktadır!

Halkın iradesine gösterilen saygısızlık ve iftiralar; halkın anıt gibi duran sağlam yapısından bir tuğla dahi sökememiş ve hatta sağduyulu vatansever insanların daha çok birlik ve beraberlik içinde olmalarını sağlamıştır. Ülkemizi yağmalamak için topraklarımıza göz diken “gavur”lara cesaret veren işte bu beceriksiz politikacıların kararsızlığı olmuştur.  Her cephede yabancı uyruklu bir düşmanın leşine rastlamamız bu yüzdendir. Gavurlar ile aynı safta boy gösteren partizanların hainliklerini tarih elbette olduğu gibi gelecek kuşaklara yansıtacaktır.  

Öte yandan; satılmış kalemlerin, politikacıların, medya ve siyasi kanadın bulabileceği; dağlarda ve dar sokaklarda yiğitlerimizin bıraktıkları it “LEŞ” lerinden başka bir kazanımları olmayacaktır! Aklıselim sağduyulu insanların kendilerine verebileceği tek hazine (!) budur! İster beğen ister beğenme.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

Dileğim o ki; bu tür kişisel öç alma duyguları ile yanıp tutuşan sahtekar milliyetçilerin, sahtekar vatanseverlerin, sahtekar halkçıların, sahtekar dincilerin, sahtekar Atatürkçülerin, dağda yaşayan asimile olmuş lağım FARELERİNİN ne bu dünyada, ne de ahiret hayatında yüzü gülmesin! Hayatlarının her anında suratları asık, ezik, alkolik, kendi pis düşünceleri içinde boğulsunlar. Gizlendikleri mağara ve uyuşturucu dünyalarında bir an önce yok olsunlar… Suçsuz yere ölen zarar gören masum insanlarımızın elleri bunların yakalarında olsun. Kadir azabı içinde kıyamete kadar it gibi ulusunlar…

Türkiye’nin ve içinde yaşayan insanların geleceğiyle oynayan, kişisel hata ve planları ile masum insanların telafisi mümkün olmayan maddi manevi kayıplarından sorumlu olan partizanlara hakkını helal etmek; hiçbir insanoğluna nasip olmasın! Hak etmedikleri siyasi kazanımları içinde saçı bitmemiş yetim hakkı yiyenlerin yedikleri, burunlarından fitil fitil gelsin.

Tüm bu dileklerimin ağırlığı altında ezilmekten korkmayan “Vatan ve Millet” Adına benden oy isteyen ve parti liderlerine kefil olan babayiğit, delikanlı, var mı?

M.Talip GİRGİN